23.03.2018 Views

Stahl’ın Temel Psikofarmakolojisi.compressed

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

inde düzensizliğe ve ilgili devrelerdeki sinapsların gücünde yetersizliğe neden olabilir<br />

(Şekil 9-58).<br />

Sözün özü<br />

Şizofreniye ilişkin genetik çalışmalarda, şizofreni riskini artıran, ancak şizofreni nedeni olmayan<br />

birçok yatkınlık geni belirlenmiştir. Nörogelişime, nöronal bağlantıya ve sinaptogeneze<br />

katılan bu genlerle ilgili en iyi bildiğimiz ve en çok yinelenen veri “şizofreni, pekçok<br />

farklı genin birçok olası kombinasyonlarının, çevresel stres faktörleri ile anormal nörogelişime<br />

neden olacak şekilde bir araya gelmesi sonucu ortaya çıkmaktadır” görüşüdür. Şizofreniye<br />

ilişkin genetik ve farmakolojik bulgular da muhtemelen NMDA reseptörlerindeki<br />

bir işlev azlığının katıldığı glutamaterjik nöronal iletideki bir anomaliye işaret etmektedir.<br />

NMDA reseptörlerini hedef alan birçok yeni tedavi yöntemi test aşamasındadır. Şizofreniye<br />

ilişkin yeni tedavi yöntemleri kitabımızın 10. bölümünde tartışılmıştır.<br />

Şizofrenideki beyin devrelerinin görüntülenmesi<br />

Şizofreni hastaları üzerinde yapılan işlevsel görüntüleme çalışmaları, hastalığın özgül semptomlarıyla<br />

ilişkili bulunan beyin alanlarında, bilgi işleme sürecinde anomaliler olduğuna<br />

işaret etmektedir. Örneğin; şizofreni, dorsolateral prefrontal korteks (DLPFK) devrelerinin<br />

katılımıyla gerçekleştirilen, teorik olarak, bilgi işleme süreçleriyle ilişkili bilişsel semptomlarla<br />

karakterizedir. N-geri (N-back) testi (Şekil 9-59A) DLPFK’yi aktive etmede kullanılabilen<br />

bir testtir (Şekil 9-59B). Bu, aynı zamanda Bölüm-8’de tartışılmış, 8-8’den<br />

8-10’a kadarki şekillerde gösterilmiştir. Bazı çalışmalar şizofrenide prefrontal korteks aktivasyonunun<br />

düşük olduğunu gösterirken, bazıları ise yüksek olduğunu göstermektedir<br />

(Şekil 9-60). Bunun en iyi açıklaması, şizofrenideki prefrontal korteks işlev bozukluğunun,<br />

basitçe “yüksek” (hiperaktivasyon) ya da “düşük” (hipoaktivasyon) olmaktan daha karmaşık<br />

olup, bunun bir “ayarsızlık/akaortsuzluk” sorunu olduğudur. Prefrontal piramidal nöronların<br />

ayarlanması 7. Bölümde anlatılmış, Şekil 7-25 ve 7-26’da gösterilmiştir. Bu<br />

kavramsallaştırmaya göre prefrontal korteksteki nöronal aktivasyonun çok yüksek olması<br />

da çok düşük olması da normal değildir ve potansiyel olarak semptomatiktir.<br />

Şizofrenide bir devre nasıl olup da hem “fazla” hem de “az” aktif olabilmektedir? Şizofreni<br />

hastası bilişsel görevleri yerine getirebilmede daha fazla prefrontal kaynak kullanıyor<br />

gibi görünmekte ve yapabileceğinin en iyisini yapmasına rağmen bilişsel yetersizlikleri<br />

nedeniyle ilgili görevde daha düşük sayıda doğruya ulaşabilmektedir. Normale yakın bir<br />

performans gösterebilmesi için, şizofreni hastasının, DPLFK’yi kullanması gerekmektedir.<br />

Ancak hasta bunu öyle verimsiz bir şekilde yapmaktadır ki, daha fazla nöronal kaynak kullanarak<br />

DLPFK’de hiperaktiviteye neden olmaktadır (Şekil 9-60). Düşük performans gösterdiği<br />

durumda ise şizofreni hastası DLPFK’yi yeterince kullanamamaktadır ve<br />

hipoaktivasyon göstermektedir (Şekil 9-60). Böylece, DLPFK devreleri şizofreni hastalarında<br />

düşük aktiviteli ve hipofrontal olabileceği gibi aşırı aktif ve verimsiz de olabilir.<br />

ŞEKİL 9-58 (Devam) genlerinde olduğu gibi RGS4) ve serotonin taşıyıcısı genleri (5-HTT); son olarak DA’yı<br />

etkileyen çoklu genler (RGS4, MAO-A) ve ayrıca katekol-O-metil-transferaz (KOMT) ve tirosin hidroksilaz<br />

(TOH) gibi enzimleri düzenleyen genler; D 2 ve D 3 dopamin reseptörlerinin genleri (D2R ve D3R) ve son olarak<br />

spinofilin ve kalsion gibi regulatör proteinleri kodlayan genlerdir. Buradaki temel düşünce, bu<br />

yatkınlık genlerinin NMDA hipofonksiyonuna neden olabilecek şekilde bir araya gelebileceği ve LTP<br />

anomalilerine, sinaptik plastisite ve bağlantılarda anomalilere, sinaptik güçte azalmaya, ve/veya alfa-amino-<br />

3-hidroksi-5-metil-4-izoksazolepropionik asit (AMPA) reseptörlerinde düzensizliğe sebep olabileceğidir. Bu<br />

genetik risk faktörlerinin stres ve çevresel risk faktörleri ile herhangi bir kombinasyonu, şizofreniye yatkınlık<br />

oluşturarak tüm semptomlarıyla birlikte şizofreni hastalığı ile sonuçlanabilir.<br />

Psikoz ve Şizofreni<br />

319

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!