l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
<strong>Ankara</strong> <strong>Barosu</strong> Yayınları<br />
Av. TÜRKER ARSLAN- Teşekkürler Mr. Dieter. Bu değerli açıklamalardan<br />
sonra Almanya’daki bu uygulamaları öğrendikten sonra şimdi Türkiye’mizdeki<br />
hukuki ve cezai sorumlulukla ilgili olarak birtakım açıklamaları değerli kardeşim<br />
Ümit Kocasa kal yapacak. Özellikle cezai sorumluluk açısından yapacağı açıklamalar<br />
gerçekten ilginç olacağını zannediyorum. Buyurun, hep birlikte dinleyelim.<br />
Doç. Dr. ÜMİT KOCASAKAL- Teşekkür ediyorum Sayın Başkan. Efendim<br />
hepini zi sevgi ve saygıyla selamlıyorum, <strong>Ankara</strong> <strong>Barosu</strong>na, özellikle tabii ki Spor<br />
Hukuku Komisyonu ve onun Değerli Başkanına da bu fırsatı verdikleri için çok<br />
teşekkür edi yorum. Şimdi ben aslında spordan doğan sorumluluğu demiştim,<br />
ama o bir şekilde hukuk ve ceza sorumluluğu olarak geçmiş, bir cezacı olarak tabii<br />
hukuk sorumlulu ğuna değinmem ne kadar doğru, normalde benden beklenen de<br />
herhalde ceza so rumluluğuyla başlamak, ama bu sefer vuruşu ters tarafa atmaya<br />
karar verdim. Ters köşe olacak, hukuk sorumluluğuyla başlayacağım, çünkü epey<br />
üzerinde çalıştım. Dolayısıyla önce hukuki sorumluluktan başlayacağım. Çünkü<br />
şunu gördüm, ceza sorumluluğundan gene de bir şekilde bahsedildi, bahsediliyor,<br />
ama açık söyleye yim, spordan doğan hukuk sorumluluğu, hukuki sorumluluk<br />
üzerine açıkçası çok fazla bir şey görmedim, en azından bizde çok fazla içtihat<br />
da görmedim. Oysa mu kayeseli hukukta bu konuda çokça içtihat bulunduğunu<br />
ve gerçekten çok da ilginç bir yapılanmanın olduğunu gördüm, dolayısıyla bir<br />
tarafta hukuki sorumluluğu ana hatlarıyla, öbür tarafta da cezai sorumluluğu ve<br />
tabii bu teknik bir sunum olacak, olabildiğince de didaktik hareket etmeye çalışacağım.<br />
Ancak daha önce bir iki şey söylememe lütfen izin veriniz.<br />
Şimdi sabahki konuşmasında değerli hocamız spor hukukunun bir özel hukuk<br />
dalı olduğunu belirtmişti, o konuda da notumu almıştım. Şimdi ben buna çok<br />
katıl mıyorum, spor hukuku bir özel hukuk dalı değil. Öyle olsa idare hukukunun,<br />
disiplin hukukunun yerine bir özel hukuk şeyi değil, ceza hukuku devreye<br />
giriyor ve üstelik de hani hep federasyonlar özerkti, vesaire diyoruz, ama siz hiçbir<br />
düzenlemeyle ceza sorumluluğunu ortadan kaldıramazsınız. Bunu ne sözleşmesel<br />
bir şeyle yapa bilirsiniz, ne de bir talimatla yapabilirsiniz, çünkü bu malumunuz<br />
devletin en temel ve en sert çekirdekli egemenlik göstergesi. Hani şöyle bir hava<br />
yaratıldı, yani spor öyle bir şey ki, öyle devletlerden ayrı, bağımsız, özerk ki buraya<br />
devlet hiç giremi yor. Devlet cezai alanda buraya amiyane tabirle paldır küldür<br />
girer. Yani dolayısıyla spor hukuku kesinlikle bir özel hukuk dalı değil, bir kamu<br />
hukuku dalı da değil, bu tamamen bizim klasik terimimizle sui generis, kendine<br />
özgü, kuralları olan, ama bunun yanı sıra müşterek hukukun birçok prensibiyle<br />
de işleyen bir hukuk dalı veya sistemi ki leg sportiva adı veriliyor ve çok da doğrudur<br />
bana göre. Bir kere bunu şu açıdan belirtmekte yarar gördüm, yani şöyle<br />
bir beklenti içinde olmamak lazım. spor hukukunda ayrı bir hukuki sorumluluk<br />
rejimi, ayrı bir ceza sorumluluğu rejimi yok, ama sportif faaliyetlerin ve buna<br />
özgü kuralların özelliğinden kaynaklanan bir takım farklılıklar var. Bir kere bunu<br />
da ortaya koymak lazım.<br />
54