Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

356 SİFİLİZ, YAWS, BEJEL VE PİNTA
nesi ve kültür, teşhisi doğrular. Bununla birlikte, sifilitik şankr
ve şankroidin birlikteliği (Mikst şankr), tek başına şankroidden
ayırt edilemez, sifilizi araştırmak için uygun direkt ve serolojik
testler de yapılmalıdır. Multipleks PCR, genital ülser hastalıklarında
birçok bulaşıcı etmenin eşzamanlı teşhisine izin verir/olanak
sağlar.
Granuloma inguinalenin primer lezyonu, endure nodül olarak
başlar, erode olarak hipertrofik vejetan granülasyon dokusuna
dönüşür. Bu, yumuşak, bifteğimsi kırmızıdır ve kolayca
kanar. Yaradan alınan temiz granülasyon dokusu Wright veya
Giemsa ile boyanır, makrofajların sitoplazmasında Donovan cisimciklerini
gösterir.
Lenfogranuloma venereum’un (LGV) primer lezyonu genellikle
küçük, acısız, geçici papül ya da yüzeysel endure olmayan
bir ülserdir. Çoğunlukla erkeklerin koronal sulkus’unda, sünnet
derisinde ya da glansında veya bayanların vajina girişinde, vajinasında
ya da serviksinde oluşur. Primer genital lezyon enfekte
heteroseksüel erkeklerin yaklaşık %30’unda, daha az sıklıkla
da kadınlarda görülür. Primer lezyonu 7-30 gün içinde gelişen
bölgesel lenf düğümlerindeki adenopati takip eder. LGV serolojik
testler ile doğrulanır.
Herpes simpleks, birleşik grupe veziküller ile başlar, genellikle
yakıcı bir acımayla beraber olur ya da önce gelir. Veziküller
patladıktan sonra yumuşak, düzensiz, hafif erozyonlar oluşur.
genelde olmamasına rağmen kaşıntı vakaların %10-40’ında olabilir.
Döküntünün başlangıcıyla eşzamanlı olarak jeneralize
adenopati, boyun arkasında, koltukaltında ve epitroklear bölgelerde
çoğunlukla palpe edilebilir. Sekonder sifiliz nadiren livedo
retikülarise neden olabilir. Maküler döküntü birkaç gün ya da
haftadan sonra iz bırakmadan kendi kendine kaybolabilir veya
postenflammatuar hiperpigmentasyonla sonuçlanabilir. Değişken
bir ara süreçten sonra maküler sifilizi diğer döküntüler izleyebilir.
Papüler Döküntü. Papüler döküntü genellikle maküllerden
bir süre sonra ortaya çıkar. Tamamen gelişmiş belirtiler çiğ et veya
bakırımsı renk tonlarında, yuvarlak ve 2-5 mm veya daha
fazla çaplardadır (Resim 18-5 - 18-8). Genellikle sadece hafifçe
kabarırlar ama derin, sert infiltrasyon hissedilebilir. Yüzeyi pürüzsüz,
bazen parlak, diğer zamanlarda kalın, yapışık skuamla
kaplıdır. Deskuame olduğunda, papülün kenarında yakacık
şeklinde tipik bir skuam kalır.
Papüller sıklıkla yüze, dirseklere ve bacakların alt kısımlarına
dağılmış olur ama genellikle bütün gövdeye dağılır. Palmer
ve planter tutulum, karakteristik olarak endure, sarımsı kırmı-
Sekonder Sifiliz
Kutanöz lezyonlar
Sekander sifilizin ciltteki bulgusu sifilid olarak adlandırılır ve
sekonder sifiliz vakalarının %80’inde ya da daha fazlasında
meydana gelir. Erken döküntüler simetrik, az ya da çok jeneralize,
yüzeysel, yıkım yapmayan, ekzantematik, geçici ve makülerdir;
sonrasında genellikle değişik şekilleri olabilen ve daha az
sıklıkla skuamlı, püstüler ya da pigmente makülopapüler veya
papüler döküntülerdir. Erken bulguların yüze, omuzlara, gövdenin
yan taraflarına, avuç içine, ayak tabanına ve anal ya da
genital bölgelere dağılması olasıdır. Şiddeti genellikle değişir.
Avuç içi ve ayak tabanlarında var olan yaralar oldukça anlamlıdır.
Bununla birlikte, jeneralize sifilid avuç içi ve ayak tabanını
tutmayabilir. Sonraki sekonder döküntüler ya da nükseden sekonder
döküntüler dışındaki tek lezyonlar genellikle 1 cm çapından
küçük olur.
Maküler Döküntüler. Maküler sekonder sifilizin en erken
şekli ekzantematik eritemin görülmesi ile, halen devam etmekte
olabilen şankrın gelişiminden 6-8 hafta sonra ortaya çıkar. Sifilitik
ekzantem hızla yayılır, bu yüzden ikinci devrin başlangıcından
birkaç gün sonra genelde belirginleşir. Gözden kaybolabilir,
birkaç saat ya da gün kalıcı olabilir veya bitmesi birkaç ay
sürebilir, ya da kaybolduktan sonra kısmen tekrarlayabilir. Bu
maküler döküntü ilk olarak gövdenin kenarlarında, göbek deliği
çevresinde ve ekstremitelerin iç yüzlerinde meydana çıkar.
Maküler sekonder sifilizin ayrık lezyonları, birleşmeyen ve
nadiren hafif yükselmiş veya ürtikeryal, yuvarlak belli belirsiz
maküllerden meydana gelir. Rengi açık pembe ya da gül renginden
kahvemsi kırmızıya kadar değişiklik gösterebilir. Maküler
döküntü siyah deride fark edilmeyebilir ve diğer ten renklerinde
tanınamayacak kadar cansız olabilir. Acı, yanma ve kaşıntı
Resim 18-5 Sekonder sifiliz, makül, papül ve anüler lezyonlar
Resim 18-6 Sekonder sifiliz