10.01.2016 Views

International Teacher Education Conference 2014 1

itec2014

itec2014

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>International</strong> <strong>Teacher</strong> <strong>Education</strong> <strong>Conference</strong> <strong>2014</strong><br />

olan; bireyin ufkunu genişletmeyi amaçlayan, bireyin demokratik yaşayışta yerini almasını sağlayan, temel<br />

bilgileri aktaran ve bireyleri çeşitli konularda aydınlatan programlar, “yaygın eğitim” kapsamına girmektedirler<br />

(Aziz, 1982).<br />

İzleyici de; bilgi, beceri, duygu, düşünüş, kanaat ve tutumlar açısından, var olanı pekiştirmeyi veya değiştirmeyi,<br />

yenilerini kazandırmayı amaçlayan programlara, “eğitim fonksiyonlarını yerine getiren” veya “eğitici”<br />

programlar denilebilir. Bu programlar, çocuk, genç ve yetişkin olmak üzere değişik yaş gruplarında, farklı<br />

cinslere, farklı meslek gruplarına, farklı yerleşim birimlerindeki izleyici kümelerine yönelik olabilir (Özgen,<br />

1985).<br />

Televizyonun genel yayın programları içerisindeki, belirli izleyici kümelerini, belirli amaçlar doğrultusunda<br />

eğitmeyi amaçlayan programların yanı sıra, televizyonun doğrudan doğruya örgün eğitime yönelik “eğitim<br />

programları” da söz konusudur. Bu tür programlar, öğretim programlarıyla uygunluk gösteren, okul derslerine<br />

paralel olarak hazırlanan ve örgün eğitimi destekleyici programlardır. Televizyonun eğitim amacıyla kullanılışı,<br />

doğrudan eğitim veya zenginleştirici eğitim olarak ortaya çıkmaktadır (McQuail, 1973; Swallow, 1973;<br />

Türkoğlu, 1983).<br />

Televizyon yayınları, ister genel yayın programı içerisindeki eğitici yayınlar; isterse okul programlarına paralel,<br />

okuldaki öğretimi destekleyici, tamamlayıcı ve doğrudan örgün eğitime yönelik eğitim yayınları olsun; temelde<br />

davranış değiştirmeye ve izleyici açısından öğrenmeye, televizyon açısından öğretmeye dayanmaktadırlar<br />

(Groombridge, 1976).<br />

Gelişmiş, eğitimli ve modern toplumlar seviyesine ulaşabilmek için her kurum yapması gerekenleri<br />

belirlemelidir. Bu bakış açısıyla televizyonlar, halkı bilinçlendirme, yönlendirme, eğitim ve öğretim<br />

işlevlerinden yararlanma anlamında önemli görevler üstlendiklerini fark etmelidir. Kitle kültürünü geliştiren<br />

televizyonun kitle iletişim aracı olarak insanlar üzerindeki eğitici rolünden sınırlı yararlanılmaktadır. Televizyon,<br />

eğitim televizyonu olarak bilinçli ve amaca uygun kullanıldığında faydalı bir araç olabilir. Televizyon<br />

programları da eğlendirmenin yanı sıra, eğitim ve öğretim gibi farklı amaçlara hizmet edebilmelidir.<br />

Televizyonla eğitim uygulamaları bireylerin hayatın gerektirdiği temel bilgi, beceri ve alışkanlıkları<br />

kazanmalarına yardımcı olacak ve örgün eğitimle sağlanamayan temel eğitimi gerçekleştirecek şekilde<br />

kullanılmaktadır. Televizyonun bu şekilde kullanılması “fonksiyonel eğitim” olarak adlandırılmaktadır.<br />

Fonksiyonel eğitim ile ilgili uygulamalar, okuma-yazma eğitiminden mesleklerle ilgili eğitime, sağlık ile ilgili<br />

eğitimden toplum kalkınmasına ve üretime yönelik eğitime varıncaya kadar, çok çeşitli konu ve alanlarda<br />

gerçekleştirilmiştir (Topuz, 1985; Türkoğlu, 1984; Aziz, 1982).<br />

Televizyonu, diğer eğitim araçları arasında belirgin hale getiren ve onu iletişim ve öğrenme süreçleri yönünden<br />

önemini arttıran üç önemli özelliği bulunmaktadır. Bunlardan birincisi ve en önemlisi, çok uzaklarda oluşan<br />

olayları ve olguları, oldukları anda, oldukları gibi, sesleriyle ve hatta doğal renkleriyle gösterebilmesidir. İkincisi<br />

ise, olay ve olguların görüntü ve seslerini çok geniş bir alana yayılmış insan kitlelerine ulaştırabilmesidir.<br />

Televizyonun üçüncü önemli özelliği ise, Dale’in yaşantı konisinde sıralanmış olan bütün eğitim araç ve<br />

yöntemlerini ayrı ayrı ya da bir arada kullanarak göz ve kulak yoluyla edinilebilen bütün yaşantı çeşitlerini<br />

kazandırabilmesidir. Bu üç özellik televizyona hiçbir eğitim aracının erişemediği bir değer kazandırmıştır<br />

(Çilenti, 1982).<br />

985

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!