Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
48<br />
ARUS YUMUL<br />
hakim olduğu popüler kültürün damıtılmış şeklidir. Bu kültür, ciddi, korkmuş ve<br />
korkutucu olan, hiç gülmeyen, gülmekten nefret eden, renksiz, yavan resmî kültürle<br />
taban tabana zıttır. Karnaval, değişim ve evrime karşı dogmatik ve düşmanca<br />
bir tavır takınan ve verili düzeni mutlaklaştırmaya çalışan resmî kültürün ciddiyetine<br />
meydan okur (1984: 160). Bu yüzden özgürleştiricidir. Karnaval diyalog<br />
ve katılımı yüceltir. İnsanları özgürleştirip, biraraya getirir, onları müşterek yaşama<br />
iştirak etmeye teşvik eder ( Jung, 1998: 105). Karnavalın en önemli özelliği tutarsızlıktır.<br />
Toplumsal düzeni tersine çevirir. Kral rolündeki kişiye taç takılıp daha<br />
sonra çıkartılması, sembolik de olsa, kralın gücüne meydan okumaktır. Orada<br />
herkes eşittir: Karnaval ‘kutsal ile kutsal olmayanı, yüksek ile alçağı, tinsel ile cismaniyi<br />
harmanlayarak’ (Bakhtin, 1984: 285-6) mevcut hiyerarşik ilişkileri yıkar.<br />
Bu karşıt kutuplar arasındaki mesafeyi daraltmaya çalışarak kişiler arası ilişkilerin<br />
şeklini dönüştürmeye çalışır. Yüksek ve halk kültürlerini yeni baştan tanımlar,<br />
ve insan bedenin doğayla bağını yeniden kurar (Bakhtin, 1984: 123). Alçalma,<br />
adileşme, beden ve -tuvalet ihtiyacını giderme, çiftleşme de dahil olmak üzerebedenin<br />
tüm işlevleri tutarsızlıkla bezenmiş karnaval deneyiminin unsurlarıdır.<br />
Bu tutarsızlığın bir parçası olan beden ‘kapalı’ veya mahrem değildir. Aleni ve<br />
dünyaya açık bir bedendir. Özerk ve bireyselleşmiş modern bedenin aksine kolektif<br />
bir varlıktır. Karnaval bu çarpıcı özellikleriyle zihin/beden, tin/madde, özne/nesne,<br />
ben/öteki karşıtlığını reddeder. Karnaval diyalojik bir paradigma ile<br />
bu bölünmelerin üstesinden gelmeye çalışır.<br />
Diyalog tek taraflı konuşma değildir. Konuşan ile konuşulanın karşılıklı etkileşimi<br />
söz konusudur. Diyaloğu oluşturan esas unsur ‘cevap’tır. Diyalojik iletişimde<br />
öncelik; etkin bir ‘karşılıklı anlamanın zeminini hazırlayan’ cevaba aittir.<br />
Cevapsız bir konuşma diyalog değildir, ancak monolog olabilir. Anlama ve cevap<br />
diyalektik bir iç içe geçişle birbirini biçimlendirir; biri olmadan öteki olamaz’<br />
(Jung, 1998:101). Bakhtin’in ‘cevap’ unsurunu ön plana çıkaran diyalojiklik<br />
ilkesi ‘Öteki’ne karşı sorumluluğu da içermektedir. Bu yönüyle kişiye ‘Öteki’ne<br />
karşı sorumluluğunu hatırlatan ve onu birlikte var olmaya çağıran Levinas’ın<br />
‘yüz’ kavramını çağrıştırmaktadır.<br />
Bugün Türkiye’de popüler kültürün egemenliğine karşı çıkış, bir anlamda<br />
yaygınlaşan tutarsız, sınır ve ‘had’ tanımayan, her türlü hiyerarşiyi altüst eden,<br />
farklılıkları ön plana çıkaran yönüyle, kamu sahasını homojen olarak algılayan<br />
resmî görüşe meydan okuyan ‘karnaval tarzı’ yaşama karşı çıkıştır. Söylem düzleminde<br />
birbirlerini tamamen dışlayan, konuşmakla yetinip cevabı duymayan<br />
‘sabit’ duruşlar, gündelik yaşam düzleminde çeşitli şekillerde birbirlerine eklemlenmekte,<br />
bu da ‘saf’lık iddia ve özlemlerine meydan okumaktadır. Karnaval<br />
tarzı yaşama yönelik tutumda bir aşk/nefret ilişkisi gözlenmekte; bu ilişkideki<br />
‘aşk’a medenileşmiş bedenin gerilimli yaşamından kaçış dürtüsü yol açmaktadır,<br />
ne de olsa karnaval, ‘bedene hak ve dürtülerini iade eder’ ‘bastırılmış<br />
arzularımızı tatmin etmemizi sağlar’ (Jung, 1998: 104).