06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 17. Nikodim<br />

Nikodim, Ferisilerdendi ve konumu itibariyle Yahudi ulusunun çok güvendiği bir kişiydi.<br />

Yüksek tahsilliydi ve herkeste olmayan ender yeteneklere sahipti. İsa’nın öğretileri, diğerleri<br />

gibi onun da ilgisini çekti. Zengin, bilge ve saygın biri olmasına rağmen, mütevazı Nasıralı<br />

onun garip bir şekilde ilgisini çekmişti. Kurtarıcı’nın anlattıkları onu çok etkilemişti ve daha<br />

çok şey öğrenmek istiyordu.<br />

Tapınağı arındırma konusunda İsa’nın yetki kullanımı, hahamlar ve önderlerin kararlı bir<br />

şekilde O’ndan nefret duymasına yol açtı. Bu Yabancı’nın gücünden korkuyorlardı. Kimsenin<br />

tanımadığı bu Celile- li’nin böylesine cesur davranmasına müsamaha gösterilmemesi<br />

gerektiğini düşünüyorlardı. O’nun çalışmasına engel olmakta kararlıydılar. Fakat herkes aynı<br />

fikirde değildi. Onlar, Allah’ın Ruhu ile hareket ettiği açıkça görünen Kişi’ye karşı gelmekten<br />

çekinen kimselerdi. Bazı peygamberlerin, İsrail’deki liderlerin günahlarını kınadıkları için nasıl<br />

öldürüldüklerini hatırladılar. Yahudilerin putperest bir ülkeye esir düşmelerinin, onların,<br />

Allah’ın gerçeklerini reddetmedeki inatçılıklarının sonucunda olduğunu biliyorlardı.<br />

İsa’ya karşı komplo kurarak hahamların ve önderlerin kendi atalarının izinden gittiklerini ve<br />

bunun İsrail’e yeni felaketler getireceğini de biliyorlardı. Nikodim da aynı duyguları<br />

paylaşıyordu. Yahudi liderlerin konseyinde İsa’ya karşı ne yapacaklarını kararlaştırdıklarında,<br />

Nikodim onları uyardı ve daha ılımlı davranmalarını önerdi. Nikodim, eğer İsa’ya Allah’tan<br />

gerçekten yetki verildiyse, O’nun uyarılarını reddetmeleri halinde, bunun Yahudi liderler için<br />

tehlikeli sonuçlara neden olabileceğini savundu. Hahamlar bu öneriyi görmezlikten gelmeye<br />

cesaret edemediler. Bu yüzden, bir süre için Kurtarıcı’ya karşı hiçbir tedbir almadılar.<br />

Nikodim İsa’yı dinlediğinden beri, Mesih ile ilgili peygamberliklere ilgi duymaya ve onları<br />

merakla incelemeye başlamıştı; ve araştırdıkça, kendisinde, gelecek olan Kişi’nin İsa olduğu<br />

kanısı güçleniyordu. Nikodim de, İsrail’deki birçok kişi gibi tapınağın kutsallığının<br />

bozulmasına üzülmüştü. Nikodim, İsa alıcı ve satıcıları dışarı çıkardığında orada olanlara tanık<br />

olmuştu. İlahi gücün muhteşem gösterisine baktı; Kurtarıcı’nın yoksulları koruduğunu, hastaları<br />

iyileştirdiğini ve onların nasıl sevindiklerini gördü; ve O’nu nasıl yücelttiklerini duydu. Nasıralı<br />

İsa’nın, Allah tarafından gönderilen Kişi olduğundan şüphe edemedi.<br />

İsa ile görüşmeyi çok istiyordu; fakat O’nu açıkça aramaktan çekindi. Bir Yahudi liderin,<br />

henüz çok az tanınan bir öğretmene sempati duyması çok alçaltıcı bir hareket sayılırdı ve O’nu<br />

ziyaret ettiğinin haberi Yahudi liderlere iletilirse, onu hor görürler ve ona karşı suçlamalarda<br />

bulunurlardı. O’nu açıkça aramaya çalışırsa, başkalarının da kendisini örnek alarak aynı şeyi<br />

yapabileceğini düşünerek O’nunla gizli bir şekilde görüşmeye karar verdi. İsa’nın Zeytin<br />

dağında kaldığı yeri özel bir araştırma sonucunda öğrenerek, gece çöküp şehir uykuya dalıncaya<br />

dek bekledi ve daha sonra O’nu aramak üzere yola çıktı.<br />

Nikodim İsa’nın varlığında, O’nun sakin ve ağırbaşlı bir şekilde gizlemeye çalıştığı garip bir<br />

çekingenlik hissetti ve şöyle dedi: “Rabbi, senin Allah’tan gelen bir öğretmen olduğunu<br />

100

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!