kısım 1 temel kalp yetersizliÄi - Rasim Enar
kısım 1 temel kalp yetersizliÄi - Rasim Enar
kısım 1 temel kalp yetersizliÄi - Rasim Enar
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
14<br />
KANITA DAYALI KALP YETERSİZLİĞİ KİTABI<br />
Atrial Sistol: Atrial sistolün başlangıcı EKG’ de P<br />
dalgasının başlangıcından hemen sonra oluşur. Atrial<br />
sistol ile atriyumlardaki kanın ventriküle transfer olvolümünde<br />
ani düşüş olur, (c) yavaş ejeksiyon fazına<br />
göre daha büyük bir aortik akım oluşturur (Şekil 15).<br />
Ventrikül ejeksiyonunun başlangıcındaki sol atrial<br />
basıncın keskin düşüşü, atriumun gerilmesi ve <strong>kalp</strong> bazalinin<br />
SV apeksine doğru inişi sonucunda olur.<br />
Ejeksiyon fazının ilk 1/3’de, sol ventriküler sistolik<br />
basınç aortik basıncı az miktarda geçer ve yükselmeye<br />
devam eder. Son 2/3’de ise bu durum tersine döner; Sol<br />
ventrikülden aortaya kan akımı devam ederken ventrikül<br />
ve aortik sistolik basınçlar arasındaki fark azalır,<br />
SV’den aortaya doğru kan akımını yavaşlatan esas<br />
mekanizma; gerilmiş arteriyel duvarlardaki potansiyel<br />
enerji deposudur (aort duvarının tonus artışı, aortik impedans).<br />
Aortun akım eğrisi, ejeksiyon süresince sol ventrikül<br />
sistolik basınç eğrisinin aortik basınç eğrisi ile kesiştiği<br />
noktada zirve yapar. Sonra, akım basınç farkı tersine<br />
döndüğünden azalır.<br />
Sağ ventrikül ejeksiyonu sırasında, sağ ventrikül<br />
boşluğunun lateral kompresyonuna ek olarak serbest<br />
duvarı da kısalır ve triküspit kapak aşağıya doğru çekilir.<br />
Sol ventrikül ejeksiyonu ile SV’de tabandan tepesine<br />
(apeks) doğru kısalma çok az olur, ejeksiyon <strong>temel</strong><br />
olarak sol ventrikül boşluğunun kompresyonu ile olur.<br />
Ventrikül sistolü boyunca septum ve serbest duvar kalınlaşır<br />
ve birbirine yaklaşır.<br />
• Jugular vendeki venöz basınç eğrisinde ’’c-dalgası”,<br />
bitişiğindeki karotis arterin etkisi ve ventrikül sistolünün<br />
erken döneminde triküspit kapakların aniden<br />
kapanması ile oluşan basıncın juguler vene iletilmesi<br />
sonucu oluşur. c-dalgası dışında venöz nabız atrial<br />
basınç eğrisine benzer.<br />
SV’de ejeksiyonun sonundaki kan volümü, sistolde<br />
pompalanandan geriye kalan kana eşittir. Bu rezidüel<br />
volüm normal bir <strong>kalp</strong>te sabittir. Fakat <strong>kalp</strong> hızının<br />
arttığı durumlarda ya da çıkış yolu direncinin azaldığı<br />
(vazodilatörler ile afterloadun düşürülmesi), ya da çıkış<br />
yolunun genişlediği (çıkan aort anevrizması gibi) durumlarda<br />
azalır. Fonksiyonları azalmış bir <strong>kalp</strong>te dijital<br />
ya da katekolaminlerle artrılan miyokard kontraktilitesi<br />
ile atım hacminin artması sonucunda rezidüel volüm<br />
azalabilir. Ancak ileri derecede dilate ve hipodinamik<br />
bir <strong>kalp</strong>te, rezidüel volüm düşmüş atım hacminden çok<br />
fazladır (SV’de kalan volum > atılan volum). Artmış rezidüel<br />
volüm, belli bir dereceye kadar iki ventrikülün<br />
atım hacimleri arasında geçici bir farklılık oluşturulabilir.<br />
B. Ventrikül Diyastolu:<br />
İzovolemik Relaksasyon: Aort kapağının kapanması,<br />
aortik basınç eğrisinin inen kolunda bir çentik ve<br />
ikinci <strong>kalp</strong> sesini oluşturur, bu sistol sonunu belirler. Semilüner<br />
kapakların kapanıp atriyoventriküler kapakla-<br />
Hızlı SV<br />
doluşu<br />
B<br />
A<br />
Yavaş<br />
SV dolumu<br />
Atriyal<br />
destek<br />
C<br />
İzovolumik<br />
relaksasyon<br />
Maksimal<br />
ejeksiyon<br />
Azalmış<br />
ejeksiyon<br />
İzovolumik<br />
kontraksiyon<br />
ŞEKİL 15. Kardiyak siklus. Ventriküler siklusunda görülebilir<br />
fazlar 2 .<br />
G<br />
KARDİYAK<br />
SİKLUS<br />
rın açılması arasındaki süre izovolemik relaksasyon olarak<br />
tanımlanır ve ventrikül volümünde değişlik olmadan<br />
SV sistolik basınçta dik bir düşüşle karakterizedir.<br />
Hızlı Dolum Fazı: AV kapaklarının açılmasıyla bir<br />
önceki ventrikül sistolü boyunca atriyumlara dolan kan,<br />
ventrikülün gevşemesiyle hızla ventriküle dolmaya başlar,<br />
ventrikül dolumunun en büyük kısmını oluşturur.<br />
Bu faz “hızlı dolum fazı” olarak adlandırılır (Şekil 15A).<br />
Hızlı dolum fazı sol ventrikül basıncının sol atrium<br />
basıncının altına düşmesi ve mitral kapağın açılması ile<br />
başlar. Gevşemiş ventriküllere atriumlardan hızlı kan<br />
akımı gelişi ile atrial ve ventriküler basınçlarda düşüş,<br />
ventrikül volümünde ise keskin bir artış oluşur.<br />
Sistol sırasında sağ atriuma dolan kanın atrium basıncını<br />
artırmasıyla oluşan venöz nabzın ”v-dalgası”<br />
zirvesinden sonra, venöz basınçtaki düşüş, triküspit kapakların<br />
açılması ve sağ atriumdan sağ ventriküle ani<br />
ve hızlı bir şekilde kan dolması sonucu atriyal basınç<br />
düşüşünün boyun venlerine iletilmesi sonucudur., bir<br />
önceki ventrikül kontraksiyonundaki elastik geri çekilme<br />
gevşemiş ventriküle kanın dolmasına yardım eder.<br />
Bu mekanizma normal şartlar altındaki ventrikül dolumunda<br />
önemli bir rol oynamaz.<br />
Diyastastaz: Hızlı dolum fazını, diastaz olarak adlandırılan<br />
“yavaş dolum fazı” izler (Şekil 15B). Diyastaz<br />
süresince periferdeki kan sağ ventriküle, akciğerlerdeki<br />
ise sol ventriküle döner. Ventrikül dolumuna olan bu<br />
küçük ve yavaş katkı atrial, ventriküler ve venöz basınçlarda,<br />
ventrikül volümünde kademeli bir artışla kendini<br />
gösterir.<br />
D<br />
F<br />
E