06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 12. Denenme<br />

“Ve İsa,Kutsal Ruh ile dolu olarak Ürdün’den döndü ve O’nun tarafından çöle yöneltildi.”<br />

Markos’un sözleri daha büyük önem taşır. O, şöyle der: “O an Ruh, İsa’yı çöle gönderdi. İsa<br />

çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından sınandı. Yabani hayvanlar arasındaydı.” “Ve<br />

bu süre içinde hiçbir şey yemedi.”<br />

İsa denenmek üzere çöle gönderildiğinde, Allah’ın Ruhu tarafından yönlendirildi. O,<br />

Şeytan’ın kendisini kandırmasını sağlayacak hiçbir şey yapmadı. İsa yalnız kalmak, işi ve<br />

görevi üzerinde düşünmek için çöle gitti. Dua ederek ve oruç tutarak bu dikenli yolda yolculuk<br />

yapmak için cesaretini toplayacaktı. Fakat Şeytan, Kurtarıcı’nm çöle gittiğini biliyordu ve<br />

bunun O’na yaklaşmak için en uygun fırsat olduğunu düşündü.<br />

Işık Prensi ve Karanlıklar Krallığı’nın lideri arasındaki çatışmada dünyayı büyük sorunlar<br />

bekliyordu. Şeytan insanı günahla kandırdıktan sonra dünyanın kendisine ait olduğunu iddia etti<br />

ve kendisini bu dünyanın prensi olarak tanıttı. İlk anne ve babamız, O’nun doğasına uyum<br />

sağlamış oldukları için Şeytan, burada kendi imparatorluğunu kurmayı düşündü. İnsanların onu<br />

hükümdarları olarak seçtiklerini belirtti. Onları denetimi altına alarak dünya üzerinde egemenlik<br />

kurdu. Mesih, Şeytan’ın iddiasının yanlışlığını kanıtlamak için geldi. Bir insanoğlu olarak<br />

Allah’a bağlı kalacaktı. Böylece Şeytan’ın, insan soyu üzerinde denetimi bütünüyle eline<br />

geçiremediği ve O’nun dünyanın sahibi olduğu iddiasının yanlış olduğu gösterilecekti. O’nun<br />

gücünden kurtulmak isteyenler serbest bırakılacaklardı. Adem’in günahtan dolayı yitirdiği<br />

egemenlik geri alınacaktı.<br />

Aden bahçesinde Allah m yılana yapmış olduğu şu açıklamasından beri, Seninle kadını, onun<br />

soyuyla senin soyunu birbirinize düşman edeceğim,”Şeytan dünya üzerinde kendisinin tam bir<br />

egemenlik kuramadığını biliyordu. İnsanda O’nun egemenliğine karşı direnen bir gücün<br />

işlediğini gördü.<br />

Şeytan yoğun ilgiyle Adem ve oğulları tarafından sunulan kurbanları izledi. Bu törenlerde<br />

gökyüzü ve yeryüzü arasında bir birlik simgesi gördü. Kurtarıcı’yı işaret eden ayinleri ve<br />

Allah’ı yanlış yorumladı. Allah sanki onları yok etmeyi arzuluyormuş gibi, insanlar Allah’tan<br />

korkmaya yöneltildiler. O’nun sevgisini göstermek için sunulması gereken kurbanlar, O’nun<br />

öfkesini dindirmek için sunuldu. Şeytan insanları kendi yasasına bağlamak için onların kötü<br />

duygularını harekete geçirdi. Allah’ın yazılı sözü insanlığa iletildiğinde, Şeytan, Kurtarıcı’nın<br />

gelişiyle ilgili peygamberlikler üzerinde çalıştı. Mesih geldiğinde O’nu reddetmelerini sağlamak<br />

için nesiller boyunca onların gözlerini peygamberliklere kapamaya çalıştı.<br />

İsa doğduğunda Şeytan, Mesih’in O’nun egemenliğine karşı çıkmak için ilahi bir görevle<br />

geldiğini biliyordu. Yeni doğan Kral’ın yetkisini doğrulayan mesajı duyunca tedirgin oldu.<br />

Şeytan, Mesih’in Baba’nın Oğlu olarak gökyüzünde sahip olduğu konumu iyi biliyordu.<br />

Tanrı’nın Oğlu’nun bir insan bedeninde dünyaya gelecek olması, O’nu şaşırttı ve<br />

endişelendirdi. O, bu büyük fedakarlığın sırrını çözemedi. O’nun bencil ruhu aldatılan insan<br />

64

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!