06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 34. Ça r<br />

“Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben size huzur veririm.” Bu teselli<br />

veren sözler İsa’yı izleyen kalabalığa söylendi. Kurtarıcı, sadece kendisinin aracılığıyla insanın<br />

Tanrı bilgisini alabileceğini söylemişti. Öğrencilerinden, kendilerine gökyüzü bilgisi verilen<br />

kişiler olarak söz etti. Fakat asla onların kendilerini yalnız hissetmelerine neden olmadı ve<br />

sevgisini onlardan hiçbir zaman esirgemedi. Tüm yorgunlar ve yükü ağır olanlar O’na<br />

yaklaşabilirdi.<br />

Kendi geleneksel törenlerine ve ibadet şekillerine titizlikle uyan din yorumcuları ve rabbiler,<br />

kefaret ayinlerinin asla kendilerini hoşnut edemediğini hissediyorlardı. Vergi görevlileri ve<br />

günahkarlar, dünyasal zevklerle hoşnut olabilirlerdi; fakat kalpleri güvensizlik ve korku<br />

doluydu. İsa, umudunu yitirmiş, dünyasal sevinçlerle ruhunun susuzluğunu gidermeye çalışan,<br />

hayatın yükü altında acılarla savaşıp gönül yorgunluğu çekenlerle ilgilendi ve hepsini<br />

kendisinde huzur bulmaya çağırdı. Ağır şartlarda çalışan insanlara nazikçe şöyle dedi:<br />

“Boyunduruğumu yüklenin ve benden öğrenin. Çünkü ben yumuşak huylu, alçakgönüllüyüm.<br />

Böylece canlarınız huzur bulur.”<br />

İsa bu sözlerle herkese hitap etmektedir. Bunu bilseler de, bilmeseler de, onların hepsi ağır<br />

yükler altında yorgun düşmüş kişilerdir. Hepsi de sadece İsa’nın hafifletebileceği yükler<br />

altındadırlar. Taşıdığımız en ağır yük, günah yüküdür. Eğer bu yükü tek başına taşımaya<br />

çalışırsak, onun ağırlığı altında eziliriz. Fakat günahsız Kişi bizim yerimizi almıştır. “Rab<br />

hepimizin kötülüğünü O’nun üzerine koydu.” O, bizim suçumuzun yükünü taşımıştır. Yükü<br />

bizim yorgun omuzlarımızdan alacak ve bizi dinlendirecektir. Acı ve kederimizin yükünü<br />

taşıyacaktır. Bizi, tüm kederimizi kendisine vermeye çağırır; çünkü O bizi yüreğinde taşır.<br />

Tüm insan ırkının ilk doğan Kişi’si sonsuzluk tahtında yer almaktadır. Kurtarıcısı olarak<br />

kendisine yönelen herkesle ilgilenir. Yaşadığı olayların sonucunda, bizim zaaflarımızı, neye<br />

ihtiyacımız olduğunu ve bizi günaha sürükleyen kandırmacanın nerede pusu kurduğunu çok iyi<br />

bilir. Her bakımdan bizler gibi günaha karşı denenmiş, fakat günahsız kalmıştır. Allah’ın,<br />

Şeytan’ın gücü karşısında ürken çocukları, O sizi gözetliyor! Günaha mı kapılıyorsunuz? O, sizi<br />

kurtaracaktır. Güçsüz müsünüz? O, sizi güçlendirecektir. Bilgisiz misiniz? O, sizi<br />

aydınlatacaktır. Yaralı mısınız? O, sizi iyileştirecektir. Rab, “Yıldızların sayısını belirler Evet,<br />

O, kırık kalpleri iyileştirir, onların yaralarını sarar.” Isa, “bana gelin!” der. Korku ve<br />

kederleriniz ne olursa olsun, Rab’binize sığının! Dayanmanız için ruhunuz güçlendirilecektir.<br />

Zorlukların üstesinden gelmeniz için önünüzde yol açılacaktır. Kendinizi ne kadar güçsüz ve<br />

çaresiz hissetseniz de, O’nun gücü sizi güçlen-direcektir. Yükünüz ağırlaştıkça, Kurtarıcı’da<br />

bulacağınız huzur da o denli artacaktır. İsa’nın önerdiği huzur şartlara bağlıdır; fakat bu şartlar<br />

açıkça belirtilmiştir. Bunlar, herkesin rahatça yerine getirebile-ceği şartlardır. O, bize<br />

kendisinde nasıl huzur bulabileceğimizi açıklar.<br />

İsa, şöyle dedi: “Boyunduruğumu yüklenin!” Burada sözü edilen boyunduruk, hizmeti<br />

simgelemektedir. Sığırlara çalışmaları için boyunduruk takılır ve bu, onların daha verimli<br />

205

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!