You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
"Baba" polis devam ediyor.<br />
– Aslında sen çok iyi bir kızsın, hanımefendisin. Böyle insanları kandırmak daha kolay olur. Gençliğinde<br />
insan pembe düşler içinde yaşar. Kimbilir, belki benim de karşıma senin arkadaşların çıksaydı<br />
devrimci olurdum. Kandırılmış insanlarsınız siz, yazık... Halbuki şimdi arkadaşlarının isimlerini versen,<br />
onların yerini göstersen bir daha kimseyi kandıramazlar. Korumaya çalıştığın bu insanlar<br />
kendilerinden başkasını düşünmezler. Bencildirler, canidirler... Her şeyi anlatsan sana işkence de yapılmaz.<br />
Ağır sözler de söylenmez.<br />
Burada söze karışıyorum.<br />
– Senin işkence yapanlardan farkın ne? Onlar da bana falaka çekerken, elektrik verirken, askıya alırken<br />
aynı şeyi söylüyorlar. Konuşursan işkence yapmayacağız diyorlar. Sen de arkadaşlarını sat diyorsun,<br />
onlar da.<br />
"Baba" pozuna bürünmüş işkenceci olduğunu yüzüne söylemem, sinirlendirmişti onu.<br />
– Sana iyilik de yaramaz! Güzel güzel konuşuyorum seninle!<br />
Ama bıkmıyor, usanmıyor. Saatler süren konuşmasına devam ediyor. Çünkü onun amacı beni<br />
konuşturmak değil artık. Geleceğe yönelik hesaplar içinde.<br />
– Şimdi sen örgütüne, yoldaşlarına bağlısın, görüyoruz. Sır vermem dedin, vermiyorsun. Ama senin<br />
tüm iyi niyetine ve tüm bağlılığına rağmen sana ihanet eder ve birgün seni yüzüstü bırakırlarsa ne<br />
yapacaksın?<br />
– TİKB, Marksist-Leninist bir örgüttür. Marksizm-Leninizm'e sıkı sıkıya bağlı bir örgüt böyle bir şey<br />
yapmaz.<br />
– Bak, şimdi düşün. Karısına bağlı ve sevilen bir erkek düşün. Karısına güveniyor. Ama birgün karısının<br />
onu aldattığına tanık oluyor ve yıkılıyor. Öyle değil mi, yıkılmaz mı?<br />
– Kocasını asla aldatmayan kadınlar da vardır.<br />
Bu sözüm karşısında duraklıyor. Biraz şaşkınca, ne diyeceğini bilmez halde bana bakıyor. Devam<br />
ediyorum:<br />
– Bu ülkede proletarya diktatörlüğünü Marksist-Leninist bir örgüt gerçekleştirecek. Sömürünün ve<br />
ezilenlerin olmadığı bir düzeni hangi örgüt gerçekleştirecekse onun saflarında yer alacağım. TİKB<br />
Marksist-Leninist bir örgüttür, görüşlerini doğru buluyorum. Baskısız, sömürüsüz bir düzeni onun<br />
önderliğinde, proletarya ve yoksul köylülük kuracak. TİKB kendisine inananları hayal kırıklığına<br />
uğratmayacaktır!<br />
– Birgün gelir belki bana hak verirsin. Haydi hücreye in ve dinlen. Biraz daha düşün.<br />
Hücreye in ve dinlen!..<br />
Oysa dinlenmenin değil işkencenin aracıdır hücreler. Açlıkla yalnız... Soğuk, rutubet ve pislikle yalnız...<br />
Anılarınla, düşüncelerinle yalnızsın... Herşey öyle düzenlenmiş ki, maddi ve manevi işkencelerle<br />
yapayalnız, kendinle başbaşa kalıp umutsuzluğa düşesin... Bu yüzden "dinlen" derler. Umutsuzlukla,<br />
biraz sonra işkenceye alınacağının korkusu birleşsin isterler. Hücreler de insanı çözebilmek için<br />
düşünülmüştür. Ama çözülme yalnız bırakılmanın başarısı olabilir mi? Veya ölüm korkusunun,<br />
işkencenin verdiği acının... Hayır. Belki bunlar, varsa eğer kişinin zaaflarını, bilinçaltına attığı<br />
düşüncelerini, zayıf noktalarını ortaya çıkarabilir. Ama hiçbir çözülme, işkencenin, işkencecinin, yalnız<br />
bırakılmanın başarısına mal edilemez. Çözülmede belirleyici olan devrimci iradedir. Direnmek de<br />
çözülmek de bütünüyle buna bağlıdır. Marksist-Leninist kadro politikası izleyen bir harekette zaaflar,<br />
192