17.03.2014 Views

II. Uluslararası Sağlıkta Performans ve Kalite Kongresi Bildiriler

II. Uluslararası Sağlıkta Performans ve Kalite Kongresi Bildiriler

II. Uluslararası Sağlıkta Performans ve Kalite Kongresi Bildiriler

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

on Education for Family Practice of the Council on Medical Education” adıyla 1966 yılında basıldı.<br />

Willard komitesi, aile hekiminin tanım <strong>ve</strong> işlevini tariflerken, o sırada var olandan ziyade kendi tanımladıkları<br />

programa göre eğitilecek olan geleceğin hekimlerini dikkate almıştır. Buna göre aile hekimi,<br />

bütün hastalarını bilen, tedavide hem bilimsel tıbbı hem de insani değerleri kullanan bireysel doktordur.<br />

Hastanın ilk temas noktasında tüm sağlık ihtiyaçlarını değerlendirir, bireysel ya da diğer uzmanlarla<br />

birlikte bakım sunar, gerektiğinde sevk eder, sağlıkla ilgili her konuda sürekli bir sorumluluk duyar,<br />

hastanın toplum, aile <strong>ve</strong> sosyal çevresini de içerecek şekilde sağlığıyla ilgili her konuda sorumluluk<br />

kabul eder. Bu tanıma göre aile hekiminin bakıma, koordinasyona <strong>ve</strong> topluma yönelik işlevleri de<br />

komite tarafından tanımlanmıştır (Dağdeviren, http://www.ailehekimligi.com.tr).<br />

AH kavramı, Türkiye’de ilk kez tüm dünya ile eş zamanlı olarak 1970’li yılların ortalarında tartışılmaya<br />

başlanmış <strong>ve</strong> o dönemde genel olarak sağlık ocağı hekiminin fonksiyonlarından biri olarak düşünülmüş,<br />

ayrı bir uzmanlık olması fikri genel bir kabul görmemiştir. 1983 yılına gelindiğinde artık dünyada<br />

10 yıldır var olan AH uzmanlığının Türkiye’de de <strong>ve</strong>rilmesi zorunlu hale gelmiş <strong>ve</strong> aynı yıl Tababet<br />

Uzmanlık Tüzüğü’ne alınarak Türkiye’de AH bir uzmanlık dalı olarak kabul edilmiştir. Eğitim süresi<br />

pratisyenler için üç yıl, çocuk sağlığı <strong>ve</strong> hastalıkları ile iç hastalıkları uzmanları için bir yıl dört ay olarak<br />

belirlenmiştir. 1984 yılında Gazi Üni<strong>ve</strong>rsitesi Tıp Fakültesi’nde ilk AH Anabilim Dalı kurulmuştur.<br />

1985 yılında AH uzmanlık eğitimine Sağlık Bakanlığı <strong>ve</strong> Sosyal Sigortalar Kurumu’na bağlı eğitim<br />

hastanelerinde başlanmıştır. 1992 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde AH Anabilim Dalı<br />

kurulmuştur. 1993 yılında Yüksek Öğretim Kurulu tıp fakültelerinde AH anabilim dallarının kurulmasını<br />

uygun bulmuştur. 1995 yılında Avrupa Topluluğu üye ülkelerde Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinde<br />

(BBSH) çalışacak hekimlerin tıp eğitiminden sonra en az 2 yıl eğitim görmelerini zorunlu hale<br />

getiren bir karar almıştır. 1996 yılında Avrupa Topluluğu bu zorunlu eğitim süresini iki yıldan üç yıla<br />

çıkarmıştır (Algın vd., 2004: 252).<br />

Yönetmeliğe göre, Türkiye’de mesleğini icra etmeye yetkili, Tıpta Uzmanlık Tüzüğüne göre aile hekimliği<br />

uzamanı olanlar ile Bakanlığın öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip <strong>ve</strong>ya tabipler AH olabilmektedir.<br />

Sağlık meslek liseleri <strong>ve</strong>ya yüksek öğrenim kurumlarının ebelik, hemşirelik <strong>ve</strong>ya sağlık<br />

memurluğu bölümünden mezun olanlar aile sağlığı elemanı olabilirler. Bahsi geçen sözleşmeye göre<br />

çalışan aile hekimi ya da aile sağlığı elemanı, bilimsel faaliyetler hariç kazanç getirici başka bir is yapamazlar.<br />

İlk pilot uygulaması 15.09.2005 tarihinde Düzce’de başlayan aile hekimliği sisteminin 2010 yılı sonuna<br />

kadar tüm illere yaygınlaştırılması planlanmaktadır. Aile hekimliği sisteminde yaklaşık beş yıl geçmesine<br />

karşın uygulamadan gerek hizmet sunucuların <strong>ve</strong> gerekse hizmet alanların ne derece memnun<br />

olduklarına dair birkaç bilimsel çalışma yer almaktadır(Karadağ, 2007: 1-185; OECD <strong>ve</strong> World Bank,<br />

2008: 80-81; Nur vd. 2009: 13-16).<br />

Hasta memnuniyeti ölçütleri ile ilgili olarak, Dağdeviren <strong>ve</strong> Aktürk (2004) Sağlıkta Dönüşüm (SDP)<br />

başlamadan önce EUROPEP anketini kullanarak Türkiye’de birinci basamak sağlık hizmetlerinde<br />

memnuniyeti araştırmıştır (Grol <strong>ve</strong> ark., 2000: 882-887). Birinci basamak sağlık hizmetleri memnuniyetinin<br />

ölçülmesi yöntemi, Türkiye’nin yanı sıra bazı Avrupa ülkelerinde de kullanılmaktadır. Böylece<br />

beklentilerin tüm ülkede aynı şekilde olduğu varsayılarak uluslararası kıyaslama yapmak mümkün<br />

hale gelmektedir. Ankette, hastalara daha önce yapılan araştırmalarda onlar için önemli olduğu tespit<br />

edilen birinci basamak sağlık hizmetlerinin 23 yönüne ilişkin sorular yer almaktadır. Araştırma sonucunda,<br />

genel olarak Türkiye’de sağlık ocaklarındaki birinci basamak sağlık hizmetlerinin, bu on yılın<br />

ilk yarısında daha çok aceleci <strong>ve</strong> hasta odaklı olmayan bir şekilde olabileceğine <strong>ve</strong> hasta kayıtları-<br />

364

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!