26.12.2014 Views

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

Yargıtayın İş Hukukuna İlişkin Kararlarının Değerlendirilmesi 2001 ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

olan hak sahiplerine, bu aylık ve gelirlerden yüksek olanın tamamı düşük<br />

olanın ise yarısı ödenir. Anılan gelir ve aylıkların eşit olması durumunda, iş<br />

kazası ve meslek hastalığı sigorta kolundan bağlanan gelirlerin tümü,<br />

malûllük, yaşlılık ve ölüm sigorta kolundan bağlanan aylığın ise yarısı<br />

verilir (SSK.92/2) (bkz. Tunçomağ, 286, 338, 361; Tuncay, Sosyal<br />

Güvenlik, 239; Güzel-Okur, 226; Araslı, 1251-1252).<br />

Belirtelim ki, yukarıda açıklamaya çalıştığımız hesaplamalar faraziyeler<br />

üzerine kuruludur. Ancak, gerçek zarar hesabının bir düzene ve yeknesaklığa<br />

kavuşturulması amacıyla Yargıtay tarafından bir takım ilkeler<br />

geliştirilmiştir. Fakat bütün olasılıklarda her zaman aynı ilkenin uygulanması<br />

adil olmayabilir. Đncelemeye çalıştığımız olay bakımından getirilen<br />

ilke kural olarak isabetli olmakla birlikte bazı ayrıksı durumların<br />

olabileceği de gözden uzak tutulmamalıdır. Sigortalının altmış yaşından<br />

önce yaşlılık aylığına hak kazandığı halde yaşlılık aylığı almadan çalışmaya<br />

devam etmesi mümkün olduğu gibi, sosyal güvenlik destek primi ödeyerek<br />

yaşlılık aylığını alırken çalışması da mümkündür. Bu şekilde çalışırken<br />

kaza geçiren sigortalıya ilişkin gerçek zarar hesabı yapılırken düzen<br />

sağlamak amacıyla sigortalının altmış yaşında pasif döneme geçeceği farz<br />

edilebilir. Ancak, işçinin yaşı altmışa yaklaştıkça ve işçi çalışmaya devam<br />

ettikçe bu faraziye zayıflamaktadır. Bir adım daha ileri gidersek, işçi altmış<br />

yaşın üzerinde ise ve çalışması sırasında kazaya uğramışsa anılan<br />

faraziyenin her halde yeniden düşünülmesi sigortalının kişisel koşullarına<br />

ve yaptığı işin özelliğine göre bu işi sürdürebilecek olup olmadığının da<br />

dikkate alınması gerekir. Örneğin, bir muhasebe şirketinde çalışan<br />

altmışbir yaşındaki muhasebecinin bedensel güç gerektirmeyen bu işi bir<br />

müddet daha sürdürmesi hayatın olağan akışına uygundur. Bu gibi<br />

durumlarda gerçek zarar hesabının, sigortalının özel durumuna göre bir<br />

süre daha aktif dönemde kalacağı kabul edilerek yapılması isabetli olur.<br />

e) Đş kazası veya meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik<br />

geliri almakta iken ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan ölüm<br />

gelirinin peşin değerinin Kurum tarafından işverene (rücuan) tazmin<br />

ettirilmesi ve yeni tavan hesabı<br />

aa) Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin, 4.5.<strong>2001</strong> tarihli kararına<br />

(E.2000/8592, K.<strong>2001</strong>/3491, YKD. Kasım <strong>2001</strong>, 169-1691) konu olayda,<br />

sigortalı meslek hastalığına yakalanması dolayısıyla sürekli iş göremez<br />

duruma düşmüş ve Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından kendisine sürekli<br />

iş göremezlik geliri bağlanmıştır. Kurum daha sonra bağladığı gelirin peşin<br />

sermaye değerini işverene rücu etmiştir. Sigortalı bir süre sürekli iş<br />

göremezlik geliri aldıktan sonra meslek hastalığına bağlı olarak ölmüştür.<br />

Kurum bu sefer hak sahiplerine bağlanan ölüm gelirinin peşin değerini

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!