23.03.2018 Views

Stahl’ın Temel Psikofarmakolojisi.compressed

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

spontan ateşleme frekanslarının düşük olmasıyla ilişkilidir. Şekil 17-7’deki beyinde görülen<br />

yetersiz uyarılmış mekanizmalar, başarılı bir stimülan tedavisi sayesinde Şekil 17-8’de görülen<br />

normal aktivasyon seviyelerine yükseltilebilir. Bu stimülan norepinefrin taşıyıcısını (NET)<br />

inhibe eden bir ilaç olan atomoksetin, oral yavaş-salınım formülasyonuyla alfa 2A adrenerjik<br />

agonist guanfasin ER ya da uyanıklığı uzatan ajanlardan modafinil olabilir (Şekil 17-8).<br />

Şekil 17-9’da tedavi öncesi ve sonrası DEHB’de beyin devrelerindeki değişim de gösterilmektedir.<br />

DEHB hastaları genellikle dikkat ve yönetici işlev testleriyle birlikte prefrontal<br />

korteks alanlarını uygun bir biçimde faaliyete geçirmekte zorlanmaktadırlar. Bazı<br />

çalışmalar Stroop testi sırasında DEHB hastalarının dorsal ASK alanını aktif hale getiremediklerini<br />

ve bunun yerine normal olarak bu işlevde rol almayan ve bu işlevi çok yavaş,<br />

etkisiz ve hatalı yerine getiren beyin alanlarını (Şekil 17-9’da üst kısımda mor renkle gösterilen)<br />

aktif hale getirdiklerini göstermektedir. Prefrontal kortekste dopamin ve/veya alfa<br />

2A adrenerjik reseptör aktivasyonunu arttıran ajanlarla tedavi edildiklerinde, bu insanlar<br />

uygun beyin alanlarını faaliyete geçirebilmekte ve bu testlerde daha iyi performans sergileyebilmektedir<br />

(Şekil 17-9’da alt kısım). Zihinsel performanslarını geliştirmek amacıyla<br />

narkolepsi hastalarına stimülan verildikten sonra da prefrontal kortekslerinde benzer<br />

bir durum gözlenmektedir (16. Bölümdeki tartışmalara ve Şekil 16-31’e bakınız). Dolayısıyla,<br />

uyarılmışlıkla bağlantılı nöral ağların aynı zamanda uyku/uyanıklık bozuklukları<br />

ve bunların tedavilerinin nörobiyolojik temelleriyle de bağlantılı olduğu anlaşılmaktadır<br />

(16. Bölümde ayrıntılı olarak tartışılmış, 16-1 ile 16-5 arası şekillerde de resmedilmiştir).<br />

Dikkat ederseniz Şekil 17-8’de tedaviden sonra yalnızca DEHB semptomlarının iyileştiği<br />

değil, ayrıca dopamin ve norepinefrin nöronlarının tonik tepki oranlarının da artığı<br />

görülmektedir. Dopamin nöronlarının tonik ve fazik ateşleme oranları 16. Bölümde ele<br />

alınmış ve Şekil 16-32’de resmedilmiştir. Normal derecede bir uyarılmışlık ve prefrontal<br />

kortekste bilginin etkili bir biçimde işlenmesiyle bağlantılı dikkat, motor aktivite ve dürtü<br />

kontrolünün normal seviyelerde olması, hipotetik olarak DA (dopamin) ve NE (norepinefrin)<br />

nöronlarının normal düzeyde tonik faaliyet göstermelerine dayanmaktadır (Şekil<br />

17-8’de alt kısma bakınız).<br />

Uyarılmışlık mekanizmaları düşük seviyede olduğu zaman, yalnızca NE ve DA kullanan<br />

uyarılmışlık nöronlarının (Şekil 17-7 altta) tonik tepki oranları da düşük olmakla kalmayıp,<br />

ayrıca prefrontal kortekste bulunan piramidal nöronlar da “akordu bozulmuş” gibi tepki vermekte<br />

ve önemli nöronal sinyalleri önemsiz “gürültüden” ayırt edememektedir (Şekil 17-10,<br />

solda). DEHB’de piramidal nöronların ayarı bozulduğu zaman, hastalar tek bir şey üzerinde<br />

diğer şeylerden daha fazla odaklanamazlar, çünkü tüm sinyaller aynı gelir; dikkatlerini sürdüremezler,<br />

çünkü dikkatleri bir sinyalden diğerine kolaylıkla kayabilir; düşünmeden, dürtüsel<br />

olarak davranırlar ya da hareket ederler. DA ve NE aktivasyonunu artırarak prefrontal<br />

uyarılmışlık düzeylerini yükseltmek, prefrontal kortekste sinyal-gürültü-ayrışımını geliştirebilir<br />

(Şekil 17-10, ortası), ve böylece DEHB belirtilerine iyi gelebilir. D 1 reseptörlerine bağlanan<br />

dopamin gürültü seviyesini indiriyor olabilir, alfa 2A adrenerjik reseptörlere bağlanan<br />

NE ise sinyal oranını yükseltiyor olabilir (Şekil 17-10, orta kısım). Etkisiz çalışan prefrontal<br />

devrelerin daha düşük ya da yüksek seviyede faaliyet gösterdiği fikri yerine “akordunun bozuk<br />

olduğu” fikri 7. Bölümde ele alınmış ve Şekil 7-25 ve 26’da resmedilmiştir.<br />

Aşırı uyarılmışlık ve DEHB<br />

İyi şeyler de bazen gereğinden fazla olabilir. Bu durumda, uyarılmışlık mekanizmaları gereğinden<br />

yüksek olduğunda da sinyal-gürültü-ayrışımı kötüleşir ve ortaya uyarılmışlığın düşük<br />

olduğu durumdan çok da iyi bir durum çıkmaz. Şekil 17-10’da spektrumun sağ uç kısmıyla<br />

sol uç kısmını karşılaştırın). Buna paralel olarak aşırı uyarılmış bazı DEHB hastaları (Şekil<br />

17-7, sağda) eksik uyarılmışlık sergileyen diğer DEHB hastalarıyla (Şekil 17-7, solda) aynı<br />

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu<br />

873

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!