Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

Köpek ve İnsan Isırık Patojenleri
281
tiğinde plazma hücreleri, Mikulicz hücreleri ve bazen hiyalin
dejenere plazma hücreleri (Russell cismi) ile az sayıda iğsi hücrelerin
ve fibrozisin oluşturduğu granulomatöz tümör görülür.
Köpüklü makrofajlar içinde basiller görülebilir. (Mikulicz hücreleri)
Bunlar en iyi Warthin Starry gümüş boyası ile gösterilir.
Rinoskleromanın farklı görünümünden dolayı tanısını koymak
zor değildir. Tanı bakteriyolojik, histopatolojik ve serolojik
testlere dayanır. Skleromalı hastaların serumlarında ısı ile öldürülmüş
antijenlere karşı pozitif kompleman fiksasyon reaksiyonu
görülür. Titreler 1:1280’e kadar yüksek olabilir. Klinik olarak sifilitik
gom, sarkoid, layşmanyazis, frambözi, keloid, lepra, tüberkülozun
hipertrofik formları ve rinosporidiyozis ile karışabilir.
Resim 14-43
Pasteurella
Multocidea
Enfeksiyonu
Tedavi
Hastalık genellikle ilerleyici ve tedaviye dirençlidir; ancak florokinolonlar
en iyi tedavi seçeneği olarak kabul edilmektedir.
Akut fazda kortikosteroidler faydalı olabilir. Cerrahi girişim ve
CO2 lazer tedavileri hava yolu obstrüksiyonunu önlemek ve deformiteleri
düzeltmek için kullanılabilir.
Chun ML, et al: Postoperative wound infection with Pasteurella
multocide from a pet cat. Am J Obstet Gynecol 2003;188:1115.
Luchansky M, et al: Cat bite in an old patient. EurJ Emerg Med
2003;10:130.
KÖPEK VE İNSAN ISIRIK PATOJENLERİ
PASTÖRELLOZİS
Primer kutanöz (ülseroglanduler) Pasteurella hemolytica enfeksiyonu,
deri hasarına ve bu organizmaya maruz kalan hastalarda
görülebilir. Yaralanmalar enflame olabilir, lenfanjit ve ateş gelişebilir
ve aksiller lenf nodlarında büyüme görülebilir. Tanı lezyonların
kültüründe bakterilerin gösterilmesine dayanır. P.hemolytica
evcil hayvanlarda sık görülen bir patojendir ve sığırlarda
nakliye humması ile kuzularda ve yeni doğan domuzlarda
septisemiye neden olabilir.
Pasteurella multocida enfeksiyonları
Pasteurella multocida küçük, hareketsiz, gram negatif, bipolar boyanan
bir bakteridir. Kediler ve köpeklerde normal ağız ve burun
mukozasının elemanı olduğu bilinmektedir, ancak ayrıca
hayvan patojeni de olabilir. İnsan enfeksiyonlarının en sık tipi,
hayvan ısırıklarını özellikle de kedi ve köpek ısırıklarını ve ayrıca
kedi tırmalamalarını takiben gelişir. Hayvan travmasını takiben,
ısırıktan sonraki bir kaç saat içinde yara alanından gri
renkli seröz veya seranjinopürülen akıntıyla birlikte eritem,
ödem, ağrı ve hassasiyet gelişir (Resim 14-43). Bölgesel lenfadenopati
veya soğuk algınlığı, ateş gibi sistemik toksisite belirtileri
olabilir veya olmayabilir. Lokal enfeksiyonu takiben nadir vakalarda
septisemi gelişebilir ve bazı durumlarda tenosinovit ve
osteomiyelit ortaya çıkabilir. Gram negatif basil olmasına rağmen,
tedavi, sistemik penisilin G tedavisine ek olarak dikkatli
temizlik ve tetanoz profilaksisidir.
Brue C, et al: Pasteurella multocida wound infection and cellulitis.
Int Dermatol 1994;33:471.
Tüm kedi ısırıkları ve tırmalamalarının, hayvan kaynaklı her
türlü dikiş gerektiren yaraların ve alışılmamış tipte görülen diğer
hayvan yaralanmalarının tümünün antibiyotik verilmesiyle
birlikte dikkatle temizliğinin ve tetanoz profilaksisinin yapılması
önerilmektedir. Isırık bölgesi kültürlerinde sıklıkla Pastörella
türleri (köpeklerde canis, kedilerde multocida) izole edilse de,
streptokoklar, stafilokoklar, moraksella, neisseria, fuzobakteryum,
bakteriodes ve aşağıda tek tek bahsedilen bakteriler gibi
kompleks karışık enfeksiyonlarda başlangıç tedavisi olarak
amoksisilin klavulonik asit en iyi seçimdir. Gatifloksasin ve linezolid
diğer etkili ajanlardır.
Eskiden DF-2 olarak bilinen Capnocytophaga canimorsus, kedilerin
ve köpeklerin normal ağız florasında bulunan gram negatif
bir çomaktır. Köpek ısırıkları sonrası şiddetli septisemi ile
seyreder. Splenektomili hastalar özellikle risk altındadır. Alkolizm,
kronik respiratuar hastalık ve enfeksiyona zemin hazırlayan
diğer medikal durumlar: Sadece dörtte bir hasta C.canimorsus
ile enfeksiyon öncesi sağlıklıdır. Karakteristik bulgusu ısırık
bölgesindeki nekrotik kabuktur. 1-3 gün içinde aniden ateş, bulantı
ve kusma görülür ve sonradan eskar gelişir. Dissemine intravasküler
koagulasyon ve yaygın kuru gangren hastalığı
komplike edebilir. Splenektomili hastaların pnömokoklar, H.influenzae
grup B, B. babesiosis, N.meningitidis ve grup A streptokoklarla
oluşan diğer problemlerine ek olarak köpek ısısrığı
sonrası sepsis görülmesi de diğer riskleridir. C.canimorsus’un geleneksel
kültürlerle ayrımı güçtür. Laboratuvar personelinin bu
organizma ile enfeksiyondan klinik şüphe duymaları tanıda
önemlidir. Spinal sıvıda kriptokokal antijen ile yalancı pozitif lateks
aglutinasyon testi görülebilir. Tedavi yoğun intravenöz antibiyotik
tedavisini kapsar. Daha az şiddetli vakalarda amoksisilin
klavulanik asit etkili olabilir.