23.03.2018 Views

Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

542 METABOLİZMA BOZUKLUKLARI<br />

Resim 26-33 Açık tenli, açık renk saçlı PKU hastasında dermatit<br />

(Dr. Jeff Miller’ın izniyle)<br />

Resim 26-34 Kulak kıkırdağında okronotik pigmentasyon<br />

Etkilenen çocuklar mavi gözlü, sarışın ve açık tenlidir. Bu<br />

çocuklar genellikle ışığa karşı aşırı hassastırlar ve %50’sinde egzematöz<br />

dermatit vardır. Büklüm yerlerini tutma eğilimiyle, bu<br />

durum klinik olarak atopik dermatite benzer. Genç hastalarda<br />

en ağır şekilde görülen bu durum, diyet düzenlemeleri ile düzelebilir<br />

ve resesif gen taşıyıcılarına fenilalanin verilmesi ile oldukça<br />

kötüleşir. <strong>Deri</strong> lezyonları yapısal olarak skleroderma benzeri<br />

olabilir. Uyluklar ve kalçalarda sertleşmeler, bebeklikte<br />

oluşmaya başlar ve zamanla artar. Lezyonlar yıllar sonra yumuşar<br />

ve atrofik hale gelir.<br />

Kan fenilalanin seviyeleri yüksektir. İdrara birkaç damla<br />

ferrik klorid solüsyonu eklenmesiyle koyu yeşil bir renk oluşması,<br />

idrarda fenilpiruvik asit varlığını ortaya koyar. Fenilketonüride<br />

olduğu gibi histidinemide de bebek bezlerinde yeşil lekeler<br />

görülür.<br />

Gelişmiş ülkelerde genel tarama yapılır, böylece fenilalanin<br />

kısıtlaması, tirozin ve diğer aminoasitlerin takviyesi ile diyet tedavisi<br />

erken evrede uygulanabilir. Bu tedavi hastalığın belirtilerinin<br />

ortaya çıkmasını engeller. Eğer tedavi uyumu kötüyse egzema<br />

dahil olmak üzere diğer belirtiler herhangi bir yaşta ortaya<br />

çıkabilir, ancak diyetin yeniden düzenlenmesiyle deri lezyonlarında<br />

düzelme görülür.<br />

Belloso LM, et al: Cutaneous findings in a 51-year-od man with<br />

phenylketonuria. J Am Acad Dermatalo 2003;49:S190.<br />

Nova MP, et al: Scleroderma-like skin indurations in a child<br />

with phenylketonuria. J Am Acad Dermatol 1992;26:329.<br />

ALKAPTONÜRİ VE OKRONOZİS<br />

Otozomal resesif kalıtım gösteren alkaptonüri hastalığı, böbreklerde<br />

ve karaciğerde homogentisik asit oksidaz eksikliği nedeniyle<br />

oluşur. Bu enzim, homogentisik asidin, asetoasetik ve fumarik<br />

asitlere dönüşümü için gereklidir. Hastalığın karakteristik<br />

özellikleri idrar ile homogentisik asit atılımı sonucu siyah<br />

renkte idrar varlığı, bağ dokuda kahverengi-siyah pigment birikimi<br />

ve okronotik artropatidir.<br />

Alkaptonüri hastalarında boşaltılan idrar koyu renklidir ve<br />

beklemekle homogentisik asit varlığı dolayısıyla siyah renk alır.<br />

Koyu renkli idrar, yıllar boyu alkaptonürinin tek belirtisi olabilir.<br />

Bu arada vücut dokularında büyük miktarlarda homogentisik<br />

asit birikir. Yaşamın üçüncü on yılında, pigment birikimleri<br />

belirgin hale gelmeye başlar. Kıkırdak doku daha sık olarak etkilenir.<br />

En erken ortaya çıkan bulgular skleranın (Osler bulgusu)<br />

ve kulak kıkırdaklarının pigmentasyonudur (Resim 26-34).<br />

Daha sonra, burun kıkırdağında ve özellikle eldeki tendonlarda<br />

renk değişiklikleri meydana gelir.<br />

<strong>Deri</strong>de, mavi veya benekli, kahverengi maküller oluşur. Mavi<br />

maküller sıklıkla parmaklarda, kulaklarda, burunda, genital<br />

bölgede, aksillanın apeksinde ve bukkal ve vajinal mukozada<br />

bulunur. Avuç içinde ve ayak tabanlarında pigmentasyon görülebilir.<br />

Ter bezleri, okronotik pigment granülleri açısından zengindir<br />

ve aksiller kubbenin derisine yapılan intradermal epinefrin<br />

enjeksiyonu sonrasında, folliküler orifislerde kahverengi-siyah<br />

ter damlacıkları görülebilir. Kulak kiri de genellikle siyahtır.<br />

Larinks, büyük damarlar, kalp kapakçıkları, böbrekler, özofagus,<br />

tonsiller ve dura mater tutlabilir.<br />

Histolojik incelemede retiküler dermiste büyük, düzensiz<br />

koyu sarı cisimcikler görülür. Bunlar, dejenere elastik lifler üzerine<br />

okronotik pigment birikimi ile oluşur ve bu cisimcikler<br />

kristal viyole veya metilen mavisi ile siyah renkli boyanır.<br />

Okronotik artropati, osteoartit gibi ilk olarak spinal eklemleri<br />

tutar. İkinci olarak tutulan eklemler, dizler, omuzlar ve kalçalardır.<br />

Radyolojik incelemelerde intervertebral disklerde erken<br />

evrede kalsifikasyon ve daha sonraki evrelerde intervertebral<br />

alanlarda disk çökmesine kadar varabilen daralma gözlenir.<br />

Etkili bir tedavi yöntemi yoktur. Tirozinemi tip I tedavisinde<br />

kullanılan nitisinon, homogentisik asit üreten enzimi inhibe eder.<br />

Alkaptonüride kullanımının güvenliği ve etkisi araştırılmaktadır.<br />

Eksojen Okronozis<br />

Hidrokinon, karbolik asit (fenol), pikrik asit ve rezorsinol gibi<br />

topikal kullanılan fenolik ara maddeler, eksojen okronozis oluşumuna<br />

yol açabilir (Resim 26-35). Hidrokinon bölgesel olarak<br />

homogentisik asit oksidaz enzimini inhibe eder ve uygulandığı<br />

bölgedeki dokuda kollajen liflerde bu maddenin birikimine yol<br />

açar. <strong>Deri</strong> biyopsilerinde eksojen okronozis ve alkaptonürinin<br />

histolojik bulguları benzerdir (Resim 26-36). Tedavi, dermabrazyon<br />

ve CO2 ve Q switched aleksandrite lazerler ile yapılır.<br />

Bellew SG, et al: Treatment of exogenous ochronisis with a Q-<br />

swicthed alexandrite (755 mm) laser. Dermatol Surg 2004;<br />

30:55

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!