06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

olduğunun farkında değillerdi. Hakkında konuştukları Kişi’nin, kendilerinin yanında yürümekte<br />

olan Kişi olduğunu düşünmediler; çünkü Mesih kendisinden, başka biriymiş gibi söz etti.<br />

Öğrenciler O’nun, Fısıh a katıldıktan sonra evine dönmekte olanlardan biri olduğunu<br />

düşündüler. İsa sarp kayaların üzerinden onlarla birlikte dikkatle geçti ve birlikte dinlendi.<br />

Çok yakında Allah’ın sağ yanında yerini alacak olan ve “Gökte ve yeryüzünde tüm yetki<br />

bana verildi” diyen Kişi onlarla dağlık yol boyunca birlikte yürüdü.<br />

Onlar yolculuklarına devam ederken güneş battı ve tarlalarda çalışan işçiler evlerine<br />

döndüler. Öğrenciler evlerine girmek üzereyken yanlarındaki Yabancı sanki yolculuğuna devam<br />

edecek gibi görünüyordu. Öğrenciler O’ndan daha fazla şey duymak istiyorlardı. O’na “Bizimle<br />

kal” dediler.İsa onların bu davetini kabul etmiş gibi görünmüyordu; fakat Neredeyse akşam<br />

olacak” diyerek kalması için ısrar ettiler. Böylece İsa onlarla birlikte kalmak üzere içeri girdi.<br />

Eğer öğrenciler bu davetlerinde ısrar etmeselerdi, yanlarındaki yabancının dirilen Mesih<br />

olduğunu anlayamayacaklardı. Mesih hiç kimseyi zorlamaz. O, kendisine ihtiyacı olanlarla<br />

ilgilenir. Alçakgönüllü kişilerin evlerine konuk olur ve onlara teselli verir. Fakat insanlar bu<br />

kutsal konuğu düşünmeyecek kadar ilgisiz davranırsa ve kendileri ile birlikte kalmasını<br />

istemezlerse, O yoluna devam edip gider. Bu onlar için çok büyük bir kayıptır. Böylece onlar<br />

İsa’yı, birlikte yürüdüğü öğrencilerden daha fazla tanımazlar.<br />

Sade bir akşam yemeği çabucak hazırlandı ve masanın başında oturan konuğun önüne<br />

konuldu. O zaman İsa ellerini açtı ve yemeği kutsadı. Öğrenciler irkildi. Konuk tıpkı<br />

Öğretmenlerinin yaptığı gibi ellerini açmıştı. O zaman Mesih’in ellerindeki çivilerin izlerini<br />

gördüler ve her iki öğrenci de birlikte şöyle haykırdılar: “Bu Rab İsa’dır. O, ölümden dirildi.”<br />

O’nun ayaklarına kapanmak ve O’na tapınmak için doğruluklarında Isa gözden kayboldu. Daha<br />

önce mezarda bedeni cansız yatan Kişi’nin az önce oturduğu yere bakarak şöyle dediler: “Yolda<br />

kendisi bizimle konuşurken ve kutsal yazıları bize açıklarken yüreklerimiz nasıl sevinçle<br />

çarpıyordu!”<br />

Öğrenciler duydukları büyük sevinçten dolayı adeta yerlerinde duramıyorlardı. Açlıkları ve<br />

yorgunlukları dinmişti. Yemeklerini yemeden, bu harikulade haberi diğer öğrencilere iletmek<br />

için geldikleri yoldan geri dönerek Kudüs’e doğru yola çıktılar. Yolun bazı Bölüm leri güvenli<br />

değildi; fakat sarp yerlerden tırmanarak kayaların üzerinden geçtiler. Kendileri ile birlikte<br />

yürüyen Kişi’nin koruması altında olduklarını bilmiyorlardı. Ellerindeki bastonlarla daha hızlı<br />

ilerlemeye çaba gösteriyorlardı. Hızlı adımlarla ilerlerken bazen yollarını kaybediyorlar; fakat<br />

tekrar buluyorlardı. Bazen koşarak bazen tökezleyerek yollarına devam ederlerken görünmez<br />

yoldaş yol boyunca onların yanındaydı.<br />

Gecenin karanlığı çökmüştür; fakat Doğruluğun Güneşi onları aydınlatmaktadır. Onların<br />

yüreği sevinç içindedir. Kendilerini sanki yeniden doğmuş gibi hissetmektedirler. Artık Mesih<br />

için yas tutmazlar. Çünkü O, yaşayan bir Kurtarıcı’dır. Mesih’in dirildiğini defalarca kez<br />

tekrarlarlar. Üzgün olanlara bu mesajı götürmektedirler. Emayus’a yaptıkları o harika yolculuğu<br />

509

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!