06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

onurlandırılmaz. Yorgun ve evsiz bir şekilde dar caddeyi baştan başa geçerler. Şehrin girişinden<br />

çıkışına kadar, doğuya doğru, geceyi geçirebilecekleri bir yer ararlar. Kalabalık handa, onların<br />

kalabileceği boş bir oda yoktur. Sonunda, hayvanların barındığı harap bir binada kalabilecekleri<br />

bir yer bulurlar ve burada dünyanın Kurtarıcı’sı doğar.<br />

İnsanlar bunu bilmezler. Fakat bu haber gökyüzünü sevince boğar. Kutsal melekler daha<br />

derin ve sıcak bir ilgiyle ışık dünyasından yeryüzüne inerler. Tüm dünya O’nun varlığıyla artık<br />

daha aydınlıktır. Beytlehem tepelerinin yukarısında, sayısız birçok melek bir araya gelir.<br />

Dünyaya müjdeyi bildirmek için işareti beklerler. Eğer İsrail’deki liderler güvenilirliklerini<br />

korusalardı, İsa’nın doğumunu müjdeleme sevincini onlar da paylaşabilirdi. Fakat bundan<br />

yoksun kaldılar.<br />

Allah, şöyle bildirir: “Susamış olanın üzerine sular, kurak toprağın üzerine seller<br />

dökeceğim.” “Dürüstlere karanlıkta ışık doğar.” Işığı arayanlar ve onu sevinçle kabul edenler,<br />

tahtından süzülen parlak ışınlara kavuşacaklar. Davut’un çocukken sürüsünü güttüğü, bölgede<br />

gece nöbetleşerek sürülerini güden çobanlar vardı. Gecenin sessizliğinde vaat edilen Kurtarıcı<br />

hakkında konuşuyorlardı ve Davut’un tahtına Kral’ın gelmesi için dua ediyorlardı. “Rab’bin<br />

meleği onlara göründü ve O’nun görkemi onların çevresinde parladı. Büyük bir korkuyla<br />

sarsıldılar ve melek onlara ’korkmayın’ dedi. İşte size tüm insanlığı ilgilendiren Müjdeyi<br />

iletiyorum. Çünkü bugün, Davut’un şehrinde size bir Kurtarıcı doğdu. O, Rab olan Mesih’tir.”<br />

Bu sözlerdeki ihtişam görüntüsü, meleği dinleyen çobanların aklına yerleşir. Kurtarıcı<br />

İsrail’e geldi! Güç, yücelik ve ihtişam O’nun gelişiyle bütünleşir; fakat Kurtarıcılarını yoksulluk<br />

ve tevazu içinde tanımaları için meleğin onları hazırlaması gerekiyordu. Melek onlara şöyle der:<br />

“İşte size belirtisi; bebeği yemlikte kundağa sarılmış olarak bulacaksınız.” Melek onların<br />

korkularını gidermişti. Onlara İsa’yı nasıl bulacaklarını anlatmıştı. İnsana özgü zayıflıklarından<br />

dolayı onlara nazik davranarak, ilahi ışığa alışmaları için zaman vermişti. Böylece sevinç ve<br />

görkem daha fazla gizlenemedi. Ova, Allah’ın meleklerinin parlamasıyla baştan başa<br />

aydınlandı. Yeryüzü sessizliğe büründü ve gökyüzü şu şarkıyı dinlemek için eğildi: “En<br />

yücelerde Allah’a yücelik olsun, Yeryüzünde O’nun hoşnut kaldığı insanlara esenlik olsun.”<br />

Keşke bugün insanlık ailesi bu şarkıyı duysaydı. O zaman yapılan bildiri ve verilen mesaj<br />

yakın zamanda ortaya çıkar ve dünyanın sonuna kadar tekrarlanırdı. Dürüstlüğün Güneşi, O’nun<br />

kanatlarında şifayla doğduğunda, büyük bir topluluğun sesiyle, çağlayan suların sesi gibi şu<br />

şarkı söylenecek: “Haleluya! çünkü gücü her şeye yeten Rab Allah’ımız egemenlik sürüyor.”<br />

Melekler gözden kaybolduğunda, ışık sönüp gitti ve gecenin gölgesi bir kez daha Beytlehem<br />

tepelerine düştü. Fakat insanın o zamana dek gördüğü en parlak görüntü, çobanların hafızasında<br />

kaldı. “Melekler yanlarından ayrılıp göğe çekilince, çobanlar birbirlerine: ’haydi gelin,<br />

Beytlehem’e varalım, Rab’bin bize açıkladığı bu olayı görelim’ dediler. Koşarak geldiler.<br />

Meryem’i, Yusufu ve yemlikte yatan bebeği buldular.”<br />

“Olayı görünce, çocuğa ilişkin kendilerine açıklanan haberi yaydılar. Duyanların hepsi<br />

çobanların anlattıklarına şaşıp kaldı. Öte yandan Meryem, tüm bunları yüreğinde saklıyor, derin<br />

23

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!