26.12.2014 Views

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

gorta kurumuna, ülkeye hiçbir külfet getirmiyor. Bilakis bu kişiler ülkeye<br />

döviz sağlıyor.<br />

Buna karşılık, aylık tahsis talebi bakımından yurda kesin dönüş koşulu<br />

aranarak bir ayrıma gidilmesi mümkün. Burada eşitliğe aykırı bir<br />

durum görmüyorum. Anayasanın 65. maddesindeki sınıra dayanılabilir.<br />

Ancak, yurda kesin dönüş yapılarak aylık bir kez bağlandıktan sonra,<br />

tekrar yurt dışına çıkan işçiler bakımından, gittikleri ülkede çalışmaya<br />

başladıklarında aylıklarının kesilmesi isabetli değil. Çünkü, bu işçilerle,<br />

yani borçlanma suretiyle yaşlılık aylığı almaya hak kazanan ve emekli<br />

statüsüne sokulan işçilerle, sadece Türkiye'deki çalışmaları dolayısıyla<br />

aynı emeklilik statüsüne sokulan işçiler arasında bir ayrım yapılıyor. Sadece<br />

Türkiye'deki çalışmaları dolayısıyla yaşlılık aylığı bağlananlar yurt<br />

dışına gittiklerinde aylıkları kesilmiyor. Fakat, Türkiye'deki çalışmaları ile<br />

yurt dışındaki çalışmalarını birleştirip yaşlılık aylığına hak kazanan ve<br />

diğerleriyle aynı emeklilik statüsüne sokulan işçilerin yaşlılık aylıkları,<br />

yurt dışına gidip çalışmaya başladıkları takdirde kesiliyor. Bu da eşitlik<br />

ilkesine aykırı.<br />

Şu halde, 3201 sayılı Kanunun 3. maddesinde yer alan ve borçlanma<br />

işlemi bakımından yurda kesin dönüş koşulu öngören hüküm Anayasaya<br />

aykırı. Aynı yasanın 6. maddesindeki, tahsis talebi yönünden yurda kesin<br />

dönüş koşulu getiren hüküm ise, Anayasaya aykırı değil. Buna karşılık,<br />

bir kez aylık bağlandıktan sonra, yurt dışına giden işçinin aylığının kesilmesi<br />

ve ancak tekrar yurda dönüş yaptığında aylığının bağlanmasına<br />

ilişkin koşul da Anayasaya aykırıdır.<br />

Đnciser Alptekin Hanımefendi iş kazası kavramına ilişkin bir soru sordular.<br />

Ben bu konuyu açıkladığımı düşünüyorum. Đki farklı iş kazası kavramından<br />

bahsettim. Biri işverenin sorumluluğu yönünden, diğeri de<br />

sosyal sigortalar hukuku yönünden. Tabiî ki, işverenin sorumluluğu yönünden<br />

iş kazası kavramından söz edebilmek için, kaza ile zarar arasında<br />

bir illiyet bağı aradığımız gibi, işyerinde yürütülmekte olan işle kaza arasında<br />

da bir illiyet bağı arıyoruz. Bu sadece işverenin sorumluluğu yönünden<br />

aranıyor. Fakat bunun dışında, sosyal sigortalar hukukunun<br />

amacı gereği, bu alanda daha çok kişinin sosyal sigorta haklarından yararlandırılabilmesi<br />

için, daha geniş bir çerçeve çizilmiş. Artık kaza ile işyerinde<br />

yürütülmekte olan iş arasında illiyet bağı bulunması işçinin işyerinde<br />

bulunduğu sırada meydana gelen kazalar bakımından aranmamış.<br />

Bunu ifade etmek isterim.<br />

Osman Beyefendi, tahsis talebi yapılıp, yaşlılık aylığı bağlanmadan<br />

önce sosyal güvenlik destek primi ödenerek çalışma durumunda uygulamada<br />

yaşlılık aylığının kesildiğini söyledi. Đyi bir haber vereyim; Sosyal

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!