Andrews’ Deri Hastalıkları Klinik Dermatoloji

636 EPİDERMAL NEVUSLAR, NEOPLAZİLER VE KİSTLER
ni takip ettikleri için ‘epidermal nevuslar’ gibi değerlendirilmişlerdir.
Bir çeşit ‘Enflamatuar’ epidermal nevus olarak değerlendirilen
CHILD sendromu, genellikle klinik olarak belirgindir,
karakteristik hemidisplazisini gösterir. En kafa karıştırıcı antite
‘nevoid’ veya ‘lineer’ psoriasis olarak adlandırılan durumdur.
Bu vakalar iki türlüdür. Birinci tipi doğumda veya sonrasında
nevoid lezyonu olan, aile öyküsünde psoriasis bulunan çocuktur.
Çocuk daha sonra ‘köbnerizasyon gösterip İLVEN lezyonuna
dönüşen psoriasis geliştirir, bu psoriasis için bir “locus minoris
resistensiae”yi düşündürmektedir. Psoriasisin tedavisi İL-
VEN’e değil ancak İLVEN üzerindeki psoriasise iyi gelir. Benzer
bir vakada artrit gelişmiştir. İkinci tipte ise psoriasis ilk başta
bir şerit veya alanda bulunur. Histolojik olarak psoriasise benzer.
Bu vakaların birçoğunda daha sonraki yaşamlarında tipik
psoriasis geliştirmeleri, ilk başta etkilenmiş alanlarda psoriasisin
oluşmasına müsaade eden mozaisizmi gösterir.
İLVEN diğer epidermal nevuslardan klinik olarak eritem ve
kaşıntı olması ve histolojik bulgularıyla ayrılır. Liken striatus
histolojisi ve doğal seyri ile ayrılabilir. Topikal steroidler ve topikal
retinoidlerin İLVEN için sınırlı yarar sağladığı gözlenmiştir.
Ne varki topikal D vitamini ( kalsipotriol ve kalsitriol) ve topikal
antralin faydalı olmuştur. Cerrahi girişimler arasında eksizyon,
kriyoterapi, ve atımlı boya lazerleri gelmektedir. ‘Nevoid’
psoriasis vakalarında topikal tedaviler başarısız olursa excimer
laser değerlendirilebilir.
Al-Enezi S, et al: Inflammatory linear verrucous epidermal nevus
and arthritis: a new association. J Pediatr 2001;138:602.
Alsaleh QA, et al: Familial inflammatory linear verrucous epidermal
nevus (ILVEN). Int J Dermatol 1994;33:52.
Böhm M, et al: Successful treatment of inflammatory linear verrucous
epidermal naevus with topical natural vitamin D3
(calcitriol). Br J Dermatol 2003;148:823.
Ginarte M, et al: Unilateral psoriasis: a case individualized by
means of involucrin. Cutis 2000;65:167.
Goldman K, et al: Adult onset of inflammatory linear verrucous
epidermal nevus in a mother and her daughter. Dermatology
(Switzerland) 1994;189:170.
Lee SH, Rogers M: Inflammatory linear verrucous epidermal
naevi: A review of 23 cases. Australas J Dermatol 2001;
42:252.
Menni S, et al: Inflammatory linear verrucous epidermal nevus
(ILVEN) and psoriasis in a child? Int J Dermatol 2000;39:30.
Oram Y, et al: Bilateral inflammatory linear verrucous epidermal
nevus associated with psoriasis. Cutis 1996;57:275.
Oskay T, Kutluay L: Inflammatory linear verrucous epidermal
naevus associated with ipsilateral undescended testicle. Clin
Exp Dermatol 2003;28:554.
Sidwell RU, et al: Pulsed dye laser treatment for inflammatory linear
verrucous epidermal naevus. Br J Dermatol 2001;
144:1262.
Ulkur E, at el: Carbon dioxide laser therapy for an inflammatory
linear verrucous epidermal nevus: a case report. Aesthetic
Plast Surg 2004;28:428.
MEME UCU VE AREOLANIN HİPERKERATOZU
Meme ucu ve areolanın hiperkeratozu (MAH) patogenezi bilinmeyen
nadir rastlanan selim, asemptomatik, edinsel bir durumdur.
Vakaların %80 ini kadınlar oluşturur ve 10-30 yaşları arasında
rastlanır. Erkeklerde gözükme zamanı değişkendir. Çoğu
vaka bilateraldir, ünilateral vakalar olabilir. Vakaların yaklaşık
yarısında areola ve meme ucu birlikte tutulur. Areolanın izole
tutulumu meme ucunun izole tutulumundan daha fazla gözlenir.
Emzirme genellikle etkilenmez. Klinik olarak, meme ucu
ve/veya areolanın verrüköz kalınlaşması ve kahverengimsi
renk değişimi olur. Histolojik olarak, filiform akantozik epidermis
içerisinde nadir keratinöz kistlerle birlikte ortokeratozik hiperkeratoz
vardır. Seyri kroniktir. Kalsipotriolle tedaviden bazı
hastalar faydalanmışlardır. Epidermal nevuslar, ihtiyoz, akantozis
nigrikans, Darier hastalığı ve liken simpleks kronikustan
ayırt edilmelidir. Bu bölgedeki izole papüller veya küçük plaklar
muhtemelen meme ucu veya areolayı etkileyen seboreik keratozu
gösterir.
Baykal C, el al: Nevoid hyperkeratosis of the nipple and areola:
A distinct entity. J Am Acad Dermatol 2002;46:414.
Bayramgürler D, et al: Nevoid hyperderatosis of the nipple and
areola: Treatment of two patients with topical calcipotriol. J
Am Acad Dermatol 2002;46:131.
Krishnan RZ, et al: Nevoid hyperkeratosis of the nipple and/or
areola: a report of two cases and a review of the literature.
Int J Dermatol 2002;41:775.
McHanna A, et al: Hyperkeratosis of the nipple and areola: report
of 3 cases. Arch Dermatol 2001;137:1327.
Xifra M, et al: Nevoid keratosis of the nipple. J Am Acad Dermatol
1999;41:325.
BERRAK HÜCRELİ AKANTOM (SOLUK
HÜCRELİ AKANTOM)
Berrak hücreli akantom aynı zamanda Degos akantomu ve Degos
ve Civatte’nin acanthome cellures claires’i olarak bilinir. Tipik lezyon
biraz krutlu ve çevresinde kepeklenme olan sınırlanmış,
kırmızımsı, nemli genellikle 1 ile 2cm çapında bir nodüldür. Bir
yakacık sıklıkla gözlenir ve pigmentli tipleri olabilir. Karın ve
skrotum gibi başka alanlar bildirilmiş olsa da, favori alanlar baldır
ön yüzü, baldır veya daha nadiren uyluktur. Lezyon asemptomatikdir,
yavaş büyür ve genellikle 40 yaş üstü her iki cinste
de olabilir. En sık soliter lezyonlar görülür, ancak multipl lezyonlar
tanımlanmıştır. Nadiren, hastalığın 400 lezyon kadar üreten
eruptif formu olur. Berrak hücreli akantomdan oluşan skuamöz
hücreli karsinom da (SHK) bildirilmiştir. Kalçalardaki psoriasis
plaklarında oluşan lezyonlar tanımlanmıştır. Akantozik
epidermis soluk, ödemli hücrelerden oluşur ve keskin sınırlıdır.
Bazal hücre tabakası normaldir. Psoriasisin mikropüstüllerine
benzer bulgu olarak, nötrofiller akantom içinde saçılmışlardır
ve stratum korneum altında ve içinde gruplar halindedir. Dermal
kan damarları psoriasiste olduğu gibi genişlemiş ve yılankavidir.
Berrak keratinositlerde glikojen boldur, periodic acid-
Schiff (PAS) ile pozitif boyanırlar.
Berrak hücreli akantom daha çok ayağın kılsız bölgesinde
yerleşen ekrin poroma ve en sık kafada özellikle yüz ve gözkapaklarında
oluşan berrak hücreli hidradenomdan ayırt edilmelidir.
Tedavisi kriyoterapi veya eksizyon ile cerrahidir.
Betti R, et al: Successful cryotherapy treatment and overview of
multiple clear cell acanthomas. Dermatol Surg 1995;21:342.