19.12.2017 Views

dergi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

‘UYGARLIK SÜRECİ’ KAVRAMI AÇISINDAN BİR MUKAYESE 23<br />

tamlarında, dış dünya ile doğrudan ilişki kurmakta başı çeken konumdaki seçkin<br />

zümrelere mensup Batılılaşmış bireyler, siyasal ve sosyal nedenlerden ötürü<br />

sürekli kendilerini Batı kültürünün çeşitli unsurları ile bağdaşık kılmaya mecbur<br />

hissettiklerinden, bu kaçınılmaz tecrübelerin sonucu, zihinsel kimliklerinin<br />

ve yaşam alanlarının “rasyonel” ve “duygusal” öğelerini bu değişen yaşam tarzlarının<br />

yeni ve karmaşık boyutlarına ayak uydurmak için değiştirmek, sürekli<br />

kaydırmak zorunda kaldılar. Şüphesiz bu sürecin karmaşık etkisi, bu tür toplumlarda<br />

kendi nevi şahsına münhasır bir çağdaş birey kimliği ortaya çıkartmaktadır.<br />

I. Çağdaş bireylerde kıyafet ve dış görünüş<br />

Meici Japonyası’nda kıyafet ve dış görünüm<br />

Meici Japonyası’nda Batılı kıyafet, yerli sembollerle hiçbir şekilde uzlaşmamaktaydı.<br />

Japon devletini temsil edenler için, Batılı kıyafetin “aynen” kullanımı,<br />

Meici yönetiminin “güçlü ordu, zengin ekonomi, medeniyet ve aydınlanma” diye<br />

bilinen ünlü üç sloganının öngördüğü reform programını temsil etmekte idi.<br />

Seçkinlerin belirlediği bu “medeni” kıyafet ve dış görünüm anlayışı, toplumsal<br />

tartışmalarla dolu bir tarihe sahiptir. Toplum, bazı unsurları tepkisiz kabullenmişti.<br />

Örneğin kadınların kaş ve dişlerini Avrupalı kadınlar gibi düzenlemesi<br />

otomatik olarak kabullenildi. Ancak Meici erkekleri için kıyafet ve dış görünümde<br />

tartışılan hassas nokta kadın ve erkeklerin saç stilleriydi. Meici reformcuları,<br />

feodal sınıfları lağvederken, samurai sınıfının gurur duyduğu erkek topuz saç<br />

biçimlerini de (çommage) yasakladı. Dönemin gazeteleri, samurai topuzu karşısında<br />

modern, zamane geç erkeğin bir nevi Prusya askeri tıraşına benzeyen<br />

kısa saç kesiminin (cangiri) karşı karşıya geldiği komik tasvirlerle doludur. Zamanın<br />

popüler bir tekerlemesine göre, “eğer bir cangiri başına vurursan ‘medeniyet<br />

ve aydınlanma’ diye cevap verir” (Chamberlain: 63; 122-6; Seidensticker,<br />

1983: 33, 96; Kunio, 1957: 28).<br />

Meici kadınının saç stili, daha da duygusal bir tartışma nedeniydi, çünkü bir<br />

kadının saçı onun namusunu temsil etmekteydi. Tartışma, kadınların Tokugava<br />

saray ve toplumunun eski moda olan neredeyse verniklenmiş tahta gibi sertleştirilmiş,<br />

klasik topuzun parlak ve kalıplı görünümü yerine tabii şekilde taranmış<br />

Avrupai saç biçimlerinin uygun olup olmadığı noktasında odaklanıyordu. Meirokuzaşşi<br />

<strong>dergi</strong>sinin erkek aydınları, kadın saçlarını ateşli bir tartışma konusu<br />

haline getirmiştir. Kadınlar artık eski stilin dayanılmaz derecede rahatsız olduğundan<br />

şikâyet ede dursunlar, Japon halkı, kadınların Meici reformlarının ilk<br />

yıllarında eski vernikli topuz stili yerine gevşek bukleli, uçuşan saçlarla sokaklara<br />

döküldüklerinde, bu yumuşak ve uçuşan buklelerin gerçekte zamane kadınlarının<br />

“hafifliğini” ispat ettiği yorumuyla, bu modaya sert bir tepki göstermek-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!