23.03.2018 Views

Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Eritemler<br />

147<br />

lar öncelikle çocuklarda ortaya çıkmaktadır. Küçük kırmızı papüller<br />

genişleyerek ürtikeryal, merkezi hipopigmente hedef tarzı<br />

plaklar halini alırlar. <strong>Deri</strong> lezyonlarının histolojik değerlendirmesi<br />

genellikle Sweet sendromuna çok benzeyen nötrofilik<br />

dermatoz özellikleri gösterir. Bazen eozinofilik infiltrat saptanabilir.<br />

Lezyonlar, tutulan alanda elastik dokuda yıkımla iyileşir,<br />

yumuşak, kırışık, deri renginde, çıkıntılı, dermise kadar itilebilen<br />

plakların oluşmasına neden olur. Özellikle kalp ve akciğerler<br />

gibi diğer organlardaki elastik dokularda etkilenebilir. Bazı<br />

vakalar α1-antitripsin eksikliği ile ilişkili olabilir.<br />

Resim 7-13<br />

Piyoderma<br />

gangrenozumun<br />

genişleyen ülseri<br />

Piyoderma Gangrenozum<br />

Brunsting, ilk kez 1930’da piyoderma gangrenozum (PG)’u klinik<br />

olarak tanımlaması ile saygınlık kazanmıştır. Klasik PG, çevresinde<br />

halo bulunan enflamatuar bir püstül olarak başlar, genişler<br />

ve ülserleşmeye başlar. Primer bir lezyon her zaman görülmeyebilir<br />

ve lezyonların önemli bir kısmı travma alanlarında ortaya<br />

çıkar (paterji). Satellit morumsu papüller ülser sınırının hemen<br />

periferinde ortaya çıkabilir ve merkezdeki ülser ile birleşebilirler.<br />

Tam gelişmiş lezyonlar, keskin sınırlı, kenarları oyuk,<br />

mavi-eflatun sınırları olan ağrılı ülserlerdir (Resim 7-13). PG sıklıkla<br />

40-60 yaş arası erişkinlerde ortaya çıkar ve tipik olarak alt<br />

ekstremiteler ve gövdede yerleşir. Lezyonlar karakteristik olarak<br />

ince, atrofik sikatrisler bırakarak iyileşir. Mayo kliniğinde ilk tanımlayanlarca<br />

söylenen “Malin piyoderma” artık bir tanı olarak<br />

kullanılmamaktadır. Ülseratif PG baş ve boyunda da ortaya çıkmasına<br />

rağmen orijinal olarak malin piyoderma olarak tanımlanan<br />

vakaların bir çoğu cANCA (anti nötrofilik sitoplazmik antijenler)<br />

pozitiftir ve Wegener granulomatozunun deri belirtilerini<br />

gösterirler. Püstüler PG, genel olarak ülsere lezyonlar oluşturmayan<br />

püstüler lezyonlardan oluşmaktadır. PG’nin bu silik formu<br />

genellikle enflamatuar barsak hastalığı olanlarda görülür. Piyostomatitis<br />

vejetans ve subkorneal püstüler dermatoz, bazen IgA<br />

gamopatili hastalarda olmak üzere PG ile birlikte görüldüğü bildirilen<br />

diğer iki püstüler nötrofilik dermatozdur.<br />

‘Büllöz’ PG ülseratif tipe göre daha yüzeyel ve daha az yıkım<br />

yapıcıdır. Bu lezyonlar, büllöz Sweet sendromu olarak bilinen<br />

durum ile önemli oranda örtüşmekte ve genellikle lösemi<br />

veya polisitemya veralı hastalarda görülmektedir. Bu kırmızı<br />

plaklar koyulaşır ve yüzeyel erozyonlar meydana gelir. <strong>Deri</strong>n<br />

değillerdir, genellikle altı oyuk değil ve ülseratif PG’ye göre daha<br />

az ağrılıdır.<br />

Vejetatif PG, PG’nin en az agresif olan formudur. ‘Süperfisyal<br />

granulomatoz PG’ ile eş anlamlıdır. Lezyonlar genellikle<br />

gövde de kribriform kronik yüzeyel ülserasyonlar gösterir. Yavaş<br />

büyürler ve deriden kabarık, granulomatoz sınırları vardır<br />

ve zemini temizdir. Nadiren ağrılı olup, nispeten konservatif tedavilere<br />

yanıt verirler ve genellikle altta yatan sistemik hastalıkla<br />

ilişkili değillerdir. PG çocuklarda nadir görülür. Bu hastaların<br />

%40’ından fazlasında altta yatan enflamatuar barsak hastalığı

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!