26.12.2014 Views

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

K'nun 63. maddesinde öngörülen rücu tazminatına, 20.6.1987 günlü ve<br />

3396 sayılı Kanunla böyle bir sınırlama getirilmesinin amacı, zaman içinde<br />

sigortalı ya da hak sahiplerine bağlanan gelirlerin katsayı değişiklikleri<br />

dolayısıyla artmasına bağlı olarak Kurumca yeniden peşin değer hesabı<br />

yapılıp arada kalan peşin değer farkının tazminat sorumlularına rücu<br />

edilmesi yüzünden ortaya çıkan uyuşmazlıkların önüne geçilmesini ve<br />

uygulamanın açıklığa kavuşturulmasını sağlamaktır. Yoksa getirilen<br />

düzenleme Kurumun tazminat sorumlusuna karşı sahip olduğu rücu<br />

hakkına genel anlamda bir sınır koymaya yönelik değildir. Zaten, bu şekilde<br />

bir düzenleme getirilmeden önce de, Bağ-Kur K'nun 63. maddesinin<br />

2. fıkrasının Anayasaya aykırılığı iddiasıyla açılan iptal davasına ilişkin<br />

olarak Anayasa Mahkemesi tarafından verilen yorumlu ret kararında isabetli<br />

olarak, maddede rücu edilebileceğinden söz edilen, ileride yapılacak<br />

yardımların sigortalının malûl kalması durumuna özgü olduğu ve sadece<br />

ileride sigorta olayına bağlı olarak malûliyet derecesinde meydana gelen<br />

değişiklikler dolayısıyla sigortalıya yapılan yardımlarda ortaya çıkan artışlar<br />

olarak anlaşılması gerektiği belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesine göre,<br />

Bağ-Kur K'nun ilgili hükmü bu şekilde yorumlanırsa Anayasaya aykırılığından<br />

söz edilemeyecektir (bkz Anayasa Mahkemesinin 27.1.1987 tarihli<br />

E.1986/19, K.1987/3 sayılı kararı, AMKD. S.23, 41 vd.; RG. 28.5.1987,<br />

S.19473). Bu nedenle, değişiklikten önceki düzenlemeye göre de, rücu<br />

tazminatının esas olarak Kurumun yaptığı yardımların ilk peşin değeriyle<br />

sınırlı olacağı sonucuna varılması gerektiği ortadadır. Bağ-Kur K'nun 63.<br />

maddesine Anayasa Mahkemesinin kararı doğrultusunda eklenen hükümle,<br />

söz konusu sınırlama bu konudaki tartışmaları ortadan kaldıracak biçimde<br />

açıklığa kavuşmuş bulunmaktadır.<br />

Bağ-Kur Kanununun 63. maddesinde öngörülen ilk peşin değer sınırlamasına<br />

ilişkin düzenleme amacına göre yorumlandığında, anılan madde<br />

bağlamında Kurumun yaptığı yardımlar nedeniyle sahip olduğu rücu<br />

hakkına genel bir sınır getirilmediği ve söz konusu sınırın BK'nun 51.<br />

maddesi çerçevesinde araştırılmasının mümkün bulunduğu sonucuna<br />

varılabilir. Bu durumda, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin yaptığı gibi bir<br />

yorumla, başka bir sınır öngörülmediğine göre, ilk peşin değer sınırına<br />

kadar yapılan yardımların tamamının sınırsız olarak tazminat sorumlusuna<br />

rücu edilebileceği ileri sürülebilir. Ancak, maddeyi her halde amacına ve<br />

BK'nun 51. maddesine göre yorumlamak gerekir. Bağ-Kur K'nun 63.<br />

maddesindeki rücu hükmünün amacı Kuruma gelir sağlamak olamaz.<br />

Kurumun gelir kaynağı kural olarak sigortalılarından aldığı primlerdir.<br />

Bağ-Kur K'nun 63 maddesinde öngörülen rücu kurumunun temelinde yatan<br />

düşünce, BK'nun 51. maddesinde düzenlenen rücu kurumunun temelinde<br />

yatan düşünceden farklı değildir. Bu düşünce ise, haksız bir fiil sonucu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!