06.04.2023 Views

Isa'nın Çilesi_(turk)

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

İsa bir süre önce güçlü bir sedir ağacı gibi karanlığın güçlerine karşı direnmişti; karanlığın güçlerine karşı tek başına savaşan. Yürekleri kıskançlık, nefret ve kötülükle dolu olan insanlar O'na hükmedebilmek için boşuna çaba harcamışlardı. Tanrı'nın Oğlu, onlara karşı ilahi görkemi ile direndi. Fakat şimdi korkunç bir fırtınanın etkisiyle savrulan sazlıktaki bir kamış gibiydi; günahın yükü altında ve doğaüstü işkenceye tabi. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden asırlarca önce kendisine nasıl davranılacağını önceden bildirmişti. Diye yazılmıştır: “Köpekler kuşatıyor beni. Kötüler sürüsü çevremi sarıyor. Ellerimi, ayaklarımı deliyorlar. Bütün kemiklerimi sayar oldum, gözlerini dikmiş, bana bakıyorlar. Giysilerimi aralarında paylaşıyor, elbisem için kura çekiyorlar.” İsa çarmıha gerildiğinde düşmanları O'na öfke dolu hakaretler ettiler. Hahamlar ve din bilginleri Kurtarıcı'ya hakaretler eden kalabalığın arasına katıldılar. Bu kitap, Mesih'in değerli sevgisine, sonsuz yaşamına ve ateşli tutkusuna tanıklık eder...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Isa'Nin <strong>Çilesi</strong><br />

Bölüm 62.<br />

ölen<br />

Beytanya’daki Simun, İsa’nın öğrencisi olarak görülüyordu. 0, açıkça İsa’nın yolundan giden<br />

Ferisilerden biriydi. İsa’yı bir öğretmen olarak kabul etti ve O’nun Mesih olmasını ümit etti;<br />

fakat O’nu bir Kurtarıcı olarak kabul etmemişti. Karakteri ve ilkeleri değişmemişti. Simun<br />

cüzamdan iyileşmişti ve onu İsa’ya yaklaştıran sebep buydu. İsa’ya olan minnettarlığını<br />

göstermek istiyordu. Onun Beytanya’yı son ziyaretinde İsa ve öğrencileri için bir şölen<br />

düzenledi. Yahudilerin çoğu bu şölende bir araya geldiler. Bu kez Kudüs’te büyük bir coşku<br />

vardı. İsa ve görevi, öncekinden çok daha fazla ilgi görüyordu. Şölene gelenler O’nun<br />

hareketlerini yakından izlemişlerdi; buna karşın bazıları O’nu düşmanca bakışlarla izlediler.<br />

Kurtarıcı, Beytanya’ya Fısıh’tan sadece altı gün önce varmıştı. Her zamanki gibi Lazar’ın<br />

evinde dinlenmek istemişti. Kente gelen kalabalık gruplar, O’nun Kudüs’e gelmekte olduğu<br />

Sebt günü Beytanya’da dinleneceği haberini yaydılar. Halkı büyük bir heyecan fırtınası<br />

sarmıştı. Bazıları O’na sempati duyduğu için; diğerleri ise ölümden diriltilen Kişi’yi görmek<br />

için merak içinde Beytanya’ya akın ediyorlardı.<br />

Birçoğu, Lazar’ın ölümden sonra harikulade bir olay yaşadığını anlatmasını bekliyordu.<br />

Lazar’ın hiçbir şey anlatmaması onları çok şaşırttı. Onun bu konu hakkında söyleyebileceği<br />

hiçbir şeyi yoktu. “Ölüler hiçbir şey bilmezler. Sevgileri, nefretleri, kıskançlıkları çoktan<br />

bitmiştir.Fakat Lazar, İsa’nın çalışması ile ilgili olarak harikulade bir olaya tanık olmuştu. Bu<br />

amaç için ölümden diriltilmişti. Güç ve güvence ile İsa’nın, Tanrı’nın Oğlu olduğunu bildirdi.<br />

Beytanya dönüşünde Kudüs’e getirilen haberler halkın büyük ölçüde ilgisini çekti. Halk<br />

İsa’yı görmek ve anlattıklarını dinlemek için sabırsızlıkla bekliyordu. Herkes, İsa’nın Kudüs’e<br />

Lazar’la birlikte gelip gelmeyeceğini ve Fısıh’ta kral olarak ilan edilip edilmeyeceğini merak<br />

ediyordu. Yahudi liderler, halkın üzerindeki etkilerinin gün geçtikçe azaldığını biliyorlardı ve<br />

İsa’ya olan öfkeleri gittikçe artıyordu. O’nu kendi yollarında bir engel olarak görüyor ve ilk<br />

fırsatta sonsuza dek yok etmeyi planlıyorlardı. Zaman geçtikçe her şeye rağmen O’nun Kudüs’e<br />

gelemeyeceği düşüncesi onları endişelendirdi. O’nu öldürmek için yaptıkları planları daha önce<br />

de kaç kez bozduğunu hatırladılar. Bu kez yaptıkları plandan haberi olduğu için<br />

gelmeyeceğinden endişe ediyorlardı. Bu konudaki endişelerini gizleyemiyorlar ve birbirlerine<br />

şöyle soruyorlardı: “Ne dersiniz? Bayrama hiç gelmeyecek mi?”<br />

Hahamlardan ve Ferisilerden oluşan bir kurul toplandı. Lazar’ın diriltilmesinden dolayı halk<br />

İsa’ya sempati duyduğu için O’nu halkın önünde yakalamanın kendileri için tehlikeli<br />

olabileceğini düşündüler. Yahudi yetkililer, O’nu mümkün olduğunca sessiz ve gizli bir şekilde<br />

yakalamaya karar verdiler. O’nun tutuklandığı halka bildirildiğinde, kararsız olanların da<br />

kendilerinden yana olmasını umuyorlardı.<br />

İsa’yı bu şekilde yok etmeyi önerdiler. Fakat hahamlar ve rabbiler, Lazar yaşadığı sürece<br />

kendilerinin güvende olmadığını biliyorlardı. Mezarda dört gün kalan ve İsa’nın tek bir sözü ile<br />

dirilen kişi, er ya da geç kendilerine karşı bir tepkinin oluşmasına sebep olacaktı. Böylesine<br />

355

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!