06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

karanlık ve umutsuzluk dolu bir şekilde gözünün önüne geldi. “Efendimiz, bütün gece<br />

çabaladık, hiçbir şey tutamadık. Yine de senin sözün üzerine ağları salacağım” dedi.<br />

Gölün berrak sularında avlanmak için gece, en uygun zamandı. Tüm gece boyunca çalışıp<br />

hiç balık tutamadıktan sonra, gündüz ağ atmak hiçbir fayda sağlamayacakmış gibi görünüyordu;<br />

fakat İsa, ağların suya indirilmesini buyurdu ve efendisine olan sevgisi, öğrenciyi O’na itaat<br />

etmeye yöneltti. Şimon ve kardeşi, ağı birlikte suya indirdiler. Ağı yukarı çekmeye<br />

çalıştıklarında o kadar çok balık vardı ki, ağ yırtılmaya başladı. Yakup ile Yuhanna’yı da<br />

yardım etmeleri için çağırmak zorunda kaldılar. Avlanma işi tamamlandığında, her iki tekne de<br />

öylesine çok balıkla yüklüydü ki, batma tehlikesi içindeydiler. Fakat Petrus şimdi ne tekneleri,<br />

ne de balıkları yüklemeyi düşünmekle meşguldü. Bu mucize de tanık olduğu diğerleri gibi onun<br />

için ilahi gücün bir gösterisiydi. İsa’da tüm tabiatı kontrolünde tutan Kişi’yi gördü.<br />

İsa’nın ilahiliğinin varlığı, Petrus’un kutsal olmadığını açığa çıkardı. Efendisine olan sevgisi,<br />

kendi inançsızlığından dolayı duyduğu utancı, yardımından dolayı İsa’ya olan minnettarlığı, her<br />

şeyden çok, O’nun sonsuz dürüstlüğünün yanında kendisinin dürüst olmadığı hissi onu sardı.<br />

Arkadaşları ağdaki balıkları tekneye çekerken, Petrus, Kurtarıcı’nın önünde diz çökerek şöyle<br />

haykırdı: “Rab, uzaklaş benden, ben günahlı bir adamım.” Daniel’in, Allah’ın meleğinin önünde<br />

güçsüz bir şekilde yere düşmesine sebep olan da aynı ilahi kutsallığın varlığıydı. Daniel şöyle<br />

dedi: “Bende kuvvet kalmadı, yüzümün rengi bozuldu ve gücümü tutamadım.” Yeşaya, Rab’bin<br />

görkemini gördüğünde şöyle haykırdı: “Ve ben dedim. Vay başıma. Çünkü mahvoldum. Ben<br />

dudakları murdar bir adamım ve dudakları murdar bir kavmin içinde oturmaktayım; çünkü<br />

gözlerim Kralı, Orduların Rab’bini gördü.” İnsanlık zayıflıkları ve günahlarıyla ilahiliğin<br />

mükemmelliğine zıttı ve bu yüzden O, kendisinin tümüyle yetersiz olduğunu ve kutsal<br />

olmadığını düşünüyordu. Bu, Allah’ın yüceliğini ve görkemini gören herkes ile aynı şekilde<br />

gerçekleşmiştir.<br />

Petrus, şöyle haykırdı: “Rab, uzaklaş benden, ben günahlı bir a- damım.” O’ndan ayrı<br />

kalamayacağını hissederek, ayaklarına kapandı. Kurtarıcı cevap verdi: “Korkma, bundan böyle<br />

balık yerine insan tutacaksın.” Yeşaya, Allah’ın kutsallığının yanında, kendisinin ne kadar<br />

değersiz olduğunu gördükten sonra ilahi mesajı aldı. Petrus özverili olmayı seçip ilahi güce<br />

bağlı kaldıktan sonra, çalışmasında O’na yardım etmek için İsa’nın çağrısını aldı.<br />

Öğrencilerden hiçbiri bu ana dek İsa’ya tam anlamıyla yardımcı olmamıştı. O’nun yaptığı<br />

mucizelerin birçoğuna tanık olmuşlardı ve verdiği dersleri dinlemişlerdi; fakat eski<br />

uğraşlarından tamamen vazgeçmemişlerdi. Vaftizci Yahya’nın tutsak edilmesi, onların hepsini<br />

fazlasıyla üzmüştü. Yahya’nın görevinin böyle sonuçlanması, onların, tüm dini liderlerin<br />

kendisine karşı cephe aldığı Efendileri için umutsuzluk duymalarına yol açıyordu. Bu şartlar<br />

altında balıkçılık işine dönmek, onları kısa bir süre için de olsa rahatlatıyordu: Fakat şimdi İsa<br />

onları önceki yaşamlarından vazgeçmeye ve kendisine yardımcı olmaya çağırıyordu. Petrus<br />

çağrıyı kabul etti. İsa, kıyıya vardıklarında diğer üç öğrencisine şöyle buyurdu: “Beni takip<br />

edin. Sizi insan tutan balıkçılar yapacağım.” Hemen oradan ayrıldılar ve O’nu takip ettiler.<br />

149

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!