01.12.2012 Views

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

Adressiz Sorgular

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

mesi gibi. Her açık veya zaafın sonucu mutlak olarak çözülme ve yıkım değildir elbet. Ama verilen<br />

her açık veya gösterilen her zaaf, işkencecilerin elinde bir silah olarak mutlaka size döner. O noktada<br />

üzerinize daha fazla gelmelerine, belki çözeriz ümidiyle ruhunuzu ve bedeninizi daha fazla örseleyip,<br />

yaralamalarına yol açar.<br />

Bir gece askıdayım... Üzerimde "giysi" adına bir tek gözlerimi bağladıkları bez parçası var. Ben canım<br />

burnumda acılarla cebelleşirken, odadaki işkenceci güruhu da sanki bir kahvede masabaşı sohbetindeymişçesine<br />

çevremde konuşuyorlar. Çoğu sarhoş. Günlerdir çözemedikleri için hepsi kızgın ve öfkeli.<br />

Konu, benim "inatçılığım". Kimi bunu "keçiliğime" bağlıyor, kimi "enayiliğime", kimi de "herhalde<br />

Filistin'de bu konuda mutlaka özel bir eğitim görmüş olabileceğime"... "Ulan" diyor bir tanesi,<br />

"anasını, babasını, ailesini inkâr eden adamdan hayır mı gelir?" Buradan konu, komünistlerin aile, eş,<br />

ahlak ve namus anlayışları üzerine kayıyor. "Cinsel özgürlük" ya da "hayatın tadını çıkarma" gibi sloganlar<br />

altında burjuvazinin çok eşlilik, eşlerin birbirini aldatması, toplu seks, eş değiştirme vb. iğrençliklerini<br />

bizlere maleden bilinen bayağı iftiraları tekrarlıyorlar. "Bu herif i... herhalde!.." diye bir "tez"<br />

atıyor bu arada ortaya biri. Bu görüşü destekleyenler çıkıyor. Bunlara göre "yıllardan beri evli olduğum<br />

halde çocuğumun olmayışı başka nasıl açıklanabilir"?!! Alçakların sözü nereye getirip, ne yapmak<br />

istediklerini sezer gibi oluyorum. Nitekim korktuğumun başıma gelmesi çok sürmüyor. Yaklaştığını<br />

sezdiğim tehlike, birinin ağzından açık bir tehdide dönüşüyor:<br />

– Ben bu herifi s…ceğim!..<br />

Al başına belayı! Onurumu zedelemek için şimdi tecavüze de yeltenecekler... Böyle bir adiliğe kalkıştıkları<br />

takdirde ne yapmalıyım? Nasıl davranmalıyım? Tecavüz tehlikesine karşı aslında hazırlıksız<br />

sayılmam. 12 Eylül'den sonra kadın-erkek onlarca devrim savaşçısına bu namussuzluğu da yapmadı<br />

mı bu alçaklar? Ayrıca bana veya yakaladıkları takdirde karıma tecavüz edeceklerini ikide bir söyleyip<br />

durmuyorlar mıydı? Bu yüzden, düşünsel planda çözmüştüm sorunu kafamda. O koşullarda tecavüze<br />

uğramakla namusumuz kirlenmiş olmazdı. Böyle bir tehdit veya girişim üzerine onlara boyun eğecek<br />

ve çözülecek olursak, işte asıl o zaman ırzımıza geçilmiş, namusumuzu asıl o zaman kirletmiş olurduk.<br />

Hem ayrıca tecavüze uğramanın, askıdan, elektrikten, falakadan, soğuk sudan kısacası fiziksel veya<br />

psikolojik diğer işkence yöntemlerinden nitelik olarak tamamen ayrı bir anlamı ve önemi mi vardı?<br />

Şüphesiz ki, kişiliğimize ve namusumuza yönelik iğrenç olmasına iğrenç bir saldırıydı. Ama diğer<br />

işkence yöntemleri sanki bundan daha mı temiz, namuslu ve kabul edilebilir saldırılardı? Dolayısıyla<br />

diğer işkence yöntemlerine ne için ve nasıl dayanıyorsak, tecavüz gibi iğrenç bir saldırı karşısında da<br />

aynı neden ve amaçlarla boyun eğmemeli, paniğe veya moral bir yıkıma uğramamalı, kendimizi "kirlenmiş"<br />

olarak görmemeliydik.<br />

Sorunu kabaca böyle görüyordum görmesine ama, "ben bu herifi s...ceğim" diyen namussuz bu işe<br />

kalkıştığı zaman, korkunç bir çelişkinin girdabına sürüklenmekten de kendimi alamadım. Bir yandan<br />

paniğe kapılmamalı, soğukkanlılığımı korumalı, bir açık vermemeliyim bu namussuzlara diyordum<br />

kendi kendime, ama bir yandan da müthiş bir tiksinti ve öfke kasırgası esiyordu içimde. Duyduğum<br />

öfke ve tiksintiden beynim zonkluyor, midem bulanıyor, damarlarımda kan değil sanki ateş dolaşıyordu.<br />

Bir sandalyeye çıkarak arkama geçen rezilin hayalarına bir tekme yapıştırmamak için zor tutuyordum<br />

kendimi. Ama ne kadar güç olursa olsun kendime hakim olmalıydım. Karşımdaki alçakların<br />

nasıl bir tepki göstereceğimi dikkatle izlediklerini hissediyorum. Birazcık irkilsem bile daha fazla üzerime<br />

gelecekleri gün gibi açıktı. Her şeye rağmen dişimi sıkmam nitekim işe yaradı. Beni bu yolla da<br />

paniğe ve bozguna uğratamayacaklarını anlayınca, tecavüze yeltenen namussuzu engellediler...<br />

Bir başka gün bu kez karımı bir koz olarak kullanmayı deniyorlar. Karım yakalandığında ben hastanedeydim.<br />

Yatalı 36 saat ya olmuş ya olmamıştı. Apar topar almaya gelmelerine bakarak bu acelenin pek<br />

hayra alamet olmadığını anlamıştım. Fakat bunu daha çok, kendimi biraz olsun toplamama olanak<br />

vermek istememelerine yormuştum. Acı sürprizi Şube'de öğrendim. Gözlerimdeki bağ çözülmeden<br />

alındığım odada "Adanalı" verdi ilk kez haberi. Kayıtsız görünmemi inanmadığıma yordular. Gözlerimle<br />

göreyim diye tutulduğu odaya götürüyorlar. Kapıdan çok kısa bir an için görebiliyorum O'nu.<br />

Elleri kelepçeli, gözleri bağlı olarak bir sandalyeye oturtmuşlar. Yüzünün görebildiğim sağ yanı mosmor.<br />

Demek ki yeni yakalanmamış. Acaba nerede, ne zaman, en önemlisi nasıl yakaladılar? Başka<br />

73

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!