05.01.2015 Views

kısım 1 temel kalp yetersizliği - Rasim Enar

kısım 1 temel kalp yetersizliği - Rasim Enar

kısım 1 temel kalp yetersizliği - Rasim Enar

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

224<br />

KANITA DAYALI KALP YETERSİZLİĞİ KİTABI<br />

CRT ile NYHA sınıfında düzelme gözlenmiştir. Hastaların<br />

%58’inde bir fonksiyonel sınıfda düzelme vardır.<br />

Bu düzelmede cihaz yerleştirmenin plasebo etkisi<br />

de dikkate alınmalıdır. Kontrol hastaların %37’sinde<br />

NYHA bir sınıf artışı vardır.<br />

Yaşam kalitesi skoru tüm CRT çalışmalarında düzelmiştir.<br />

Sınıf III-IV hastalarda skor daha fazla artmıştır.<br />

Biventriküler Kalp Pili İmplantasyon Teknikleri<br />

Biventriküler <strong>kalp</strong> pilinin sol ventriküler lead’i, erken<br />

çalışmalarda lateral torakotomi ile epikardiyal olarak<br />

implante edilmiştir. Epikardiyal lead yerleştirilmesi,<br />

yüksek eşik değeri, tedavinin lead pozisyonu nedeniyle<br />

yetersiz olması ve yüksek riskli hasta populasyonunun<br />

genel anestezi riski nedenlerinden dolayı terkedilmeye<br />

başlamıştır. Ancak yine de epikardial lead yerleştirilmesi<br />

transvenöz yolla lead yerleştirilemeyen hastalarda<br />

kullanılmaktadır. Biventriküler <strong>kalp</strong> pili implantasyonu<br />

sağ atriyum, sağ ventrikül, koroner sinus dallarına<br />

pacing leadlerinin venöz yolla yerleştirilmesini içerir.<br />

Venöz sisteme giriş sefalik, aksiller, subclavian ven yolları<br />

ile olur. Atriyal lead sağ atriuma, sağ ventrikül lead’i<br />

sağ ventrikül apeks ya da hemodinamik faydanın daha<br />

iyi olması nedeniyle sağ ventrikül çıkış yoluna implante<br />

edilir. Koroner sinus kanulasyonu genellikle bir klavuz<br />

sheat kullanılarak yapılır. Hastaların intrakardiyak anatomilerine<br />

uygun şekilde tasarlanmış, farklı eğimlerde<br />

sheatler mevcuttur. Başarısız implantlar koroner sinus<br />

kanulasyon güçlüğü nedeniyledir. Dilate kardiyomiyopati<br />

ve sağ atriyal genişleme koroner sinus ostiyumunda<br />

distorsiyon, koroner sinus tortuositesiyle ve Thebesian<br />

ve Vieussens kapaklarının varlığı ile ilişkilidir Koroner<br />

sinus kanülasyonu başarılı şekilde yapıldığında bile<br />

iki önemli sorunla karşılaşılabilmektedir. Bunlardan ilki<br />

uygun koroner sinus yan dalının olmaması ya da yan<br />

dalın lead yerleştirilmesine uygun olmamasıdır. İkincisi<br />

ise pektoral kas ya da diafragma uyarısı nedeniyle<br />

lead yerleştirilme güçlüğüdür. Hastaların yaklaşık<br />

%8.4’ünde transvenöz yaklaşımla koroner sinus lead’i<br />

yerleştirilememektedir. Koroner sinus kanulasyonu ve<br />

klavuz sheatin koroner sinus içine ilerletilmesi (bir klavuz<br />

tel ya da inner katater üzerinden)sonrasında, koroner<br />

sinus venografi tıkayıcı balon uçlu katater ile yapılır.<br />

Bu şekilde koroner sinus dalları görüntülenir. Anterior<br />

ve lateral koroner sinus dallarına lead implantasyonunun<br />

global sistolik fonksiyona etkisi araştırılmıştır. 85 Lateral<br />

sol ventriküler pacing, anterior pacing’e göre dP/<br />

dt max<br />

ve aortik nabız basıncında daha fazla artış yapmıştır.<br />

Hastaların üçte birinde anterior pacing ile global sol<br />

ventrikül sistolik fonksiyonu azalmış ve zararlı etkiler<br />

gözlenmiştir. Koroner sinus pacing leadleri midlateral<br />

duvar pozisyonunda yerleştirilir. Kullanımda olan çeşitli<br />

pacing leadleri vardır. Bunların unipolar ve bipolar<br />

olanları vardır ve ven içerisine pasif olarak yerleştirilir.<br />

Koroner sinus leadinin başarılı implantasyonu sonrasında<br />

sol ventrikül sensing ve pacing parametreleri ölçülür.<br />

Özellikle frenik sinir lateral sol ventrikül duvarına yakın<br />

seyrettiğinden sol ventrikül stimulasyonu sırasında<br />

diafragma kası stimülasyonu olabilir. Uygun pacing ve<br />

sensing değerleri sağlandıktan sonra, klavuz kataterler<br />

uzaklaştırılır ve leadler batarya içine yerleştirilir.<br />

Transvenöz koroner sinus lead yerleştirilmesi başarı<br />

oranı %90 civarındadır. Bir çalışmada 73 koroner sinüse<br />

lead yerleştirilme başarısı %92, işlem süresi 2.7 saat, koroner<br />

sinus disseksiyonu %4, koroner sinus ya da yan<br />

dal perforasyonu %2, lead repozisyonu ihtiyacı %4, lead<br />

replasmanı %2 oranında bildirilmektedir.<br />

Transvenöz koroner sinus lead yerleştirilmesi başarısızlığı<br />

durumunda, küçük torakotomi ile sol epikardiyal<br />

lead yerleştirilmesi yapılabilmektedir. 86<br />

Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisine Uygun<br />

Hasta Seçimi ve Tedaviye Yanıtsızlık Nedenleri<br />

Resenkronizasyon tedavisine uygun hasta seçimi tedaviye<br />

yanıtı belirleyen önemli bir faktördür. İmplantasyon<br />

öncesi çeşitli parametreler başarılı yanıtı öngörmede<br />

önem taşıyabilir. Klinik çalışmaların önemli bir<br />

kısmında QRS genişliği önemli bir parametre olarak gözönüne<br />

alınmaktadır. QRS genişliği 120 msn’den fazla<br />

olması tedavi başarısı için yeterli görülmüştür. QRS genişliği<br />

160 msn ‘den fazla olan COMPANİON ve CARE-<br />

HF çalışma hastalarında resenkronizasyon tedavisine<br />

yanıtın fazla olmasıda klavuz görüşlerini önemli şekilde<br />

etkilemiştir. Gerçektende de klavuzlarda QRS genişliği<br />

diğer parametrelerle dissenkroni araştırma yapılmasına<br />

gerek görmeden implantasyon için yeterli görülmüştür.<br />

Çeşitli çalışmalarda normal QRS genişliğine sahip<br />

dilate kardiyomiyopatili hastaların yaklaşık 1/3’ünde<br />

ventriküler dissenkroni var iken, geniş QRS’li olanların<br />

ise 1/3’ünde dissenkroni bulunmamaktadır. Blazek<br />

ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada sol dal bloklu<br />

dilate kardiyomiyopatili hastaların %46’sında, normal<br />

QRS genişliğine sahip olanların ise %36’sında ventrikül<br />

içi dissenkroni olduğu, QRS genişliği ile ventrikül<br />

içi dissenkroni arasında ilişki olmadığı saptanmıştır. 87<br />

Diğer bir çalışmada 88 , 158 dilate kardiyomiyopatili hastada<br />

QRS genişliğine göre hastalar üç gruba ayrılmıştır.<br />

İlk grupta QRS süresi 120 msn, ikinci grupda 120-150<br />

sn ve son grupda 150 msn’den fazladır. Bu gruplarda<br />

QRS genişliği ile ventriküller arası ve ventrikül içi dissenkroni<br />

arasındaki ilişki araştırılmıştır. QRS genişliği<br />

ile ventriküller arası dissenkroni arasında kuvvetli bir<br />

ilişki saptanmıştır. Ancak aynı bağlantı ventrikül içi dissenkroni<br />

arasında gözlenmemiştir. Çalışmaların sonucu<br />

QRS genişliği ile ventriküller arası dissenkronin tahmin<br />

edilebileceği, ventrikül içi senkroninin ise uygun görüntüleme<br />

teknikleri ile araştırılması gerekliliği şeklindedir.<br />

• İlginç bir nokta oniki derivasyonlu EUG’de QRS genişliğinin<br />

nasıl ölçüleceği klavuzlarda bile tanımlanmamıştır.<br />

İmplantasyon öncesi ventrikül içi dissenkroni<br />

varlığı, biventriküler <strong>kalp</strong> pilinden sonra tedavi

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!