Isa'nın Çilesi_(turk)
İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...
İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />
Sürgün edilenlerin çoğu zulüm gördü ve Sept’e uymamaları için zorlanan birçok kişi,<br />
putperestlerin kutsal günlerine uymayı reddettiklerinden dolayı öldürüldü. Putperestler, gerçeği<br />
yok etmek için harekete geçtiklerinde, Rab, halkları ile birlikte ışığı alabilmeleri için kendisine<br />
hizmet edenleri, krallar ve hükümdarlarla yüz yüze getirdi. En güçlü hükümdarlar bile, kimi<br />
zaman, İbrani tutsakların ibadet ettikleri Allah’ın hakimiyetini açıkça tanımaya yöneldiler.<br />
İsrail halkı, Babil tutsaklığıyla oyma putlara ibadetten etkin bir şekilde kurtuldu. Huzura<br />
ulaşmalarının, Allah’ın Yasası’na uymalarına bağlı olduğu inancı sabitleşinceye dek, putperest<br />
düşmanlarından asırlar boyunca baskı gördüler. Fakat birçok kimsenin itaat etme sebebi sevgi<br />
değildi. Onlar, bencilce hareket ettiler. Milli yücelik elde etmek için araç olarak, Allah’a sadece<br />
görünüşte var olan sahte ibadetlerini sundular. Onlar, dünyanın ışığı olamadılar. Fakat<br />
putperestliğe kapılmaktan kurtulmak için kendilerini dış dünyaya kapadılar. Musa aracılığıyla<br />
verilen öğretilerde, Allah onların putperestlerle olan ilişkileri üzerinde sınırlama getirdi; fakat<br />
bu, yanlış yorumlandı. Onların putperest hareketlere uymalarını engellemek için amaçlanan bu<br />
öğreti, İsrail ve tüm diğer milletler arasında bir ayırım duvarı oluşturmak için kullanıldı.<br />
Yahudiler, Kudüs’ü kendilerinin cenneti olarak gördüler ve onlar, aslında Allah’ın diğer<br />
uluslar’alütuf göstermesinden endişe ettiler; bu yüzden kıskançlık duydular.<br />
Babil dönüşünden sonra, dini öğretilere büyük ilgi duyuldu. Tüm ülke çapında, yasanın<br />
hahamlar ve din yorumcuları tarafından uygulandığı sinagoglarla birlikte, sanat, bilim ve<br />
dürüstlük ilkelerinin öğretildiği okullar kuruldu. Fakat zamanla bu kurumlar bozuldu. Tutsaklık<br />
döneminde birçok kişi, putperest fikirleri ve gelenekleri benimsedi ve bu, onların dini<br />
ibadetlerine karıştı. Birçok konuda, putperestlerin yaptıklarına uydular.<br />
Yahudiler, Allah’tan uzaklaştıkça, kurban hizmetiyle yapılan ibadete önem vermez hale<br />
geldiler. Oysa bu hizmet, İsa’nın bizzat kendisi tarafından kurulmuştu. Bu, her bakımdan O’nun<br />
bir simgesiydi; ve ruhsal güzellik ve yaşama gücüyle doluydu. Fakat Yahudiler, dini<br />
törenlerinde ruhsal yaşamı kaybettiler ve ölü şekillere bağlandılar. Allah’a güvenmek yerine,<br />
sundukları kurbanlara ve ayinlere güvendiler. Hahamlar ve din yorumcuları kaybettikleri<br />
varlıkların yerini doldurmak için kendi taleplerini artırdılar. İnsanlar onların katı tutumlarından<br />
dolayı Allah’ın sevgisini yeterince fark edemediler. Kalpleri kibir ve ikiyüzlülükle dolarken,<br />
kutsallıklarını törenlerin ve ayinlerin çokluğuyla ölçtüler.<br />
Onların mantıksız ve ağır bir yük haline gelen emirleriyle yasayı korumak imkansızdı.<br />
Allah’a hizmet etmek isteyen ve hahamların buyruklarına uymaya çalışanlar, ağır bir yük altına<br />
girdiler. Sıkıntı dolu vicdanlarının kendilerini suçlamasıyla rahat yüzü göremediler. Böylece<br />
Şeytan, Allah’ın karakterinin anlaşılmasını engellemek ve İsrail’in imanını hor görmek için<br />
insanların cesaretini kırmaya çalıştı. O, Allah’ın gökyüzünde isyan ettiğinde ileri sürdüğü ve<br />
Allah’ın isteklerinin adil olmadığı, onlara uyulamayacağını iddia eden söylemlerini tekrar<br />
ortaya atabileceğini umuyordu. İsrail’in bile yasayı korumadığını bildirdi.<br />
Yahudiler, Mesih’in gelişini arzularken O’nun görevinin ne olduğunu gerçek anlamda<br />
algılayamadılar. Onlar günahtan kurtulmak yerine, Romalılardan kurtulmaya çalıştılar. Mesih’in<br />
15
Change language