Isa'nın Çilesi_(turk)
İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...
İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />
gördüğünde şaşkınlık içinde kalan Simun, O’nun bu durumunu görünce yüreği sızladı. Çarmıhı<br />
Simun adındaki bu adama taşıttılar.<br />
Simun İsa’yı daha önce duymuştu. Onun oğulları Kurtarıcı’ya inanıyordu; fakat kendisi<br />
İsa’nın bir öğrencisi değildi. Çarmıhı Golgota’ya kadar taşımak Simun için bir kutluluktu ve<br />
Simun, daha sonra bu takdirinden dolayı Allah’a hep minnettar oldu. Bu onu, Mesih’in<br />
çarmıhını isteyerek kıvançla taşımaya yöneltti.<br />
Olup bitenleri uzaktan izleyen bazı kadınlar da vardı. Dikkatle İsa’ya bakıyorlardı. Onların<br />
bazıları İsa’yı daha önce de görmüştü. O’na hastalarını ve acı çekenleri getirmişler veya<br />
kendileri İsa tarafından iyileştirilmişti. Kendilerinin sevgi ve şefkat duydukları Kurtarıcı’ya<br />
kalabalığın bu kadar kötü davranması onları şaşırtır. Çılgına dönmüş olan kalabalığın<br />
hareketlerine ve hahamların ve din bilginlerinin öfke dolu sözlerine rağmen bu kadınlar İsa’ya<br />
şefkat gösterirler. İsa çarmıhin yükünün altında yere yığılırken onların yürekleri sızlar ve<br />
ağlamaya başlarlar.<br />
Bu durum, İsa’nın dikkatini çeken tek şey oldu. Mesih, dünyanın günahlarının yükünü<br />
taşıyıp kendisi bu kadar büyük acılar çekerken, bu kadınların ağlayışlarına duyarsız kalmadı.<br />
Kendisi için ağlayan kadınlara doğru şefkatle baktı. Bu kadınlar İsa’ya iman edenlerden<br />
değildiler. Allah tarafından gönderilen Kişi olduğu için değil; bir insan olarak O’na acıdıkları<br />
için ağlıyorlardı. Kurtarıcı onların şefkatini hor görmedi; bilakis kendisi de onlara şefkat<br />
gösterdi. İsa bu kadınlara dönerek “Ey Kudüs kızları benim için ağlamayın. Kendiniz ve<br />
çocuklarınız için ağlayın” dedi.İsa önünde tüm bunlar olup biterken Kudüs’ün yıkılacağı<br />
zamanı gördü. Şu an kendisi için ağlayanların çoğu o zaman çocukları ile birlikte yok<br />
olacaklardı.<br />
Düşünceleri Kudüs’ün yıkılışından çok daha kapsamlı bir yargıya doğru kaydı. Tövbe<br />
etmeyen şehrin yıkılışının, günahlarından dönmeyen dünyanın uğrayacağı son yıkımı sembolize<br />
ettiğini gördü. “O zaman dağlara ’üzerimize düşün!’ ve tepelere ’bizi örtün! diyecekler. Çünkü<br />
yaş ağacı böyle yaparlarsa, kuruya ne yaparlar?” dedi.İsa yaş ağaç benzetmesiyle kendisini,<br />
Masum Kurtarıcı’yı temsil etti. Mesih, Allah’ın günaha duyduğu öfkeye insanlığın kurtuluşu<br />
uğruna katlandı. İsa, insanların günahlarından dolayı çarmıha gerilecekti. O zaman günah<br />
işlemeye devam eden günahkarlar nasıl bir acı çekecekti? Gü-nahlarından dönmeyen ve iman<br />
etmeyenlerin hepsi de tarifsiz bir acı çekecekler ve sefalete düşeceklerdi.<br />
İsa’nın Golgota’ya götürülüşü sırasında kalabalığın arasında, görkemli bir şekilde Kudüs’e<br />
girişinde ellerinde hurma dallan ile “hozana” diye haykıran bir çok kimse vardı. Fakat şimdi bu<br />
kimseler “O’nu çarmıha ger!” diye bağırıyorlardı. O gün İsa Kudüs e girdiğinde öğrenciler son<br />
derece umutlanmışlardı. Öğretmenlerinin etrafında toplanmışlardı ve O’nunla birlikte olmanın,<br />
kendileri için bir onur olduğunu düşünüyorlardı. Fakat İsa şimdi bunca zulme ve hakarete<br />
katlanırken O’nu sadece uzaktan izlemekle yetiniyorlardı. Öğrenciler çok üzgündüler ve hayal<br />
kırıklığına uğramışlardı. İsa’nın, şu sözlerinin doğruluğu açıkça ortaya çıktı: “Bu gece benden<br />
475
Change language