20.09.2015 Views

MALİ DİSİPLİNİN SAĞLANMASINDA ANAYASAL ... - Maliye Bakanlığı

MALİ DİSİPLİNİN SAĞLANMASINDA ANAYASAL ... - Maliye Bakanlığı

MALİ DİSİPLİNİN SAĞLANMASINDA ANAYASAL ... - Maliye Bakanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

verdiğimiz geçici 11. maddesinde, 5436 sayılı Kanunun 10. maddesi ile<br />

yapılan değişiklik ile fon kuruluşları için de geçerli olmuştur. Değişen<br />

madde hükmünde fon kuruluşlarının da tasfiyesinden bahsedilmemektedir.<br />

(vi) Mahalli İdareler Açıkları<br />

Ülkemizin üniter siyasi yapısı içinde kamu hizmetleri, merkezi ve<br />

mahalli idareler tarafından sunulmakta ve mahalli idareler ise; il özel<br />

idareleri, belediyeler ve köylerden meydana gelmektedir. Mahalli idare<br />

bütçeleri, ülkemizde birlik ilkesinden sapmaların diğer bir örneğini<br />

oluşturmaktadır. 5018 sayılı KMYKK’nun 3. maddesinde mahalli idare<br />

tanımı şu şekilde yapılmıştır. ”Mahalli idare: Yetkileri belirli bir coğrafi alan<br />

ve hizmetlerle sınırlı olarak kamusal faaliyet gösteren belediye, il özel<br />

idaresi ve bunların kurdukları birlik ve idareyi ifade eder”. Aynı Kanunun<br />

12. maddesinde mahalli idare bütçesinin de tanımı yapılmıştır. Bu maddeye<br />

göre, “Mahalli idare bütçesi, mahalli idare kapsamındaki kamu idarelerinin<br />

bütçesidir.”<br />

Ülkemizde kamu kesimi borçlanma gereğinin ölçümünde mahalli<br />

idarelerin açıkları da bu ölçüme dahil edilmektedir. Dolayısıyla, mahalli<br />

idarelere ait açıkların miktarında meydana gelecek artışlar, aynı zamanda<br />

KKBG’nin de artışına neden olmaktadır. Mahalli idarelerin borçlanma<br />

(finansman) gereksinimi toplam gelirleri ile harcamaları arasındaki negatif<br />

farktan oluşmaktadır.<br />

Mahalli İdareler Borçlanma Gereksinimi = Gelirler – Harcamalar<br />

Mahalli idarelerin toplam gelirlerinin toplam harcamalarından büyük<br />

olması durumunda ise pozitif fark ortaya çıkacak ve bu da mahalli idarelerin<br />

bütçe fazlasını oluşturacaktır.<br />

(vii) Düzenleyici ve Denetleyici Kurumların Açıkları<br />

Düzenleyici ve denetleyici kurumlar ilk defa ve yaygın olarak önce<br />

Amerika Birleşik Devletleri’nde, daha sonra da İngiltere’de ortaya çıkmıştır.<br />

Bu kurumların 1970’li yıllardan itibaren Kıt’a Avrupa’sında ve sosyalizmin<br />

çökmesini takip eden 1980’li yılların ardından da eski sosyalist ülkelerde,<br />

toplumsal alandan iktisadi alana kadar pek çok konuda örnekleri artmaya<br />

başlamıştır 33 . Türkiye’de ise ilk olarak 1981 yılında Sermaye Piyasası<br />

33 Ayşe GÜNAY - Ahmet ÖZEN, “Bağımsız Düzenleyici Kurumlar ve Türkiye”, Vergi<br />

Sorunları Dergisi, Ocak 2004, Sayı: 184, s. 169.<br />

38

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!