23.03.2018 Views

Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

492 DERİALTI YAĞ DOKUSU HASTALIKLARI<br />

Histolojik olarak alt dermise bitişik üst derialtı yağ dokusunda<br />

lobüllerde adipozit nekrozu mevcuttur. Lenfositler, nötrofiller<br />

ve köpük hücrelerinden oluşan karışık bir infiltrat ve bazen<br />

de mikrokistler mevcuttur. Bu histoloji spesifik değildir ve<br />

tanı büyük ölçüde soğuğa maruz kalma hikayesine dayanır.<br />

Ter Poorten JC, et al: Cold panniculitis in a neonate. J Am Acad<br />

Dermatol 1995;33:383.<br />

Steroid panniküliti<br />

Bu nadir pannikülit formu özellikle akut olarak yüksek doz sistemik<br />

kortikosteroid kullanan çocuklarda steroidin hızlı kesilmesi<br />

esnasında ortaya çıkar. Kortikosteroid tedavisi sırasında<br />

aşırı kilo alımı genellikle söz konusudur. Kortikosteroidlerin<br />

azaltılmasını takiben 1 ay içerisinde sert derialtı nodülleri belirir.<br />

Yanaklar, gövde ve proksimal ekstremiteler gibi yağ dokusunun<br />

bol olduğu alanlarda yerleşme eğilimindedir. Birçok vaka<br />

kendiliğinden haftalar içinde iyileşir ancak eğer şiddetli ise steroidlerin<br />

tekrar başlanıp daha yavaş kesilmesi gerekebilir.<br />

Histolojik olarak görülen değişiklikler yenidoğanın subkutan<br />

yağ nekrozunda görülenlerle aynıdır. Adipozit nekrozu ile<br />

birlikte, hem adipozitlerde hem de histiyositlerde iğne benzeri<br />

yarıkların görüldüğü bir lobüler pannikülit mevcuttur. Köpüksü<br />

histiyositler de bulunabilir.<br />

Silverman RA, et al: Poststeroid panniculitis. Pediatr Dermatol<br />

1992;5:92.<br />

Travmatik pannikülit<br />

<strong>Deri</strong>ye kazara gelen bir darbe yağ nekrozuna yol açabilir. Özellikle<br />

kadınlarda gövde ve memelerde sık görülür. Öncül travma<br />

genellikle hatırlanmaz. Lezyonlar lipom gibi sert, derialtı kitleleri<br />

şeklinde (önceleri mobil kapsüllü lipom olarak bildirilmiştir)<br />

ortaya çıkar. Hava yastığı darbesi de yağ nekrozuna yol açabilir.<br />

Darbe ile gelişen, yüksek yağ içerikli alanlarda kanamanın<br />

eşlik ettiği derialtı kistik lezyonları tanımlamak amacıyla miyosferuloz<br />

(sferulositoz) terimi kullanılmıştır. Yağ bazlı formüle<br />

edilmiş uzun etkili antibiyotikler miyosferuloz ile ilişkilidir. Yapıları<br />

rinosporidiyozdaki sporangiumlara benzerler ancak gerçek<br />

mantar organizmalarından çok dejenere kırmızı kan hücrelerini<br />

temsil ederler. Sıra veya sandalyenin bacağın üst anterolateral<br />

yüzüne yaptığı darbe ile oluşan hilal şeklindeki yağ atrofisi<br />

bantları semisirküler lipoatrofi olarak adlandırılmıştır<br />

Histolojik olarak köpüksü histiyositler, membranöz yağ nekrozu<br />

ve mikrokistlerden oluşan granülomatöz lobüler pannikülit<br />

görülür. Lezyonlar septanın fibrozu ile iyileşir. Miyosferulozda<br />

birçok küçük yuvarlar eozinofilik cisimcikler içeren büyük<br />

yuvarlak yapılar izlenir. Bunlar dejenere eritrositleri temsil eder.<br />

Artefakt panniküliti<br />

Kişinin kendi oluşturduğu pannikülit nadiren bildirilmektedir<br />

ancak nadir değildir. Organik maddeler, povidon, dışkı, tükürük,<br />

vajinal sıvı ve yağların enjekte edilmesi ile gelişebilir. Birçok<br />

vakada ülserleşme görülür. Faktisyel travmalar da pannikülite<br />

neden olabilir. İğne ve enjektörlere kolay ulaşabilmeleri nedeniyle<br />

özellikle sağlık çalışanları risk altındadır. Hastanın detaylı<br />

ve hedefli olarak sorgulanması öyküdeki tutarsızlıkları veya<br />

davranışın altta yatan nedenini (ilgi ihtiyacı, intikam, hastalık<br />

taklidi yapma gibi) ortaya çıkarabilir.<br />

Bilinen bir pannikülit tipinin karakteristik bulgularını taşımayan<br />

bir vakada klinisyenin şüphelenmesi gerekir. Önceki lezyonların<br />

iyileşme yerlerinin incelenmesi tanıyı teyit edebilir. Biyopsi<br />

çoğunlukla gereklidir. Kültürde dışkı, oral veya vajinal flora paternine<br />

ait mikroorganizmalar üreyebilir. Biyopsi örneğinin polarizasyon<br />

ile incelenmesi ile yabancı madde saptanabilir. Yüksek<br />

şüphe varsa ve dokuda yabancı madde tespit edilemediyse, insinerasyon<br />

ve kitle spektroskopisi gibi özel tekniklerle enjekte edilen<br />

madde saptanabilir. X ışını emisyon spektrografisi ile elektron<br />

mikroskopisi inorganik maddeleri saptayabilir. Radyografi kırık<br />

iğneler veya yabancı cisimleri gösterebilir.<br />

Kossard S, et al: Povidone panniculitis. Arch Dermatol 1980;<br />

116:704.<br />

Sklerozan lipogranülom<br />

Sklerozan lipogranülom, silikon veya mineral yağ enjeksiyonu<br />

sonrası pannikulusta gelişen granülomatöz ve fibrotik yanıtı tanımlar.<br />

Açık yaralarda antibakteriyel pomatlarla yapılan yerel<br />

uygulamalar nadiren lipogranülom oluşumuna yol açabilirler.<br />

Çoğunlukla enjeksiyonlar kasıtlı ve kozmetiktir. Enjeksiyondan<br />

bulguların ortaya çıkışına kadar geçen süre aylar ile 10 yıldan<br />

fazla zaman arasında değişkenlik gösterir.<br />

Lezyonlar, sıklıkla bölgenin enjeksiyon ile büyütülmesi hedeflenmiş,<br />

penis, skrotum, göğüsler, burun ve kalçada yerleşir.<br />

Üstteki deri hiperpigmante ve eritemlidir. Lezyonlara genellikle<br />

başlangıçta selülit tanısı konur. Palpasyonla deri serttir ve<br />

parmaklar arasında tutulamaz. <strong>Deri</strong>altı doku sert, kalınlaşmış<br />

ve topak şeklindedir. Bazı vakalarda ülser odakları görülür. Enjekte<br />

edilen madde sıklıkla yerel olarak hareket ederek enjekte<br />

edilen alanın dışına yayılır. Bazı vakalarda özellikle lenforetiküler<br />

sistem ve akciğerler gibi diğer dokulara taşınır. Hepatosplenomegali<br />

ve pulmoner fibroz gelişebilir.<br />

Histolojik olarak pannikulusun yerinde, dokuya “İsviçre<br />

peyniri” görüntüsü veren değişik boyuttaki vakuoller şeklinde<br />

enjekte edilen madde görülür. Dokuya yapılan işlemler esnasında<br />

maddenin yıkanması dolayısıyla maddenin kendisi görülmez<br />

ancak in vivo dokuda kapladığı alanlarda boşluklar görülür.<br />

Vakuoller çoğu maddeyi içine almış ve sitoplazması vakuollü<br />

görünen histiyositlerle çevrilidir. Fibroz belirgin olabilir. Yağın<br />

gösterilmesi için donmuş kesitler (frozen) alınabilir.<br />

Pozo L, et al: Multilobulated abdominal nodule. Arch Dermatol<br />

2002;138:1509.<br />

Wong JJ, Greenberg RD: Upper extremity nodules. Arch<br />

Dermatol 2004;140:234.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!