Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
190<br />
ÇİLER DURSUN<br />
radigmanın (postmodernizm), bastırılan paradigmanın (modernizm) merkezî<br />
ilgilerinden olan zaman konusunu mekân konusuyla ilişkilendirerek alıkoyduğu<br />
gözlenebilmektedir. 1 Asıl konusu mekân olan çalışmalarda bu eğilim mevcutken,<br />
Mapping the Futures veya Life and Times of Postmodernity gibi, temel<br />
konularını modern ve postmodern zaman sorunlarının oluşturduğu çalışmalarda<br />
ise zaman, bu kez mekânla ilişkilendirilerek sorunlaştırılmaktadır. Kısacası<br />
zaman konusunda çalışmak, mekân konusunu da irdelemeden mümkün olmamaktadır.<br />
Bu yazıda, “geri çekilen ya da bastırılan” olarak zaman konusu, birbiriyle<br />
bağlantılı birkaç zeminde sorunlaştırılacaktır. Toplumsal düzlemde, çeşitli tarihsel<br />
dönemlerde zamanın toplumsal anlamının ne olduğu ve bu anlamın nasıl<br />
ve neden örgütlendiği üzerinde durulacaktır. Sayı-zaman, piyasa-zaman,<br />
din-zaman ilişkisine kısaca bakılacaktır. Bu ilgi, mekânın toplumsal anlamının<br />
örgütlenmesiyle bağlantılı kılınacaktır. Felsefi düzlemde ise, zaman ve mekânın<br />
ne’liği ve Heiddeger ve Bachelard’ın zaman konusundaki kavrayışlarının modernizm<br />
sonrasında sağladığı felsefi açılımlar üzerinde durulacaktır. Çalışmanın<br />
bir başka düzlemini ise, zaman- mekân deneyimindeki değişmeleri üretici<br />
güçlerin gelişmesiyle ve üretim sürecindeki değişikliklerle açıklayan ekonomipolitik<br />
bir yaklaşım oluşturacaktır.<br />
Bu, zamanın doğasının ne olduğu üzerine bir yazı değildir. Zamanın algılanışı<br />
ve kavrayışında binyılın sonundaki dönüşümün izlerinin felsefi, toplumsal ve<br />
ekonomi-politik patikalarda sürüldüğü bir yazıdır. Bütün patikalar, modernist<br />
ve postmodernist çekişmelerin esas dokusunu verdiği engebeli bir arazide<br />
uzanmaktadır. Sorulacak sorular, patikaların ulaştırdığı yerler kadar, arazinin<br />
neden böyle olduğu hakkında da olacaktır.<br />
Özellikle arazinin dokusunu yani yaygınlaşan açıklayıcı çerçevenin (postmodernizmin)<br />
epistemolojik ve ontolojik duruşunu belirlemek, değiştiği iddia<br />
edilen zamanın kavranışının, modernist zaman kavrayışıyla devamlılıkları olup<br />
olmadığını ya da radikal bir kopuşu mu temsil ettiğini düşünebilmek açısından<br />
önem taşımaktadır. Postmodernizmin bir devamlılık ya da kopuş retoriğiyle<br />
bağlantısı kurulduğunda, zaman kavrayışındaki ve algılayışının ele alınışının da<br />
bu bağlantıyla uygunluk taşıması gerekmektedir. Bu demektir ki “postmodernlik,<br />
modernlikten mutlak bir kopuştur” yaklaşımının, zamanı da modernist zamandan<br />
tam bir kopuş olarak kavraması uygun olacaktır. Eğer “postmodernliğin,<br />
modernlikle süreklilikleri” üzerine vurguda bulunuluyorsa, bu kez de zamanın<br />
postmodern kavranışının modernlikle süreklilikleri öne çıkarılmalıdır.<br />
Ya da Kellner ve Best’in belirttiği gibi üçüncü bir yanıt “bir süreklilik ve kesinti<br />
diyalektiğini” savunabilir (Best ve Kellner, 1998: 332). Bu takdirde zaman konu-<br />
1 Belki de yazarın (rastlantı ve olanakların etkisiyle) gerçekleştirdiği okumaların, yönelimi böyle<br />
olanların eserleri ağırlıklı olması bu saptamaya zemin sağlamaktadır.