You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
HAKKARİ’DE ORAMARÎ ÖRNEĞİ 179<br />
II. Oramarî aşiretinin tarihi<br />
Yukarda aktarılan Oramar’a yerleşim ve köken efsanelerinin dışında, ki bu efsane<br />
yerel halk tarafından aşiretin kökeni olarak kabullenilmiştir, bu yöredeki gelişmeler<br />
hakkında 19. yy. ortaları ve hatta 20. yy. başına kadar hemen hiç bilgimiz<br />
yoktur. Avrupa devletlerinin bu dönemde Osmanlı Devleti’nin topraklarında<br />
yaşayan Hıristiyan azınlık toplumlarına göstermeye başladıkları ilgi sayesinde,<br />
Oramarî’nin Nasturi komşuları da ilgi odağı olmaya başlamışlardır. Aşağı yukarı<br />
18. yüzyılın sonlarından itibaren Oramarî’nin çevresinde ve onlarla birlikte<br />
yaşayan Nasturiler hakkında aralıklı olarak bilgi veren gezginlerin ve misyonerlerin<br />
kayıtlarına rastlanmakta. Osmanlı İmparatorluğu’nun son yılları Nasturilerin<br />
ve onların Müslüman komşuları Oramarî aşiretinin kaderini tayin edici yıllar<br />
oldular. Burada bu dönemin ayrıntılarına girmeyeceğim. Şu kadarını söylemek<br />
gerekirse, 1914 ile 1935 yılları arasındaki dönem Oramarî için çok önemli siyasi,<br />
yapısal ve iktisadi gelişmeler getirmiştir. Bölge Birinci Dünya Savaşı’nda savaşan<br />
tarafların ordularınca, takip eden yıllarda da Nasturi ve Kürt güçleri tarafından -<br />
her ne kadar Nasturiler’inki kendilerini savunma, Oramarî Kürtleri’ninkisi ise<br />
Nasturiler’e kıyım ve yağma şeklinde olsa da- sürekli saldırılara uğramıştır. 1926<br />
yılında Türkiye ve Irak arasındaki sınırın kesinleşmesiyle Oramar bölgesi iki ülke<br />
arasında bölünmüştür. Büyük bir ihtimalle bu tarihten sonra aşirete mensup<br />
haneler kuzeye ve batıya doğru olan bölgelere yayılıp, daha önce çoğunlukla<br />
Nasturilerin yaşadıkları ve güneye Irak’a ya da doğuya İran’ın batısına kaçmak<br />
zorunda kalanların köylerine yerleşmeye başlamışlardır. 11<br />
Oramar aşireti için bir başka dönüm noktası da şüphesiz 1930’daki Türk devletine<br />
karşı başlattıkları isyandır. Bu isyan bir yandan aynı zamanlarda patlak<br />
veren Ağrı ve Irak’taki şeyh Ahmed Barzani’nin isyanlarıyla -ki şeyh Ahmed Ağrı<br />
isyanına güneyden destek vermek ve Türk ordusunun dikkatini dağıtmak üzere<br />
Hakkari’ye saldırmıştı (Yalçın-Heckmann,1991:70- alâkalı görünse de, aşiret iki<br />
gruba ayrılmıştı: bir grup isyana öncülük edenler ve destek verenler, bir grup da<br />
yeni Türk devletinin tarafında olanlardı. Oramar isyanı hükümetin askerî uçaklarla<br />
bölgeyi bombalayarak şiddet kullanımıyla bastırıldı. 12<br />
1930 Oramar isyanının aşiret liderliği üzerinde önemli bir etkisi oldu. İki geniş<br />
kabilesi, Mefî’ler ve Lemdinî’ler, isyandan değişik oranlarda etkilenmişlerdi.<br />
Cevdet’in bu isyanla ilgili aktardığı bilgiler her ne kadar detayda çok zengin değilse<br />
de, en açık bir şekilde aşiret içindeki bu bölünmeyi yansıtmakta. Bu anlatı<br />
benim saha çalışması sırasında aşiretli köylülerden dinlediklerimle de örtüşmekte.<br />
Buna göre, Mefî kabilesi isyana önder oldu ve yenilgiden sonra kabileye<br />
11 Nasturi’lerin bölgeden kaçışları üzerine daha geniş bilgi için, bkz. Yalçın-Heckmann (1991:61-69).<br />
12 Bu yerel tarihin tuhaf bir anısı, Uçak soyadlı Oramarî’lerde. İddiaya göre aşiretliler ilk kez uçağı<br />
o zaman görmüşler, ve Uçak soyadını almışlar!