06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 42. Gelenekler<br />

Fısıh’ta İsa ile karşılaşmayı bekleyen Ferisiler ve din bilginleri O’na bir tuzak kurdular; fakat<br />

İsa onların maksadını biliyordu. Bu yüzden onlarla karşılaşmaktan kaçındı. “Bu sırada<br />

Kudüs’ten bazı Ferisiler ve din bilginleri İsa’nın yanına geldiler.” İsa onların yanma gitmediği<br />

için, onlar İsa’nın yanına geldiler. Bir süre için Celile halkı İsa’yı Mesih olarak kabul edecek ve<br />

o bölgede hiyerarşinin gücü kırılacak gibi görünüyordu. İsa’nın görevinin devamını işaret eden<br />

ve öğrencileri daha direkt bir şekilde rabbilerle tartışmaya getiren Onikiler’in görevi, Kudüslü<br />

liderlerin yeniden kıskançlık duymalarına sebep oldu. Onların O’nun görevine başladığı ilk<br />

yıllarda Kefernahum’a gönderdikleri, İsa’yı Sebt’e riayet etmemekle suçlayan casuslar<br />

şaşkınlığa düşmüşlerdi; fakat rabbiler kendi amaçlarını gerçekleştirmekte kararlıydılar. Daha<br />

sonra İsa’nın hareketlerini izlemek ve O’nu suçlamak için sebepler bulmak üzere başka bir<br />

delege daha gönderildi.<br />

Tıpkı daha önce olduğu gibi İsa’yı suçlamalarının gerekçesi, O’nun, Allah’ın yasası yanında<br />

oluşturulmuş olan gelenekleri çiğnediğini iddia etmeleriydi. Bunlar sözde halkın yasaya<br />

uymasını sağlamak için amaçlanmıştı; fakat bunlar yasanın kendisinden daha kutsal olarak<br />

görülüyordu. Sina’da verilen buyruklarla ters düşünce rabbilerin buyruklarına uymayı tercih<br />

ettiler. Titizlikle uyulması gereken kuralların arasında en belirgin olanı törensel arınmaydı.<br />

Yemek yemeden önce uyulması gereken kurallara uymamak, hem bu dünyada, hem de öbür<br />

dünyada cezalandırılması gereken büyük bir günah olarak görülüyordu ve buna, günah işleyen<br />

kişiyi yok edecek bir hareket gözüyle bakılıyordu.<br />

Günahtan arınma ile ilgili olarak sayısız kurallar vardı. Bu kuralların tümünü birden<br />

öğrenmek için insan ömrü bile yetersiz kalırdı. Rabbilerin taleplerine uymaya çalışanların<br />

yaşamı törensel bozulmaya karşı uzun süren mücadelelerle, yıkanma ve arınmalarla dolu olarak<br />

geçiyordu. İnsanların zihinleri anlamsız sınırlamalarla ve Allah’ın buyruğu olmayan hizmetlerle<br />

gereksiz yere meşgul edilirken, onların dikkatleri O’nun yasasının büyük prensiplerinden<br />

uzaklaşıyordu.<br />

İsa ve öğrencileri bu törensel yıkanmalara katılmadılar. Ajanlar bu vesile ile O’nu suçladılar.<br />

İsa’ya doğrudan suçlamalarda bulunmadılar; fakat öğrencileri hakkında eleştirilerde bulundular.<br />

Kalabalığın önünde şöyle dediler: “Senin öğrencilerin neden atalarımızın geleneğine karşı<br />

geliyorlar? Yemekten önce ellerini yıkamıyorlar.”<br />

Gerçeğin mesajı insana ne zaman özel bir güç ile gelse, Şeytan, ajanlarını bazı önemsiz<br />

konularda tartışma yaratmaları için görevlendirir. Böylece dikkatleri asıl konudan<br />

uzaklaştırmaya çalışır. Ne zaman iyi bir iş yapılmaya baştansa, insanların düşüncelerini yaşayan<br />

gerçeklerden uzaklaştırmak, yöntem ve usuller hakkında tartışma yaratmak ve itiraz etmek için<br />

fırsat kollayan kişiler vardır. Allah kendi halkı için özel bir şekilde çalışacak gibi<br />

göründüğünde, onların, kendilerinin mahvolmalarına sebep olacak bir anlaşmazlığa girmelerine<br />

izin verilmemelidir. Bizi en çok ilgilendiren sorular şunlardır: Tann’nın Oğlu’na eksilmez bir<br />

imanla inanıyor muyum? Benim yaşamım Kutsal Yasa ile uyum içinde mi? “Oğul’a iman<br />

250

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!