T.C Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
1WQPJ6Jax
1WQPJ6Jax
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
A h i l i k<br />
A n s i k l o p e d i s i<br />
gelmektedir. 9.70 x 12.60 m ölçülerindeki kıble<br />
eyvanı, iki kat yüksekliğinde beşik tonoz örtülü<br />
olup, avlu zemininden dört basamak yükseltilmiştir.<br />
Bu ana eyvan, 2.50 x 4.20 m ölçülerinde <strong>ve</strong><br />
üzerinde kubbe örtülü küçük bir medrese mekânı<br />
bulunan, beşik tonozlu bir nişle derinlemesine<br />
uzatılarak, dış cephede beş kenarlı bir çıkıntı teşkil<br />
edilmiştir. Caminin kuzeydoğu köşesinde tek<br />
şerefeli minaresi yer almaktadır.<br />
KAYNAKÇA:<br />
Aşıkpaşaoğlu, Aşıkpaşaoğlu Tarihi, (haz. A.N. Atsız), Ankara<br />
1985, s.59-60; Mehmed Neşri, Kitâb-ı Cihan-Nümâ-Neşri Tarihi,<br />
I, (yay. F.R. Unat <strong>ve</strong> M.A. Köymen), Ankara 1995, s.308-<br />
309); Ekrem Hakkı Ay<strong>ve</strong>rdi, İstanbul Miʻmârî Çağının Menşei<br />
Osmanlı Mi’mârîsinin İlk Devri I 630-805 (1230-1402), İstanbul<br />
1966, s.231-232; Hans Wilde, Brussa Eine Entwickelungsstätte<br />
Türkischer Architektur In Kleinasien Unter den Ersten Osmanen,<br />
Berlin 1909, s.12-20; Albert Gabriel, “Bursa’da Murad I. Camii <strong>ve</strong><br />
Osmanlı Mimarisinin Menşei Meselesi”, VD, II, Ankara 1942, s.<br />
42; aynı yazar, Une Capitale Turque Brousse Bursa, I Texte, Paris<br />
1958, s.59-60; Kazım Baykal, Bursa <strong>ve</strong> Anıtları, Bursa 1950, s. 28;<br />
Sedat Çetintaş, Türk Mimari Anıtları-Osmanlı Devri-Bursa’da Murad<br />
I <strong>ve</strong> Bayezid I Binaları, İstanbul 1952, s.1-3; Semavi Eyice, “İlk<br />
Osmanlı Devrinin Dini-İçtimai Bir Müessesi Zâviyeler <strong>ve</strong> Zâviyeli-<br />
Camiler”, İÜİFM, XXIII, Ekim 1962-Şubat 1963, nr. 1-2, İstanbul<br />
1963, s.14, 32; Aptullah Kuran, İlk Devir Osmanlı Mimarisinde<br />
Cami, Ankara 1964, s.71-72; Godfrey Goodwin, A History of Ottoman<br />
Architecture, London 1971, s.40-44; Doğan Kuban, Osmanlı<br />
Mimarisi, İstanbul 2007, s.86-88.<br />
142<br />
Tolga BOZKURT<br />
MURAD HUDÂVENDİGÂR<br />
TEMLİKNÂMESİ<br />
Osmanlı Sultanı I. Murad (1362-1389) tarafından<br />
gurre-i Receb 767’de (14 Mart 1366) Türkçe<br />
olarak yazılmıştır. Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi,<br />
Yemen Fatihi Sinan Paşa kısmı, nr. 1’de aslı kayıtlıdır.<br />
Kalın kâğıt üzerine 51 satır olarak kaleme<br />
alınmıştır. Temliknâme, “Hü<strong>ve</strong>’l-mu‘izz” ile başlamış,<br />
arkasından Murad bin Orhan adını içeren<br />
tuğraya yer <strong>ve</strong>rilmiştir. Arka yüzüne 1020 (1611)<br />
senesinde mülk arazinin teftiş edildiğine dair not<br />
düşülmüştür. I. Murad, bu temliknâmedeki bilgilere<br />
göre, Fütüv<strong>ve</strong>t ehlinden Ahi Musa için Malkara<br />
nahiyesinde bir parça toprağı mülk olarak<br />
<strong>ve</strong>rmiştir. Bu araziye Ahi Musa, onun ölümünden<br />
sonra batından batına <strong>ve</strong> nesilden nesle evlatları<br />
tasarruf edeceklerdir. Sultan Murad, Ahilerden<br />
kuşandığı kuşağı da Ahi Musa’ya kendi eliyle kuşatmış<br />
<strong>ve</strong> Malkara şehrine Ahi olarak görevlendirmiştir.<br />
I. Murad, Ahi Musa’nın da kendisinden<br />
sonra akrabalarından birine Ahilik icazetini <strong>ve</strong>rmekle<br />
görevli olduğunu; “bizden sonra yerümüze<br />
Ahi sen ol diyeler” şeklinde temliknâmede zikretmiştir.<br />
Ahi Musa’nın çocukları ile damatlarının<br />
ölümü halinde bu durum şer‘î mahkemece tespit<br />
edildikten sonra Ahi olacak bir başka kişinin Ahi<br />
Musa’nın çocuklarında olduğu gibi kendi oğulları<br />
<strong>ve</strong> kızları da nesilden nesle bu temlik edilmiş yeri<br />
tasarruf edeceklerdir. Ancak bunların dışında<br />
Ahilikle ilgisi olmayan birine bu mülk kesinlikle<br />
<strong>ve</strong>rilmeyecektir.<br />
Mülk arazi, temliknâmenin <strong>ve</strong>rildiği tarihten itibaren<br />
Ahi Musa’nın tasarrufu altında olacaktır.<br />
Eğer bu temliknâmede belirtildiği üzere önerilen<br />
Ahilerden <strong>ve</strong>ya kızlarının kızlarından yahut onların<br />
Ahiliği ısmarladıkları Ahilerin ellerinden <strong>ve</strong>ya<br />
nesilden nesle çocuklarından başka biri hile <strong>ve</strong><br />
oyunla bu araziyi alırsa, kadı <strong>ve</strong> beyler, bu durumu<br />
Osmanlı soyundan gelen padişaha arz edip<br />
temliknâmedeki şartlara uygun olarak hakkı olan<br />
Ahilere alı<strong>ve</strong>receklerdir. Kim ki temliknâmedeki<br />
şartlara aykırı olarak hakkı olmayanlara bu temlik<br />
edilen araziyi <strong>ve</strong>rir <strong>ve</strong>ya alı<strong>ve</strong>rirse Allah’ın <strong>ve</strong><br />
meleklerin laneti onların üzerlerinde; padişah<br />
I. Murad’ın eli de kıyamet gününde onların yakasında<br />
olacaktır. Bu yerlerin sınırlarına hiçbir<br />
kimse tecavüz etmeyecektir. Başkasına <strong>ve</strong>rip de-