14 - 17
MdZ0re
MdZ0re
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
KARAİSMAİLOĞLU, Adnan<br />
Osmanlı Şiir Tarihi İçin Tartışmalı Konular<br />
Türklerin Anadolu’dan önce bulunduğu coğrafyalarda Türkçe, Farsça ve Arapça şiirle olan irtibatları Anadolu’ya<br />
vardıklarında onlar için büyük bir altyapı oluşturmuştur. Sadece XIII. asırda Anadolu’da yetişen veya bulunan edebi şahsiyetlerin<br />
yüz binleri bulunan Farsça, Arapça ve Türkçe şiir mirası Anadolu şiiri tarihi için yeterli bir kaynaktır. Bu edebi<br />
miras günümüzün aksine önceki asırlarda edebi şahsiyetlerce bir bütün olarak kabul görmüştür.<br />
Anadolu’da birkaç asır sonra kendi adı ve özellikleriyle isimlendirilmeye değer olan Osmanlı şiiri hakkında, XIX.<br />
asrın sonlarında ve XX. asrın başlarında geleneğinden, kültüründen ve ana kaynağından farklı olduğunu düşündüğümüz<br />
değerlendirmeler yapılmıştır. Bu tercihi en belirgin olarak öne çıkaran isimlerin öncüleri, W. Gibb ve M. Fuad Köprülü’dür.<br />
W. Gibb’in Osmanlı Şiir Tarihi isimli eseri, büyük bir birikimin ve ciddi bir hazırlık döneminin varlığını gözler<br />
önüne koymaktadır. Yazarın teorik kurgusunu yansıtan ve edebiyat tarihçiliğinin zihinsel temellerini gösteren eserin giriş<br />
bölümü, edebiyat tarihi araştırmalarında asırlık bir etki alanı oluşturmuştur.<br />
“Farslaşmış Türk şairler” ve “İranlılaşmış Türkler” gibi tanımlamalarla önce Batıda sonra Türkiye’de ve İran’da<br />
Osmanlı dönemi klasik Türk şiiri için yersiz, hatta gerçek dışı diyebileceğimiz çeşitli genellemeler oluşturulmuştur. W.<br />
Gibb’in Türkler için şu cümleleri bu yanlış genellemelerin öncüsü sayılabilir: “Bu meselede de yine, İran harsının hakikat<br />
halde kendi tabiatlarına uyup uymadığını düşünmemişler, hatta millî hususiyetlerine uyabilecek şekilde onu tadile bile<br />
kalkışmamışlardır, bilakis kendilerini ona uydurmağa çalışmışlar, İranlılar gibi düşünmeğe ve İranlıların gözüyle görmeğe<br />
kendilerini icbar etmişlerdir”.<br />
Uzun yıllardır kabullenilmiş görünen klasik şiirle ilgili bu tür yargılar/tezler, günümüzde yayımlanmış kaynak<br />
eserlerin de yardımıyla artık ciddi eleştirilerle sarsılmaktadır.<br />
Controversial Subjects for the History of Ottoman Poetry<br />
The fact that the Turks had been in contact with Turkish, Persian and Arabic poetry in different places before<br />
they came to Anatolia prepared a firm substructure for them. Hundreds of thousands of Persian, Arabic and Turkish poems<br />
belonging to literary personages living in Anatolia in 18th Century is an adequate resource for the Anatolian poetry. Unlike<br />
today, this literary heritage was considered by literary personages with a holistic approach in the previous centuries. According<br />
to us Ottoman poetry, which gained its own name and characteristics only after few centuries, was evaluated with a<br />
view different approach from its culture, tradition and main resource at the end of 19th century and in the beginning of 20th<br />
century. The forerunners of this tradition were W.Gibb and M.Fuad Köprülü. A History of Ottoman Poetry by W. Gibb is a<br />
sign of great background knowledge and a serious preparation. The Introduction part of his book reflecting the theoretical<br />
framework of the author and revealing the cognitive substructure of his history of literature left a centurial influence on the<br />
researches about history of literature. However; there were various unfounded and even unreal generalizations about Turkish<br />
classic poetry of Ottoman period with the definitions such as “Turkish Poets becoming Persian” and “Turks becoming<br />
Iranian” first in the west and later in Turkey and Iran. The following words uttered by W.Gibb for Turks can be considered<br />
as the forerunners of these wrong generalizations: “Here again they did not pause to consider whether this Persian culture<br />
were really in harmony with their own genius, they did not even attempt to modify it to suit that genius; on the contrary,<br />
they sought to adapt the latter to it, and to force themselves to think upon Persian lines and to look upon things through<br />
Persian eyes”. These types of judgments/thesis about classic poetry which seem to be accepted for many years are weakened<br />
with serious criticism with the help reference works of today.<br />
|155