06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

tarafından öğretilen”bir kanıttı. “Ne mutlu sana, Yunus oğlu Simun! Bu sırrı sana açan<br />

insan13değil, göklerdeki Babam’dır.”<br />

İsa şöyle devam etti: “Ben de sana şunu söyleyeyim: sen Petrus’sun15ve ben topluluğumu bu<br />

kayanın16üzerine kuracağım. Ölüler diyarının kapıları ona karşı direnmeyecek.” Petrus sözcüğü<br />

bir kayayı (yuvarlanan bir kayayı) belirtir. Petrus, üzerine inanlı topluluğunun kurulduğu kaya<br />

değildi. O, Rab’bini reddedip, O’na kötü sözler söylediğinde ölüler diyarının kapıları ona karşı<br />

direndiler. İnanlı topluluğu, ölüler diyarının kapılarının kendisine karşı direnemediği Kişi’nin<br />

üzerine kuruldu.<br />

Kurtarıcı’nın gelişinden asırlar önce Musa, İsrail’in kurtuluşu ile ilgili olarak Kaya’yı işaret<br />

etmişti. Mezmurların yazarı “Gücümün kayası” demişti. Yeşaya “Egemen Rab şöyle diyor:<br />

’Bakın, Siyon’a sağlam temel olarak bir taş, denenme taşı, değerli bir köşe taşı<br />

yerleştiriyorum.’”diye yazmıştı. Petrus da Kutsal Ruh ile dolu olarak İsa hakkında şöyle<br />

demişti: “Çünkü Rab’bin iyiliğini tattınız. İnsanlarca reddedilmiş; fakat Allah’a göre seçkin ve<br />

değerli Taş’a Rab’be gelin. O sizi diri taşlar olarak ruhsal bir tapınağın yapımında kullansın.”<br />

“...hiç kimse atılan temelden, yani İsa Mesih’ten başka temel atamaz.” İsa, “Ben<br />

topluluğumu bu kayanın üzerine kuracağım” dedi. İsa, Allah’ın, tüm gökyüzü elçilerinin ve<br />

ölüler diyarının görünmeyen ordusunun huzurunda topluluğunu diri Kaya’nın üzerine kurdu. Bu<br />

Kaya kendisidir; bizim uğrumuza feda ettiği kendi bedenidir. Ölüler diyarının kapıları bu temel<br />

üzerine kurulan inanlı topluluğuna karşı direnemeye- cektir.<br />

İsa bu sözleri söylediğinde inanlı topluluğu ne kadar da güçsüz görünüyordu! Cinlerin ve<br />

kötü insanların güçlerinin kendilerine karşı yöneldiği çok az sayıda gerçekten inanan kimseler<br />

vardı; buna karşın İsa’nın yolundan gidenler korkmamalıydı. İmanlarını Kaya’nın üzerine<br />

kurdukları sürece hiç kimse onların üstesinden gelemezdi.<br />

Altı bin yıl boyunca iman İsa üzerine kuruldu. Altı bin yıl boyunca Şeytan’ın öfkesinin<br />

selleri ve fırtınaları bizim kurtuluşumuzu sağlayacak olan Kaya’yı sarsmaya çalıştı: fakat bunu<br />

asla başaramadı.<br />

Petrus, inanlı topluluğunun imanının temelini oluşturan gerçeği açıkladı ve böylece İsa, onu<br />

inananların tümünün temsilcisi olarak onurlandırdı. İsa şöyle dedi: “Göklerin Egemenliğinin<br />

anahtarlarını sana vereceğim. Yeryüzünde bağlayacağım her şey, göklerde de bağlanmış olacak;<br />

yeryüzünde çözeceğim her şey, göklerde de çözülmüş olacak.”<br />

“Göklerin Egemenliğinin anahtarları” İsa’nın sözleriydi. Kutsal Yazı’nın tüm sözleri<br />

O’nundu. Bu sözlerin gücü gökyüzünü açmaya ve kapamaya yeter. Onlar insanların kabul<br />

edildiği ya da reddedildiği şartları bildirirler. Böylece Allah’ın Söz’ünü bildirenlerin işi yaşama<br />

yaşam katan veya ölüme ölüm katan bir lezzet olur. Onların işlerinin sonsuz sonuçları vardır.<br />

Kurtarıcı, Müjde’nin hizmetini Petrus’a kişisel olarak vermedi. Bir süre sonra Petrus’a<br />

söylediği sözleri tekrar ederek, onları doğrudan imanlı topluluğuna uyguladı. İnananlar<br />

topluluğunun temsilcileri ola-rak aynı sözler Onikiler’e de açıklandı. Eğer İsa öğrencilerden<br />

264

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!