06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 29. Sebt Günü<br />

Sebt günü, evrenin ve dünyanın yaratılışında kutsal kılındı. Sabah yıldızları hep birlikte<br />

şarkılar söylerken ve Allah’ın tüm ço-cukları sevinç çığlıkları atarlarken,”Sebt insanlara<br />

buyuruldu. Dünyaya esenlik geldi; çünkü yeryüzü, gökyüzü ile uyum içindeydi. “Tanrı<br />

yarattıklarına baktı ve her şeyin çok iyi olduğunu gördü.” O zaman büyük bir sevinçle<br />

yarattıklarına baktı ve dinlendi. Allah Sebt’i kutsadı. “Yedinci günü kutsadı. Onu kutsal bir gün<br />

olarak ayırdı.” Onu Adem’e dinlenme günü olarak verdi. Bu, ona yaratılışını hatırlatacaktı.<br />

Allah’ın gücünün ve sevgisinin bir işaretiydi. Kutsal Yazı şöyle der: “Rab unutulmayacak<br />

harikalar yaptı. O, sevecen ve lutfedendir.” “Dünyanın yaratılışından beri Allah’ın görülmeyen<br />

nitelikleri, sonsuz gücü ve tanrılığı, O’nun yaptıklarıyla anlaşılarak açıkça görülüyor. Bu<br />

nedenle özürleri yoktur.”<br />

Her şey Tanrı’nın Oğlu tarafından yaratıldı. “Başlangıçta Söz vardı. Söz Allah’la birlikteydi<br />

ve Söz Tanrı’ydı. Başlangıçta O Tanrı ile birlikteydi. Her şey O’nun aracılığıyla var oldu. Var<br />

olan hiçbir şey O’nsuz olmadı.” Yaratılışın anısı olduğu için Sebt, İsa’nın gücünün ve<br />

sevgisinin bir simgesidir. Sebt bizim düşüncelerimizi doğaya yönlendirir ve Yüce Yaradan ile<br />

bütünleşmemizi sağlar. Kuşların cıvıltılarında, ağaçların hışırtılarında, denizdeki dalgaların<br />

ahenkli sesinde, günün serinliğinde, Aden bahçesinde Adem ve Havva ile konuşan Allah’ın<br />

sesini hala duyabiliriz.<br />

O’nun doğadaki gücüne baktığımızda avunç buluruz. Çünkü ruha hayat veren, her şeyi<br />

yaratan Söz’dür. “Çünkü ’karanlıktan ışık parlayacak’ diyen Allah, İsa Mesih’in yüzünde<br />

parlayan kendi yüceliğini tanımamızdan doğan ışığı bize vermek için yüreklerimizi aydınlattı.”<br />

Bu düşünce ile şu ilahi söylendi: “Çünkü yaptıklarınla beni sevindirdin, Ya Rab, Ellerinin işi<br />

karşısında Sevinç ilahileri okuyorum. Yaptıkların ne büyüktür, ya Rab, Düşüncelerin ne derin.”<br />

Kutsal Ruh, Yeşaya peygamber aracılığıyla şöyle bildirdi: “Öyleyse Allah’ı kime<br />

benzetiyorsunuz? Ve hangi benzeri onunla bir tutuyorsunuz?... Bilmediniz mi? Duymadınız mı?<br />

Başlangıçtan beri size bildirilmedi mi? Dünyanın temellerinden anlamadınız mı? Dünya dairesi<br />

üzerinde oturan O’dur; ve onun içinde oturanlar çekirgeler gibidir. Gökleri perde gibi geren ve<br />

oturmak için onları çadır gibi açan O’dur... Ve beni kime benzeteceksiniz ki, ben ona eşit<br />

olayım? Kutsal olan Rab’biniz diyor. Gözlerinizi yukarı kaldırın ve görün, bunları yarattı; ve O<br />

ki, bunların ordusunu sayı ile çıkarır; onların hepsini adlarıyla çağırır. Gücünün büyüklüğünden<br />

ötürü onlardan hiçbiri eksilmez. Niçin ey Yakup! ’Rab benim yolumu görmüyor ve Allah’ım<br />

hakkıma bakmıyor’ diyorsun?; ve ey İsrail, niçin böyle söylüyorsun? Bilmedin mi? Duymadın<br />

mı? Sonsuz Allah, Rab, dünyanın uçlarını yaratan zayıflamaz ve yorulmaz. O’nun anlayışının<br />

derinliğine erilmez. Zayıf olana kuvvet verir ve gücü azalanı güçlendirir.” “Korkma; çünkü ben<br />

seninle birlikteyim. Etrafına bakınma; çünkü senin Tanrın benim; seni güçlendireceğim ve sana<br />

yardım edeceğim; evet, adaletimin sağ eliyle sana destek olacağım.” “Ey dünya uçları! Hepiniz<br />

bana yönelin ve kurtulun! Çünkü Allah, Ben’im ve Ben’den başkası yoktur.” Bu, Sebt’in<br />

173

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!