l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
<strong>Ankara</strong> <strong>Barosu</strong> Yayınları<br />
karşı karşı ya gelinip sorunların çözülmesi yolu seçildi. Aslında kanımca önemli bir<br />
yön, yani üst spor örgütleri, örneğin, bir FIFA, UEFA diğer devletlere yaptığını,<br />
yani “benim talimatlarıma, sistemime uymazsan seni sistem dışına çıkarırım” pozunu<br />
Avrupa Birliğine karşı kullanamadı. Kanımca bu olumlu bir gelişme, çünkü<br />
hiçbir özgürlük sınırsız olmamalı, kapsamı önemli olmalı. Burada da temel çizgi<br />
işgücü, işgücü nün serbest dolaşımıyla sporun özellikleri arasındaki hassas çizginin<br />
belirlenmesi, her iki tarafın da birbirine saygılı olması gerekecektir. Bu konuda<br />
ilk önemli örnek, hatta günümüzde etkileri süren ilk önemli örnek Bosman kararıyla<br />
oldu. Bomsan Belçikalı bir profesyonel futbolcu, meslek hayatının sonuna<br />
yaklaşmış, Belçika bi rinci liginde oynuyor. Yalnız Nisan 1990’da kulübü ona yeni<br />
sezon için uzatma konusunda sözleşme teklif ediyor. Ancak çok kötü şartlarla,<br />
30 000 Belçika Frangı teklif ediyor ayda, bu önceki gelirinin, kulüpten aldığı<br />
gelirinin ¼’i, asgari tutarı teklif ediyor. Bunu Bosman kabul etmiyor, kulübü<br />
transfer listesine koyuyor. Bosman bir Fransız ikinci lig kulübüyle, …… kulübüyle<br />
anlaşıyor. Bu kulüp Belçika kulübüyle de anlaşma yapıyor. Ancak burada<br />
bir taliki şart, erteleyici şart söz konusu oluyor. Belçika Futbol Federasyonunun<br />
Fransız Federasyonuna transferini sağlayacak ser tifikayı vermesi, ancak ekonomik<br />
sorunlar dolayısıyla bu verilmiyor ve bu transfer gerçekleşmiyor. Bunun üzerine<br />
bir yerde Bosman hareketsiz kalıyor. Başka bir yere de gidemiyor, bir de kulübün<br />
yüksek bonservis bedeli istiyor. Fiilen bloke oluyor ve hem kulübü hem de federasyon<br />
aleyhine tazminat davası açıyor. Mahkeme davayı kabul ediyor. Temyiz<br />
aşamasında da mahkeme incelerken bunun topluluk huku kuyla uyumunu Avrupa<br />
Toplulukları Adalet Divanına da soruyor.<br />
Bosman kararı bu süreçte ortaya çıkmaktadır ve Avrupa Toplulukları Adalet<br />
Di vanı anlaşmanın 30 maddesine aykırılık görüyor burada, işgücünün serbest<br />
dola şımına bir aykırılık gördüğü için Bosman’ın taleplerini kabul ediyor ve<br />
sonuçta da 400 bin Frank tutarında bir tazminata hak kazanıyor, ama burada<br />
önemli olan tabii sadece tazminatın miktarı değil, sistem söz konusu. Sistem tamamen<br />
değişmekte dir ve Avrupa Birliği içerisinde birlik üyesi ülkeye mensup<br />
olan sporcuların serbest dolaşımının sağlanması garanti altına alınıyor. Hem de<br />
sözleşme bittikten sonra herhangi bir bonservis ücreti ödemeksizin serbest dolaşımın<br />
sağlanması kişinin de yimi yerindeyse bloke edilmemesi, ama o çok büyük<br />
tepkilere yol açıyor. Futbolun sistemini bozdunuz, kulüplerin gelir kaynağını ortadan<br />
kaldırdınız, ucuz işgücü gibi çok düşük ücretlerle misafir işçi gibi gelecek<br />
sporcular bizim genç kuşaklarımızın önüne geçecek ve orta vadede bütün sistem<br />
yok olacak deniliyor. Tabii, burada her şeyden önce kulüplerin sporcuları yetiştirip<br />
oldukça yüksek bir bonservis ücretiyle gelir elde etmeleri imkanı önemli<br />
ölçüde engellenmiş oluyor. Bu sık sık tartışılan ne getirdi, ne götürdü? bir konu<br />
olarak da ortaya çıkmaktadır. Her şeyden önce oyun cular lehinedir, ama yeni bir<br />
sistem getirmiştir. Burada bonservis ücreti tamamen ortadan kaldırılmamaktadır.<br />
Süre bitecektir, eğer süresinden önce bir futbolcu ya da profesyonel sporcu başka<br />
bir kulübe geçmek isterse bonservis kulübü, bonservis bedeli isteyebilecektir.<br />
302