01.03.2013 Views

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

l. ULUSLARARASI SPOR HUKUKU KURULTAYI - Ankara Barosu

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Ankara</strong> <strong>Barosu</strong> Yayınları<br />

Bölümünde ve Yüksekokulunda sekiz yıl dört ay görev yaptım. Program sorumlusu<br />

olarak ilk defa doktorayı başlattığımızda spor hukuku derslerini üstlendim.<br />

Orada çok değerli arkadaşlarla, tartışıyorduk. Mesela yabancı yasağını tartışıyorduk.<br />

Ga ziantep Beslenspor’da dört tane zenci, Galatasaray’da Dündar adını alan<br />

bir Fransız futbolcu Türk vatandaşlığına geçiriliyor. Yani spor için zedelediğimiz,<br />

hırpaladığımız müessese Türk vatandaşlığı! Nerede o Dündar şimdi, hatırlayan<br />

var mı? Bu ko nuları konuşurken acaba kota konsa mı, kontenjan olsa mı, üç<br />

kişi, iki kişi derken konuşmalarda işin ucu asgari ücrete, ortalama maaşa, memur<br />

maaşına gidiyordu. Neden? Bu kadar transferin bedeli nereden çıkacak? Salonları,<br />

stadları seyirciler dolduracak, onlara nasıl bir bilet ücreti uygulanacak? O ücret<br />

hakikaten tatbik edi lebilir bir ücret mi diye Türkiye’nin şartlarına geliyorduk!<br />

Çünkü bazı konular birbi rinden soyutlanamaz.<br />

Ben çok işe girip çıkmış bir insanım. Yeşil karttaki, aile içi gelir payının net<br />

asgari ücretin üçte birinden aşağı olması şeklindeki formül bendenize aittir. Hâlâ<br />

Sağlık Bakanlığında danışmanlığın ötesinde bir yüksek lisans programında hizmet<br />

içi eği timde sağlık hukukuyla meşgulüm. Bazı konular aynı! Yani sporda<br />

“izin verilmiş faaliyet” olarak değerlendirme ile Sağlık Hukukundaki ötenazi, pasif<br />

ötenazi, aktif ötenazi yahut rıza var mıydı, yok muydu, tartışmaları arasında<br />

benzerlikler kurabilir siniz. Sorumluluk konusunda Fransa’da çok ilginç kararlar<br />

verildiğini gördüm. Fran sız Danıştayı, çok eski bir tarihte, bir trenden sıçrayan<br />

kıvılcımla tarlanın yanması konusunda karar vermesi gerektiğinde, diyor ki, bizatihi<br />

tren işletmek kusurdur! Neden böyle diyor? Çünkü o yıllarda henüz objektif<br />

kusuru kabul etmiyor ve başka yollara giriyor. Oysa objektif kusur kabul edildiği<br />

zaman işletme rizikosu diyorlar. Bunu biraz evvel tebliğinde değerli arkadaşım “o<br />

tehlikeyle bağlantılı” şeklinde be lirtti.<br />

Şimdi konumuza dönüyorum. Başlığa bakıyorum: Sporda hukuki ve cezai sorumluluk.<br />

Acaba bu, hakikaten işverenin sorumluluğu konusunda, genel kuralların,<br />

bina malikinin sorumluluğunun, işletenin, adam çalıştıranın sorumluluğunun,<br />

hay van yönetenin sorumluluğunun belirli bir alana uygulanması gibi, genel<br />

kuralların spora uygulanışı mı, yoksa spordaki özel kurallar mı? Mesela Yargıtay<br />

uzun yıllar önce trende olan bir kazada, vagon da durduğu zaman bir yapıdır<br />

şeklindeki nite lemeyle bina malikinin sorumluluk kuralını uyguluyor. İhtiyaçlar,<br />

çözüm arayışları böyle bağlantıları kurduruyor. Konumuz bu gibi genel, müşterek<br />

hükümlerin sanata, işyerlerine, hastanelere, spora tatbiki mi? Bu da konumuz<br />

tabii! Mesela sağlık huku kunda sağlık tesisini yöneten kişi, insan haklarının yansıması<br />

olan hasta haklarıyla ilgili düzenlemelere göre, orada güvenliği sağlamaktan<br />

sorumlu. Bu kural, sağlık te sisine ilişkin olarak uygulandığı gibi spor tesisine de<br />

uygulanabilir. Ancak ben “spor hukuku içindeki ceza düzenlemeleri ve uygulamalarına<br />

örnekler ve değerlendirme” başlığıyla sunum yapmak ve ilginç bulduğum<br />

yönleri belirtmek istiyorum.<br />

62<br />

Ülkemizde 1938 yılından itibaren sporu yöneten resmi üst spor teşkilatının

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!