12.07.2015 Views

5502 ve 5510 Sayılı Kanunlara Göre - asmmmo

5502 ve 5510 Sayılı Kanunlara Göre - asmmmo

5502 ve 5510 Sayılı Kanunlara Göre - asmmmo

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

da önem arzetmektedir. Belirtelim ki; <strong>5510</strong> sayılı Kanunun 3.maddesinde31 adet kavram tanımlanmıştır ama Kanunun birçok yerinde geçen “üçüncükişi” deyimi tanımlanmamıştırYargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre Kurum birinci kişi, sigortalı ile ileridehak sahibi niteliği kazanabilecek olan eşi, çocukları ile ana-babası ikincikişi olup bunların dışındaki kişiler üçüncü kişilerdir. Nitekim, Yargıtay’ınbir kararında 27 ; 506 Sayılı Kanunun mülga 39.maddesi uygulamasında, Kurumunaçtığı rücu davasında, kusuruyla yaralanan sigortalının çocuğunuüçüncü kişi saymamıştır. Diğer taraftan, kazaya uğrayan sigortalı ile bununiş<strong>ve</strong>reni dışında kalan <strong>ve</strong> zarara neden olan tüm kişileri üçüncü kişisayan görüşler de bulunmaktadır 28 .Üçüncü kişi, sigortalı ile arasında hizmet ilişkisi bulunmayan kişidir.Üçüncü kişi deyimine çalıştıran da çalışan da dahildir. Eylem ya da görevinsavsanması üçüncü kişi sayılabilen kişi yada kişilere ait değilse bumadde hükmü uygulanmayacaktır 29 . Belirtelim ki, üçüncü kişinin gerçekya da tüzel kişi olmasının da bir önemi bulunmamaktadır.II .2 .2 –Üçüncü kişinin kusurunun tespitiKanundaki düzenlemeye göre, Kurumun, sigortalı ya da hak sahiplerineyaptığı ödeme <strong>ve</strong> bağladığı gelir sebebiyle uğradığı zararı üçüncü kişilerdenisteyebilesi için, zararlandırıcı sigorta olayına üçüncü kişinin kusuruile sebep olması gerekmektedir. Bu bakımdan burada da kusur kavramınınaçıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Zira, iş kazası <strong>ve</strong>ya meslekhastalığına üçüncü kişi sebep olmuş olsa bile kusuru kesin olarak tespitedilemiyorsa sorumlu tutulması da söz konusu olmayacaktır. Şüphesiz butespit Kurumca yapılacaktır. Yoksa genel sağlık sigortası uygulamasındaolduğu gibi bu tespitin illa da mahkeme kararı ile yapılması şartı bulunmamaktadır.Maddedeki “kusur” deyimi ihmali de kapsamaktadır. Bu yönüyle de üçüncükişi hafif ihmali olsa bile kusurun her derecesinden sorumlu tutulacaktır.Kusurun ağır şekli olan “kasıt” kavramı ise hukuka aykırı bir sonucubilerek <strong>ve</strong> isteyerek gerçekleştirme anlamını içermektedir. Üçüncü kişi bilerek<strong>ve</strong> isteyerek yani kasıtla <strong>ve</strong>ya yapması gereken bir hareketi savsamasıyani ihmali ile sigortalının iş kazası <strong>ve</strong>ya meslek hastalığına tutulmasınasebebiyet <strong>ve</strong>rmişse, Kurum gerekli parasal yardımları yapmakla birlikteuğranılan zarar için üçüncü kişiye rücu davası açabilecektir.Yukarıda da açıklandığı üzere “kusur”, “kast” <strong>ve</strong> “ihmal” olarak ikiye ayrılır.Bunlardan kast ise “vasıtasız kast” <strong>ve</strong> “ihmali kast” olarak ikiye ayrılır.Haksız fiili yapan kimse hukuka aykırı sonucu görmüş <strong>ve</strong> istemişse,27 Y. 10. HD. 22.09.1997, E:1997/6075, K:1997/600828 GÜZEL, Ali <strong>ve</strong> OKUR, A.Rıza: Sosyal Gü<strong>ve</strong>nlik Hukuku, Beta Yayınları, 10.Bası, İstanbul 2004, s:288-28929 OZANOĞLU,T.;YALNIZOĞLU,S.;TÜMER,A.:Açıklamalı-İçtihatlı Sosyal Sigorta Mevzuatı, 1.Cilt, Atak Matbaası,Ankara 1974, s:775522Yeni Sosyal Gü<strong>ve</strong>nlik UygulamasıAnkara SMMMO

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!