01.12.2012 Views

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Elimdeki resimler bitince T.'ni çıkardılar. Etrafımı sarıp yırtınırcasına bağırıyor, bana işkence "zevkini"<br />

tattıracaklarını söylüyorlar. Israrla:<br />

– Sana ip vereceğiz hücrede kendini asacaksın, diyorlar. Devrimci olduğumu, devrimcilerin intihar<br />

etmeyeceklerini söylüyorum.<br />

– Biz seni asacağız, intihar etti diyeceğiz.<br />

– Sizden her tür işkencenin yanında bunu da yapacağınızı bekliyorum. Ancak baştan da söylediğim<br />

gibi işkence yaptığınız andan itibaren hiçbir sorunuza yanıt vermeyeceğim, diye yanıtlıyorum bu<br />

tehditlerini.<br />

Olduğum yerde zıplamamı istiyorlar. Hiçbir isteklerini yapmamaya, sorularına yanıt vermemeye ve ne<br />

kadar ağır işkence yaparlarsa yapsınlar "ah!" bile dememeye karar vermiştim. Zıplamayacağımı anlayınca,<br />

ikişer kişi koltuklarımdan tutup kaldırıp indirmeye başlıyorlar. Yorulmuş olacaklar ki, kaldırıp<br />

indirmekten vazgeçiyorlar. Pantolonumu çıkarmamı istiyorlar. Hareketsiz bekliyorum. Üstüme çullanıyorlar.<br />

Kısa süreli bir mücadele sonucunda etkisiz hale getiriliyorum. Biri hayalarıma yapışıyor. Sıkıyor...<br />

Sıkıyor... Gittikçe artan bir yoğunlukta acı bedenime dalga dalga yayılıyor. Sanki beynimi<br />

avuçlarına almış sıkıyor. Kararımı vermiştim... "Ah" bile demek yok! Hayalarımı bırakıyorlar... Bu kez<br />

tekme ve yumruklarla karnıma, göğüs boşluğuma ve yanlarıma kudurmuşçasına vuruyorlar...<br />

Bu seferki Şube deneyimimde de suskunluğumla işkencecileri yenmiştim... Bu arada geçmiş deneylerim<br />

geliyor aklıma...<br />

İKİ<br />

* * *<br />

FAŞİZMİN İŞKENCE DEHLİZLERİNDE KÜÇÜK BİR IŞIK<br />

Onbinlerce işçi grev ve direnişteydi. Onlarla ilişki kurmaya çalışıyor, gazete ve bildiriler taşıyorduk.<br />

İhtilalci düşüncenin filizlenmesi için yoğun bir çaba harcıyorduk. Tesadüfen tanıştığım bir işçiyle grev<br />

yaptıkları fabrikaya gittim. Merter'de küçük bir tekstil fabrikasıydı. İşçiler coşku doluydu. Revizyonist<br />

ve reformistlere derin bir kin duyuyorlardı. 500 metre ilerde Vakko'da revizyonistler her gün davulzurna<br />

çalarak oynuyorlardı. Grev kendi başına bir amaç haline getirilmiş; devrimci bir ruh ve havadan<br />

eser yok...<br />

İşçiler bildiri ve yayınlarımızı topluca okuyor; kendi aralarında ateşli ateşli tartışıyorlardı. Ertesi sabah<br />

yeni yayınlar getirmek için ayrıldım...<br />

Geceyi tanıdığım bir işçi evinde geçirdim. Uykusuzluktan gözlerimiz kapanıncaya kadar oturup<br />

konuştuk. Sabah erkenden cama vurularak uyandırıldık. Cama vuran İsmet'ti: Uyku sersemliğiyle ne<br />

olduğunu anlamaya çalışıyordum.<br />

– Çabuk kalkın darbe oldu. Generaller yapmış. Partiler, sendikalar kapatılmış... Sokağa çıkma yasağı<br />

konulmuş, ama kimse dinlemiyor. Herkes sokakta... Bir yere gidecekseniz acele edin.<br />

Ev sahibemin yüzü bulutlandı; Üzülmüştü...<br />

– Yine mi onlar... dedi.<br />

207

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!