06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Meryemlerden ayırt etmek için özellikle belirtilir. İsa’ya gösterilen sevgi ve saygı hareketleri,<br />

O’nun Tanrı’nın Oğlu olduğuna iman etmenin bir kanıtıdır. Kutsal Yazı, Meryem’i İsa’ya olan<br />

bağlılığının kanıtı olarak “Kutsalların ayaklarını yıkamış,sıkıntıda olanlara yardım etmiş ve<br />

kendini her tür iyi işe adamış”olarak ifade eder.<br />

İsa, Meryem’in Rab’binin isteğini içtenlikle yerine getirmesini arzuladı. Öğrencilerinin<br />

anlamadığı, anlamak istemediği saf ve temiz sevgiden kaynaklanan hareketi kabul etti.<br />

Meryem’in Rab’bine hizmet etmeyi arzulaması, İsa için dünyadaki tüm yağlardan daha<br />

değerliydi; çünkü Meryem bu şekilde Kurtarıcı’sına verdiği değeri ifade ediyordu. İsa’ya<br />

duyduğu büyük sevgiden dolayı bunu yapmıştı. İsa’nın eşsiz karakterinin mükemmelliği onun<br />

ruhunu sardı. Buradaki yağ, onu sunan kişinin yüreğindeki duyguların simgesiydi. Bu, taşıncaya<br />

dek kutsal ırmaklarla beslenen bir sevginin kendini açıkça göstermesiydi.<br />

Meryem’in yaptığı iş, İsa’ya olan sevgilerinin O’nu memnun ettiğini öğrencilere göstermek<br />

için önemli bir dersti. İsa onların her şeyiydi. Çok yakında O’nun varlığından yoksun<br />

kalacaklarının ve O’nun büyük sevgisini takdir ettiklerini gösteren hiç bir şey sunmadıklarının<br />

farkında değillerdi. İnsan özdeşliğini alarak gökyüzünden ayrı kalan İsa’nın yalnızlığı,<br />

öğrenciler tarafından asla gerektiği gibi anlaşılmadı ve takdir edilmedi. Onlardan alması<br />

gerekeni öğrencilerinin vermemiş olması, çoğu kez İsa’yı üzüyordu. Kendisine eşlik eden kutsal<br />

meleklerin etkisi altında olsalar, yüreklerindeki kutsal sevgiyi ifade etmek için hiçbir değerli<br />

sununun yeterli olmayacağını düşüneceklerini biliyordu.<br />

Daha sonra yaşadıkları olayların sonucunda, İsa henüz kendilerinin yanındayken,<br />

yüreklerindeki sevgiyi ve minnettarlığı ifade etmek için birçok şey yapabilecekleri hissine<br />

kapıldılar. İsa, onların yanından ayrıldıktan sonra kendilerini gerçekten de çobansız koyunlar<br />

gibi hissettiler. İsa henüz yanlarındayken O’na minnettarlıklarını bildirsey- diler, bunun O’nu ne<br />

kadar memnun edebileceğini anlarlardı. Artık Meryem’i değil, kendilerini suçladılar. Keşke<br />

acımasızca eleştirilerde bulunurken, armağan almaya yoksulların İsa’dan daha layık olduğunu<br />

bildirmek için söyledikleri sözleri geri alabilselerdi! Rab’bin yaralı bedenini çarmıhtan<br />

aldıklarında hatalarını anladılar.<br />

Bugünün dünyasında hala aynı eksiklik vardır. Fakat çok az kişi İsa’nın değerinin<br />

farkındadır. Eğer öğrenciler de bunun farkında olsalardı, Meryem büyük sevgisini açıkça ifade<br />

edebilir ve getirdiği hediyeyi serbestçe sunabilirdi. Öğrenciler “pahalı yağ ziyan ediliyor”<br />

demezlerdi. Hiçbir şeyin İsa’ya verilemeyecek kadar pahalı ve hiçbir fedakarlığın O’nun uğruna<br />

katlanılamayacak kadar büyük olduğu düşünülmezdi.<br />

Kendisini yeren “Niçin böyle israf ediyorsunuz?” sözlerine karşın İsa, en büyük fedakarlığı<br />

yapacak, günahları içinde kaybolan dünyayı kurtarmak için kendi canını feda edecekti. Rab,<br />

insanlığa öylesine bol nimetler sunacaktı ki, artık daha fazlası istenmeyecekti. İsa’nın bize<br />

verdiği hediyede Allah tüm gökyüzünü verdi. Böyle bir fedakarlık insani düşünceye göre çok<br />

büyük bir israf olurdu. İnsan aklına göre kurtuluş planı, Allah’ın bize verdiği sayısız lütfün ve<br />

nimetin ziyan edilmesidir. Kurtuluş planının her aşamasında büyük fedakarlıklar vardır.<br />

359

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!