23.03.2018 Views

Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

610 DERMAL VE SUBKUTANOZ TÜMÖRLER<br />

Kondrodermatitis Nodülaris Kronika Hellisis<br />

Bu, kulak kıvrımını tutan, küçük, nodüler, hassas, kronik enflamatuvar<br />

bir lezyondur. Çoğu hasta erkektir. Lezyonlar seyrek<br />

değildir ve bazen üst kulak kıvrımı boyunca 12 tane olacak kadar<br />

dizilebilirler. Lezyonlar 2 ile 4mm çapta olabilen, iyi sınırlı,<br />

hafif kırmızımsı ve oldukça ağrılıdır. Ara sıra yüzeyi yapışkan<br />

kabuk yada yüzeyel ülserle kaplı olabilir. Kitleler belli bir boyuta<br />

ulaştıktan sonra büyüme durur fakat lezyon yıllarca değişmeden<br />

kalır. Malin değişim söz konusu değildir. Benzer lezyonlar<br />

kadınlarda daha fazla olarak, ön kulak kıvrımında görülebilir.<br />

Lezyon dermisin iskemik nekrozu sonucunda oluşur ve genellikle<br />

hastanın uyumak için tercih ettiği vücut yüzeyi tarafını<br />

tercih eder. Öyküsünde donma, kronik travma ya da yüz ve el<br />

dorsumunda aktinik hasara bağlı lezyonların eşlik ettiği kronik<br />

aktinik maruziyet olabilir.<br />

Histolojik olarak, dermiste granülasyon dokusunun çevrelediği<br />

bir eozinofilik kollajen nekrozu bölgesi bulunur. Üstünü örten<br />

akantoz, hiperkeratoz ya da merkezinde ülserasyon olabilir.<br />

Histolojik değişiklikler, daha küçük ölçüde dekubitus ülserinde<br />

görülene benzer. Ara sıra atipik dekübital fibroplazide olduğu<br />

gibi acayip reaktif fibroblastlar görülür.<br />

Lezyonlar eksize edilebilir. Altta yatan kıkırdak dokusu ya<br />

eksize edilir ya da uyku süresince üstünü örten derideki basıncı<br />

azaltmak için pencere açılabilir. Hasta uyku pozisyonunu değiştirmesi<br />

için özendirilmelidir, fakat bir çoğuna bu zor gelir.<br />

Kulak yuvası olan yastıklar temin edilebilir.<br />

Oral submukozal fibrozis<br />

Oral mukozanın tipik fibrozisi, Pasifik havzasında ve güney Asya’da,<br />

diyeti kırmızı biberle fazla baharatlandırılmış olan kişilerde<br />

veya areca palm bitksinin meyvasının bir bileşeni olan beteli,<br />

betel biberi ve misket limonu çiğneyenlerde görülür. İrritasyon,<br />

dermal ve muskuler fibrozis sonucunda ilk olarak damakta,<br />

tonsiller plikalarda ve boğazda kalınlaşmaya neden olur.<br />

Hastalık ilerledikçe ağzın açılması ve dilin dışarı doğru çıkmasıyla<br />

yemek yeme, yutma ve konuşmada bozukluk gelişir. Sonra<br />

ülserasyon ve lökoplazik alanlar oluşur ve sonunda, yaklaşık<br />

hastaların %7’sinde spinal hücreli kansere dönüşüm olur. Tedavi<br />

dekzametazonun ve hiyaluronidazın lezyon içine verilmesini,<br />

daha ileri vakalarda cerrahi eksizyon ve greftlemeyi içerir.<br />

Neden olan maddeyle temasın engellenmesi ve fiziksel tedavi<br />

de gereklidir.<br />

Fasya Hernisi<br />

<strong>Deri</strong>n ve yüzeyel venlerin birleşerek fasyayı geçtikleri yerlerde<br />

gözden kaybolan nodüler formda herniasyonlar belirebilir. Bunlar<br />

en sık olarak alt ekstremitelerde, altındaki kas kasılınca daha<br />

belirgin hale gelen ve uzamış baskı ile ağrılı hale gelebilen herni<br />

nodülleridir. Alan kronik olarak ağrılı hale gelmedikçe tedavi<br />

endikasyonu yoktur.<br />

Harrington AC, et al: Hernias of the anterior tibialis muscle. J Am<br />

Acad Dermatol 1990; 22: 123.<br />

Akrokordon (<strong>Deri</strong> sallantısı=Cutaneous tag,<br />

papilloma colli, fibroma pendulum, kutanöz<br />

papillom, fibroma molluskum, Templeton deri<br />

sallantıları, skin tag, et beni)<br />

Genellikle boyun bölgesinde görülen, küçük seboreik keratozlarla<br />

birlikte olabilen, küçük, deri renginden koyu kahverengiye,<br />

iğne başı büyüklüğünden daha genişine, saplı ya da sapsız<br />

papillomlardır. Bu sarkık uçlar sıklıkla aksilla, göz kapakları,<br />

daha az sıklıkla, gövde ve kasıklarda ince bir uzantıyla deriye<br />

bağlı yumuşak, saplı tümörlerdir. Bu deri renginde, göz yaşı<br />

damlası şekilli sarkık uçlar küçük kese hissi verir. Bazen sapının<br />

kendi etrafında dönmesi sonucu, enflamasyon olur, hassaslaşır<br />

hatta gangrene gider. Her iki cinsiyet eşit tutulur. Bireylerin<br />

%60’ı 69 yaşın üstündedir. Hastanın kilo aldığı ya da gebelikte<br />

insülinin büyüme hormon benzeri aktivitesiyle ilgili olarak sayıca<br />

artma eğilimine girebilirler. Diyabetes mellitus ile birlikte<br />

olabilir. Gastrointestinal sistem yakınması açısından seçilmiş<br />

hastalarda kolonik polibi olanlarda akrokordonlar daha sık olma<br />

eğilimindedir. Bu ilişki genel toplum için ispatlanamamıştır.<br />

Histolojik olarak akrokordonlar, dermal fibrovasküler sapı<br />

saran epidermis ile karakterizedir. Kese benzeri papillomlar genellikle<br />

düzleşmiş epidermis gösterirler. Küçük lezyonlar çoğu<br />

kez seboreik keratoz benzeri akantoz ve boynuzsu kistler içerir.<br />

Küçük lezyonlar az bir anestezi ya da anesteziye gerek duyulmadan<br />

tabanından kesilebilir. Eğer ihtiyaç duyulursa hemostaz<br />

için alüminyum klorid kullanılabilir. Hafif elektrokoterizasyon<br />

da etkilidir. Daha büyük lezyonlar için anestezi ve eksizyonla<br />

kesmek tercih edilmelidir.<br />

Sıklıkla bildirilen bir antite, perianal akrokordonlar ya da<br />

deri katlantıları şimdi infantil perianal piramidal çıkıntılar olarak<br />

isimlendirilmiştir. Bu, küçük çocuklarda, genellikle kız çocuklarında,<br />

orta hatta anüsün önüne doğru görülür. Zamanla<br />

gerilediğinden tedavi gerekli değildir. Çocuk istismarı, genital<br />

siğiller, hemoroid, enflamatuvar barsak hastalıklarının granülomatöz<br />

lezyonları ya da rektal prolapsus ayırıcı tanıda mutlaka<br />

göz önüne alınmalıdır.<br />

Çocuklukta görülen sallantı benzeri bazal hücreli karsinomlar<br />

nevoid bazal hücreli kanser sendromunu düşündürmelidir.<br />

Çocuklarda görülen akrokordonlardan, lezyonlar bu yaş grubunda<br />

daha nadir olduğundan ve de NBHKS’nin bir göstergesi<br />

olabileceğinden biyopsi alınmalıdır.<br />

Chiritescu E, et al: Acrochordons as a presenting sing of nevoid<br />

basal cell carcinoma syndrome. J Am Acad Dermatol 2001;<br />

44: 789.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!