06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

günahların affedilebileceğinin gerçeği onlara açıklanmalıydı. Geçen beş hafta boyunca meydana<br />

gelen olaylar tüm Kudüs’ü etkilerken, Müjde’nin duyurulması bundan da büyük bir etki<br />

yaratacaktı.<br />

Fakat görev burası He sınırlı kalmamalıydı. Öğrenciler dünyanın dört bir yanına yayılmalı ve<br />

kendilerine verilen bu görevi yerine getirmeliydi. Mesih öğrencilerine “İnsanlığın uğruna<br />

yaptığım fedakarlıklarla dolu yaşamıma ve İsrail için yaptığım çalışmalara tanık oldunuz.<br />

Yaşama kavuşmak için bana gelmemelerine rağmen, hahamlar ve din bilginleri bana bunca<br />

kötülüğü yapmalarına rağmen, beni ve kutsal yazının benimle ilgili yazdıklarını reddetmelerine<br />

rağmen Tanrı’nın Oğlu’nu kabul etmeleri için onlara son bir fırsat verilecek. Bana gelip<br />

günahlarını itiraf eden herkesi açıkça kabul ettiğimi gördünüz. Bana geleni asla geri<br />

çevirmeyeceğim. Dileyen herkes Allah ile barışabilir ve sonsuz yaşama kavuşabilir. Siz<br />

öğrencilerime bu lütuf dolu mesajı bildiriyorum. Bunu ilk olarak İsrail’e sonra da tüm uluslara<br />

iletin. Yahudiler ve putperestler bu mesajı alsın ve inananların hepsi bir araya gelip imanlılar<br />

topluluğu oluştursun.”<br />

Kutsal Ruh’un aracılığıyla öğrenciler olağanüstü bir güce kavuşacaklardı. Tanıklıkları<br />

belirtiler ve mucizelerle doğrulanacaktı. Mucizeler sadece elçiler tarafından değil; aynı zamanda<br />

onların mesajını kabul edenler tarafından da gösterilecekti. İsa şöyle demişti: “Benim adımla<br />

cinleri kovacaklar. Yeni diller konuşacaklar, yılanları elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehri<br />

içseler bile bundan zarar görmeyecekler. Ellerini hastaların üzerine koyacaklar ve hastalar<br />

iyileşecek.”<br />

O dönemde zehirle öldürme olayı çok yaygındı. Kendilerine karşı olanları zehirleyerek<br />

zalimce öldüren kişiler vardı. İsa öğrencilerin böyle bir tehlike ile karşılaşabileceklerini<br />

biliyordu. Birçok kimse Mesih’in tanıklarını ölüme göndermekle Allah’a hizmet ettiklerini<br />

sanacaktı. İsa bu yüzden öğrencilerini bu gibi tehlikelerden korumayı vaad etti. Halk arasında<br />

rastlanan her türlü hastalığı” iyileştirmek için öğrenciler İsa’nın şifalı gücüne sahip olacaklardı.<br />

Mesih’in adına hastaları iyileştirecek olan öğrenciler de O’nun kendilerine verdiği bu güce<br />

tanıklık edeceklerdi. Onlara yeni bir yetenek daha vaad edildi. Öğrenciler yabancı ulusların<br />

arasında da Müjde’yi duyuracakları için onların dillerini konuşabileceklerdi. Elçiler ve onlara<br />

eşlik edenler okullarda iyi eğitim almış kişiler değildi; fakat Pentikost gününde gerek kendi<br />

dillerinde, gerekse başka dillerde yaptıkları konuşma söz ve aksan bakımından, gayet açık,<br />

anlaşılır ve hatasızdı.<br />

Böylece Mesih öğrencilerini görevlendirdi. Bu görevi yerine getirmeleri için gereken<br />

tedbirleri aldı ve başarıya ulaşması için tüm sorumluluğu üstlendi. O’nun sözünü dinledikleri ve<br />

O’nunla birlikte çalıştıkları sürece başarısız olmaları için hiç bir neden yoktu. İsa onlara şöyle<br />

buyurdu: “Uluslara gidin ve onları eğitin. Ben de varlığımla orda olacağım. İman ve güven<br />

içinde çalışın. Çünkü ben sizleri asla terk etmeyeceğim.<br />

Kurtarıcı’nın öğrencilere verdiği görev inananların tümünü kapsıyordu. Buna, dünyanın<br />

sonuna dek Mesih’e iman edenlerin tümü dahildir. Müjde’yi duyurmanın ve insanların<br />

524

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!