01.06.2017 Views

George Orwell - 1984

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ama bu gerçeği dile getirdiği sürece, belli belirsiz de olsa<br />

süreklilik kesintiye uğramayacaktı. İnsanlık kalıtı, sesini<br />

duyurarak değil, akıl sağlığını koruyarak sürdürülüyordu.<br />

Yeniden masanın başına oturdu, kalemini mürekkebe<br />

batırıp yazmaya başladı:<br />

Geleceğe ya da geçmişe, düşüncenin özgür olduğu,<br />

insanların birbirlerinden farklı oldukları ve yapayalnız<br />

yaşamadıkları bir zamana; gerçeğin var olduğu ve yapılanın<br />

yok edilemeyeceği bir zamana:<br />

Tekdüzen çağından, yalnızlık çağından, Büyük Birader<br />

çağından, çiftdüşün çağından; selamlar!<br />

Artık ölmüş olduğunu düşündü. İşte şimdi, düşüncelerini<br />

dile getirebilmeyi başardığında, can alıcı adımı<br />

attığını geçirdi aklından. Her davranışın sonuçlarını, o<br />

davranışın kendisi doğurur. Yeniden yazmaya koyuldu:<br />

Düşüncesuçu, ölümü gerektirmez: Düşüncesuçunun<br />

KENDİSİ ölümdür.<br />

Kendini ölü bir adam olarak kabul etmişti ya, elden<br />

geldiğince uzun süre hayatta kalmak önem kazanmıştı.<br />

Sağ elinin iki parmağına mürekkep bulaşmıştı. İşte tam<br />

da böyle bir ayrıntı insanı ele verebilirdi. Bakanlık'taki<br />

bağnaz bir gayretkeş (olasılıkla bir kadın; saçları kum sarısı,<br />

ufak tefek kadın ya da Kurmaca Dairesi'nde çalışan<br />

siyah saçlı kız gibi biri) öğle arasında neden yazdığını,<br />

neden eski moda bir kalem kullandığını, dahası ne yazdığını<br />

merak etmeye başlayabilir, sonra da bir ilgilinin kulağına<br />

kar suyu kaçırabilirdi. Banyoya gitti, insanın derisini<br />

zımpara kâğıdı gibi kazıyan, o yüzden de bu iş için<br />

çok uygun olan pürtüklü koyu kahverengi sabunla ellerini<br />

uzun uzun yıkayarak mürekkebi çıkardı.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!