06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

yapın” dedi.Ve Allah’ın Kuzusu’nun yanında oturan hain Yahuda, yüreğindeki kötü<br />

düşüncelerle, gerçekleştireceği ihanet planını düşünüyordu.<br />

Öğrencilerinin ayaklarını yıkarken İsa, Yahuda’nın nasıl bir karaktere sahip olduğunu<br />

anladığını açıkça gösterdi ve şöyle dedi: “Sizler temizsiniz; fakat hepiniz değil.” Sahte öğrenci,<br />

İsa’nın, bu sözleri ile kendisinin gizli planını anladığına ikna oldu. İsa bu kez daha açık bir<br />

şekilde konuşmuştu. İsa, sofrada otururken öğrencilerine doğru bakarak şöyle dedi: “Hepiniz<br />

için söylemiyorum. Ben seçtiklerimi bilirim, ekmeğimi yiyen bana el kaldırdı’ diyen Kutsal<br />

Yazı’nın yerine gelmesi için böyle olacak.”<br />

Öğrenciler bu kez bile Yahuda’dan şüphelenmediler; fakat İsa’nın son derece üzgün<br />

göründüğünü fark ettiler. Farkında olmadan Onun üzülmesine neden olan yanlış bir hareket<br />

yaptıklarını zannettiler. Yüreklerini sebebini bilmedikleri ağır bir sıkıntı sardı. Onlar sessizce<br />

beklerken İsa şöyle dedi: “Size doğrusunu söyleyeyim; içinizden biri beni ele verecek.” İsa’nın<br />

bu sözleri öğrencilerin yüreğinde korku ve şaşkınlık yarattı. İçlerinden birinin İlahi<br />

Öğretmenlerine nasıl ihanet edebileceğini anlayamadılar. O’na kim, niçin ihanet edebilirdi?<br />

Yüreğinde böyle haince bir plana kim yer verebilirdi? Onun öğretilerini herkesten daha iyi<br />

bilme ayrıcalığına sahip olan, sonsuz sevgisini paylaşan On İkiler’den biri mi bunu yapacaktı!<br />

Onun sözlerinin öneminin farkına vardıklarında ve söylediklerinin doğru olduğunu<br />

hatırladıklarında korkuya kapıldılar ve birbirlerine karşı şüphe duymaya başladılar. “Bu sözler<br />

onları kedere boğdu. ’Rabbi, yoksa beni mi demek istedin?’ diye sormaya başladılar. Yahuda<br />

sessizce sofrada oturuyordu. Öğrencilerden biri: “Rab, o kimdir?” diye sordu. İsa: “Lokmayı<br />

sahana batırıp kime verirsem odur. İnsanoğlu, kendisi için yazılmış olduğu gibi gidiyor. Ama<br />

O’nu ele verenin vay haline! O adam hiç doğmamış olsaydı, kendisi için daha iyi olurdu” diye<br />

cevap verdi.Öğrenciler: “Rab, o ben miyim?” diye sorarken dikkatle birbirlerinin yüzlerine<br />

baktılar ve Yahuda’nın sessizliği, bir anda herkesin dikkatini çekti. Şaşkınlık dolu soru ve<br />

cevapların ortasında Yahuda İsa’nın, Yuhanna’nın sorusuna verdiği cevabı duymamıştı. Diğer<br />

öğrencilerin sorularından kaçmak için Yahuda da onlarla aynı soruyu sordu: “Rab, yoksa beni<br />

mi demek istedin?” İsa: “Söylediğin gibidir” dedi.<br />

Maksadı açıkça ortaya çıkan Yahuda, hemen oradan ayrılmak istedi. İsa, Yahuda’ya:<br />

“Yapacağını tez yap” dedi. Yahuda, lokmayı aldıktan hemen sonra dışarı çıktı. Gece olmuştu.<br />

Mesih’ten ayrıldığında ve dışarıya çıktığında hain için de gece olmuştu. Yahuda o ana dek<br />

günahından dönmek için hiçbir çaba göstermemişti. İsa’nın ve öğrencilerin yanından ayrıldıktan<br />

sonra son kararını verdi. Yahuda sınırı aşmıştı.<br />

İsa bu hırçın öğrencisine karşı gayet nazik davranmıştı. Onu doğru yola getirmek için çaba<br />

harcamıştı. Rab’bine ihanet etmek için ikinci kez karar verdikten sonra bile İsa ona tövbe etme<br />

şansı verdi. İsa, onun yüreğindeki gizli amacı okuyarak, ilahiliğinin son bir kanıtını daha<br />

gösterdi. Bu sadakatsiz öğrencinin tövbe etmesi için son çağrıydı. Mesih her türlü ilahi ve insani<br />

daveti yapmıştı. Merhameti kibirli bir şekilde reddedilmesine rağmen İsa, şefkatini ve ilgisini<br />

419

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!