26.12.2014 Views

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Eğer durum böyle ise, bu takdirde olayda meslek edinilmiş ödünç iş<br />

ilişkisi değil doğrudan doğruya iş aracılığı vardır. Ancak iş aracılığı diğer<br />

deyimle özel istihdan büroları ĐK 85 ile yasaklandığına ve bunların faaliyetini<br />

Türkiye Đş Kurumunun iznine bağlayan (Anayasa Mahkemesince<br />

iptal edilmiş) 617 sayılı kanun hükmünde kararnamenin 30. maddesi<br />

uyarınca izin de alınmadığına göre, ortada bir yasak iş aracılığı söz konusudur.<br />

Bununla beraber bu durum kanımızca davalı işveren kurum ile<br />

anılan işçiler arasında geçerli bir iş akdinin kurulmuş sayılmasına bir<br />

engel oluşturmaz. Yasak iş aracılığı faaliyetine görekli cezai yaptırım uygulanır.<br />

O halde, bu ihtimalde davalı kurumun taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden<br />

söz konusu işçiler bu arada davacı işçi yararlanır.<br />

Eğer olayda sekron yasağı yoksa yani ihaleyi alan firma kendi yanında<br />

iş akdi ile çalıştırdığı işçileri davalı kuruma gönderiyorsa bu takdirde<br />

aradaki hukuki ilişki iş aracılığı değil bir meslek edinilmiş ödünç iş<br />

ilişkisidir. Ne var ki, ne meslek edinilmiş ödünç iş ilişkisi hukukumuzda<br />

düzenlenmiş ne de bu ilişkiye belki kıyasen uygulanabilecek iş aracılığı<br />

için alınmış geçerli bir izin mevcuttur. Yukarıda adı geçen 12.10.1995 tarihli<br />

ve 95/7375 sayılı kararname sadece olayda söz konusu olmayan taşeronluk<br />

sözleşmesi yapma yetkisi vermekte, buna karşılık mevzuatımızda<br />

yer almayan meslek edinilmiş ödünç iş ilişkisi müessesesini hukuken<br />

yaratıcı nitelikte bulunmamaktadır. Dava dışı firmanın ĐK 1/son<br />

karşısında taşeron niteliği taşımadığı ise yukarıda açıklanmıştır.<br />

Bununla beraber, aralarında davacının da bulunduğu söz konusu<br />

işçiler davalı kurumda hukuki dayanağı bulunmayan meslek edinilmiş<br />

ödünç iş ilişkisi çerçevesinde çalıştırılıyor olsalar da, bu işçilerle kurum<br />

arasında sonuçta geçerli bir iş ilişkisinin kurulduğunu kabul etmek gerekir.<br />

Çünkü bu işçiler kararlardan da anlaşıldığı gibi uzun zamandan beri,<br />

belki yıllarca ihaleyi alarak değişen "taşeronlara" rağmen işyerindeki asli<br />

ve sürekli işlerde çalıştırılmaktadırlar. Bu durumda işveren davalı kurum<br />

ile bunlar arasında örtülü bir iş akdinin kurulduğu sonucuna varılmalıdır.<br />

Ödünç iş ilişkisinde işçi ile ödünç alan işveren arasındaki ilişkinin<br />

geçici olması, kanımıza göre azami bir yılı aşmaması gerekir (Bkz. Süzek,<br />

Đş Hukuku, 253-254. Akyiğit, 104-105. Engin, Atipik Đstihdam, 124-126).<br />

Ödünç alan işveren yanındaki çalışma geçici sayılamayacak bir süre<br />

devam etmişse ödünç alan işveren (davalı kurum) işveren niteliği kazanır.<br />

Bir an için kurulan iş akdinin geçerli olmadığı iddia edilse bile içtihadı<br />

birleştirme kararı gereğince iş akdi aksi ileri sürülünceye kadar geçerli bir<br />

sözleşmenin hüküm ve sonuçlarını doğurur.<br />

Belirtilen nedenlerle, davacı işçi ile işveren kurum arasında her durumda<br />

iş akdinin kurulduğu, davacının "taşeronun" değil kurumun işçisi

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!