06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 86.<br />

E itin!<br />

İsa, göğe yükselmeden kısa bir süre önce öğrencilerin yanına gidip tonlara şunu söyledi:<br />

“Gökte ve yerde tüm yetki bana verildi. Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak<br />

yetiştirin.” “Dün-yanın her yanına gidin ve Müjde’yi tüm yaratılışa duyurun.” Öğrenciler<br />

önemini anlayabilmeleri için İsa bu sözleri defalarca kez tekrarladı. Büyük, küçük, zengin ya da<br />

yoksul, yeryüzünde yaşayan herkese gökyüzünün ilahi ışığı güçlü ve parlak bir şekilde<br />

iletilmeliydi. Öğrenciler dünyanın kurtuluşu için Kurtarıcıları ile birlikte çalışmalıydılar.<br />

İsa evde Onikilere ilk kez göründüğünde görev verilmişti. Fakat görev şimdi daha büyük<br />

sayıda insana bildirilmeliydi. Celile’deki dağlık bölgede tüm imanlılar bir araya toplanmak<br />

üzere çağrıldılar. Mesih ölü-münden önce bizzat bu buluşmanın yerini ve zamanını belirlemişti.<br />

Mezarın yanındaki melek Mesih’in, Celile’de gerçekleşecek bu buluşma ile ilgili vaadini<br />

öğrencilere hatırlatmıştı. Fısıh boyunca Kudüs’te bir araya gelen imanlılara bu vaat bildirildi ve<br />

onların aracılığıyla Mesih in ölümüne yas tutan birçok kişiye bu mesaj iletildi. Hepsi de bu<br />

buluşmayı sabırsızlıkla bekliyordu. Kıskanç Yahudiler’in şüphelerini çekecek hareketlerden<br />

sakınarak dört bir yandan bir araya toplanacakları yere geliyorlardı. Şaşkınlık içinde Mesih ile<br />

ilgili duydukları haberlerden söz ediyor-lardı.<br />

Küçük gruplar halinde yaklaşık beş yüz kişi belirlenen yerde ve zamanda bir araya geldi,<br />

hepsi de dirilişinden sonra Mesih i görenlerin anlatacakları şeyleri duymayı merakla<br />

bekliyorlardı. Öğrenciler grupların hepsini tek tek dolaşarak Mesih ile ilgili olarak kendi<br />

gördükleri ve duydukları her şeyi anlattılar ve İsa’nın yaptığı gibi Kutsal Yazı’ları açıkladılar.<br />

Tomas kendi inançsızlığı ile ilgili olayı söyledi ve şüphelerinden nasıl kurtulduğunu anlattı. İsa<br />

birdenbire onların arasında belirdi. O’nun ne-reden ve nasıl geldiğini hiç kimse fark<br />

edememişti. Oradakilerin çoğu O’nu daha önce hiç görmemişti; fakat ellerinde ve ayaklarında<br />

çivilerin izlerini görebiliyorlardı. Yüzü ilahi bir görkemle parıldıyordu. İsa’yı gördüklerinde<br />

hemen O’na tapındılar.<br />

Fakat bazıları hala şüphe içindeydi. Bu her zaman böyle olacaktır, imanlı olmanın zor<br />

olduğunu düşünen ve kendilerini şüphenin karanlığına iten insanlar vardır. İnançsızlıkları<br />

yüzünden çok şey kaybederler.<br />

Mesih dirilişinden sonra bu kadar çok kişi ile ilk kez bir araya geliyordu. Onlara yaklaşarak<br />

şöyle dedi: “Gökte ve yerde tüm yetki bana verildi.” Mesih bu sözleri söylemeden önce<br />

öğrenciler O’na tapın- mışlardı. Fakat bu sözler ölümü yenen birinin ağzından çıktığı için orada<br />

bulunanları çok etkiledi. O şimdi dirilen Kurtarıcı idi. Onların bir çoğu O’nun ilahi gücü ile<br />

hastaları iyileştirdiğini ve kötü ruhları kovduğunu görmüşlerdi. O’nun, Kudüs’te kendi<br />

krallığını kuracak, düşmanlarını yenecek ve doğaya hükmedecek olağanüstü bir güce sahip<br />

olduğuna inanıyorlardı. Göldeki o korkunç fırtınayı tek bir sözü ile dindirmiş ve azgın<br />

dalgaların üzerinde yürümüştü. Ölüleri diriltmişti; ve şimdi tüm gücün kendisine verildiğini<br />

bildirmişti. Mesih’in sözleri, kendisini dinleyenleri dünyevi düşüncelerden uzaklaştırıp ilahi<br />

düşüncelere yöneltti. O’nun ilahi görkemini ve ağırbaşlılığını şimdi çok daha iyi fark ettiler.<br />

522

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!