06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

İsa, kendisi ile takipçileri arasındaki ilişkiyle ilgili olarak kutsal ve sonsuz bir gerçeği<br />

açıklamıştı. Kendisinin öğrencileri olduğunu iddia edenlerin nasıl bir karaktere sahip olduklarını<br />

biliyordu ve O’nun sözleri onların imanlarını sınadı. Onların kendisinin öğretisine inanmaları ve<br />

ona göre hareket etmeleri gerektiğini bildirdi. O’nu kabul eden herkesin karakteri O’nun<br />

karakterine benzer hale gelecekti; fakat bunun için hırslarından vazgeçmeleri gerekiyordu. Bu<br />

onların kendilerini tamamen İsa’ya teslim etmelerini gerektiriyordu. Onlar fedakar, mütevazı ve<br />

ağırbaşlı olmaya çağrıldılar. Gökyüzünün görkemine ve sonsuz yaşama kavuşmak istiyorlarsa,<br />

İnsanoğlu’nun geçtiği bu zorlu yoldan onların da geçmesi gerekiyordu.<br />

Çok zor bir sınavdan geçmeleri gerekiyordu. O’nu zorla kral ilan etmeye çalışanlar bu<br />

isteklerinden vazgeçmeye başladılar. Havradaki bu konuşmanın kendilerinin gözlerini açtığını<br />

bildirdiler. Onlar şimdi aldatılmamışlardı. Onların düşüncelerine göre İsa, sözlerinde, kendisinin<br />

Mesih olmadığını ve kendisiyle birlikte olmalarının sonucunda onların hiçbir dünyevi çıkar<br />

sağlayamayacaklarını açıkça belirtmişti. O’nun mucizeler yapan gücünü iyi karşılamışlardı;<br />

hastalıklarından ve çektikleri acılardan kurtulmak için sabırsızlıkla beklemişlerdi; fakat O’nun<br />

fedakar yaşamı ile hiçbir zaman uyum içine girmediler. O’nun sözünü ettiği gizemli ruhsal<br />

krallığa ilgi göstermediler. Bir zamanlar O’nu arayan samimi olmayan ve bencil kişiler, artık<br />

O’nu istemiyorlardı. İsa, Romalıların baskısından kurtarıp, özgür kılmak için gücünü ve etkisini<br />

onlara vermedikçe, O’nunla birlikte ilişki içinde olmak istemiyorlardı.<br />

İsa onlara açıkça şöyle dedi: “Yine de aranızda iman etmeyenler var. Sizlere ’Baba’nın bana<br />

yöneltmediği hiç kimse bana gelemez’ dememin sebebi budur.” İsa kendisine<br />

yaklaşamamalarının nedeninin onların kalplerinin Kutsal Ruh’a açık olmamasından<br />

kaynaklandığını anlamalarını arzuladı. “Doğal haliyle kişi Allah’ın Ruhu ile ilgili gerçekleri<br />

kabul etmez. Çünkü bunlar ona saçma gelir. Ruhça de ğerlendirilmedikleri için de bunları<br />

anlayamaz. Kişi imanı sayesinde İsa’nın görkemine bakar. Kutsal Ruh aracılığıyla kişinin<br />

yüreğinde iman belirinceye dek bu görkem gizlidir.<br />

İnançsızlıkları açıkça kınanan bu öğrenciler, Kurtarıcı’ya karşı bir tavır içine girerek, O’ndan<br />

sürekli uzaklaşmaya, O’nu incitmeye ve Ferisilerin sert ve kötü hareketlerine destek olmaya<br />

başladılar. O’na sırt çevirdiler ve uğradığı hakaretlere karşı O’nu yalnız bıraktılar. Onlar<br />

seçimlerini yapmışlardı. Aldıkları bu karardan asla vazgeçmediler; çünkü artık İsa’nın yolundan<br />

gitmiyorlardı.<br />

“Yabası elindedir. Harman yerini temizleyecek, buğdayını toplayıp harman yerine<br />

yığacaktır.” Bu, arınma zamanlarından biriydi. Gerçeğin sözleriyle saman buğdaydan<br />

ayrılıyordu. Çünkü onlar hiçbir eleştiriyi kabul etmeyen, sürekli kendilerini haklı gören<br />

kimselerdi. Mütevazı bir yaşamı kabul edemeyecek kadar dünyasal yaşama düşkündüler ve<br />

onların birçoğu İsa’dan uzaklaştı. Günümüzde hala aynı şeyi yapan birçok kimse vardır.<br />

Kefernahum’da havradaki öğrenciler gibi bugün insanlar hala denenmektedir. Gerçek onların<br />

yüreklerine ulaştığında, kendilerinin, Allah’ın isteğine göre yaşamadıklarını görürler. Tamamen<br />

değişmeleri gerektiğini görürler; fakat özverili olmayı gerektiren işi yapmaya istekli değildirler.<br />

Bu yüzden kendi günahları ortaya çıkınca öfkelenirler. Öğrencilerin İsa’dan uzaklaştıkları gibi<br />

247

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!