01.12.2012 Views

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

savuşturabilmek ve kavgadan en az kayıpla çıkmak mümkün olacaktır. Bir yandan illegal çalışmayı<br />

legal çalışmayla doğru birleştirip "siyasi polisle mücadele sanatında" ustalaşarak yakalanmamak, beri<br />

yandan da yakalanınca konuşmamak –ilke budur. Bir örgütün varlığının ve sürekliliğinin korunabilmesi,<br />

bu iki kuralın birleştirilmesine sıkı sıkıya bağlıdır.<br />

Gerçi militanca mücadele eden devrimci bir örgüt kayıp vermekten kaçınamaz, kayıplar mutlaka<br />

olacaktır. Üstelik bazı sağlam olmayan unsurlar işkenceleri göğüsleyemeyip çözüleceklerdir. Bu durumda,<br />

olası çözülmelere karşı daima tetikte olmak ve örgütü bir önlemler dizisiyle zırhlandırmak<br />

gerekmektedir. Eğer örgütlenmede Leninist ilkelere bağlı kalmıyor ve gizlilik zengin bir içerikle<br />

uygulanıyorsa, çözülenlerin verecekleri zarar çok fazla olmayacaktır. Bundan ötürü, gerek dışa karşı,<br />

gerekse içte, herkesin her şeyi bilmediği, gerekenin ancak gerektiği kadarını bildiği, sırların namus<br />

gibi korunduğu, organlar ve kişiler arası yatay ilişkilere izin verilmeyen, polisin "işine yarayacak liste<br />

ve belgeler bulundurmaktan özellikle kaçınılan ve operasyonlar sırasında önlemlerin zamanında ve<br />

acilen alındığı bir örgütsel yapı kurmak, olası çözülmelerden en az zararla çıkmanın tek yoludur. Ama<br />

buna karşılık, bir örgütte legalizm egemense, sırlar her düzeyde –yukarıdan aşağı, aşağıdan yukarı ve<br />

yatay olarak– deşifre olmuşsa, boşboğazlık, havacılık ve iç dökmecilik almış yürümüşse, merkezi ve<br />

yerel örgüt birimlerine çürük unsurlar kolaylıkla mevzilenebilmişlerse, bir durumda çözülen birkaç<br />

yöneticinin veya itirafçının o örgütü bir-iki operasyonda çöküşe götürmesi sürpriz olmayacaktır.<br />

Nitekim Marksist-Leninist örgütlenme ilkelerini bir tarafa bırakmış, legal ve yarılegal, başı sonu belirsiz<br />

ve alabildiğine gevşek oportünist örgütlerde, çözülmenin genel bir eğilim olması hiç de şaşırtıcı<br />

değildir. 12 Eylül yıllarında iki-üç operasyonda –daha fazla değil– çökertilmiş örgütler bu bakımdan<br />

tipiktirler. Bunlarda öncü ile artçı arasındaki sınırlar belirsizdir. Örneğin kadroların belli nitelikler kıstas<br />

alınarak seçilmemeleri, üye ve üye adaylarıyla sempatizanlar arasında bir ayırım yapılmaması,<br />

örgüt içinde tüzük kurallarının egemen kılınmaması, öncü müfrezeyle kitle örgütleri arasındaki farkın<br />

dikkate alınmaması gibi. Ayrıca ideolojik ve siyasal donanım zayıflığı yanında, gizlilik, demokratik<br />

merkeziyetçilik, eleştiri ve özeleştiri ve devrimci geleneklere bağlılık gibi mekanizmalar da iyi işlemez<br />

bunlarda. Parti üyesi formasyonuna sahip olmayan aydın, liberal, kariyerist ve bürokrat unsurlar en<br />

üstten en alta kadar örgüt organlarında yer alabilirler. Üye olmaya bile layık olmayan fazla sayıda çürük<br />

unsurun merkez organlarda görev aldıktan sıkça görülmüştür. Böyle olunca, örgüt sadece korkak<br />

küçük burjuvalara değil, polis ajanlarının sızmasına da açık hale gelmektedir. Ve sonuçta, nispeten<br />

sakin olan günlerde gemisini yürütebilen bu tür örgütler, fırtınalı günler geldiğinde kolaylıkla alabora<br />

olabilmektedirler.<br />

Burada, Lenin'in, Ekonomistler, Menşevikler ve Tasfiyecilerle devrimciler örgütü, parti üyeliği, gizlilik,<br />

profesyonel devrimcilik vs. üzerine yürüttüğü polemikler çıkıyor karşımıza. Ekonomistler (daha<br />

sonra Menşevikler), parti teorisi adına, her grevci işçiyi, her solcu profesörü, her eylemci öğrenciyi<br />

içine alabilecek, yarılegal ve dernek tipinde bir örgütlenmeyi savunuyorlardı. Menşeviklerin ve<br />

tasfiyecilerin savundukları parti modeli, sınıfa önderlik için gerekli fonksiyonları içermediği gibi,<br />

zorluklan ve fırtınaları göğüsleyebilme özelliğine de sahip değildi. Lenin ise tasfiyeci görüşlerin karşısına<br />

devrimci teorinin önemini vurgulayan, parti üyelerinin niteliği, disiplin, gizlilik, profesyonel<br />

devrimcilik vs. gibi konulara çok önem veren bütünlüklü tezlerle çıktı. O'na göre, proletarya partisi,<br />

sağlam malzemelerle ve dayanıklı temeller üzerinde inşa edilmeli; proletaryanın devrimci eylem<br />

günlerinde olduğu kadar, çapraşık ve zor günlerinde de savaşabilecek bir organizmaya sahip olmalı idi.<br />

Burjuvazinin demir balyozuna karşı tahta tokmakla savaşılamazdı.<br />

Lenin'in örgüt teorisi, siyasi polise karşı mücadele ve işkencede direniş için gerekli bütün hazırlayıcı<br />

koşulları örtük olarak içinde taşımaktadır. Örneğin, "böyle bir örgüt esas olarak devrimci eylemi meslek<br />

edinmiş kimselerden oluşmalıdır" tezi, konumuz bakımından altı özellikle çizilmesi gereken bir<br />

sorundur.<br />

Bildiğimiz gibi, proletaryanın öncü müfrezesinin varlığı ve faaliyetlerinin sürekliliği ile, profesyonel<br />

devrimci çekirdek arasında doğru bir orantı vardır. Tam da bu nedenle, siyasi polis, operasyonlarını ve<br />

işkencelerini asıl bu çekirdek üzerinde yoğunlaştırır. Bu, hem örgütü madden ve manen ayakta tutanlar,<br />

hem de örgüt sırlarını kendilerinde toplayanlar profesyonel devrimciler oldukları için böyledir. Bu<br />

bağlamda, işkence tezgâhı, burjuvazinin özel olarak yetiştirilmiş en antikomünist, en siyasallaşmış ve<br />

19

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!